Sandık, demokrasinin “olmazsa olmaz” en önemli unsurudur.
Sandık yoksa demokrasi de yoktur.
Malum çevreler, nedense sandıktan hep gıcık kapıyorlar.
Alışmışlar “Açık oylama, kapalı tasnif" e, sandıklı demokrasi bir kaç beden büyük geliyor.
“Sandık her şey demek değildir” diyorlar ya, tam aksine sandık her şey demektir.
Peki, demokrasinin tecelli etmesi için, sandık dışında başka formül var mıdır?
Yoktur.
Sokaklara dökülüp “Ordu göreve” pankartı açmak mıdır demokrasi yolu?
Ya da, her seçim yenilgisinde “seçime hile karıştı" diye yaygara yapmak mıdır özlediğiniz demokrasi?
Bu kafanın sittin sene iktidar olması mümkün değildir.
Mızıkçılık yapıp çamura yatana kadar, önce bir düşünün “Biz nerede hata yaptık” diye.
Suçu hep başkalarında aramak, mazeret üretmek yerine dürüstçe bir “öz eleştiri” yapın.
Okuyucular, bizim velinimetimizdir. Onların görüşleri bizim için önemlidir.
Her konuda aynı düşünceleri paylaşmasak da, tenkit ve görüşleri ile yolumuzu aydınlatıyorlar.
Sağ olsunlar.
Mesela, değerli okuyucum diyor ki;
“Madem sandık o kadar önemliyse, 6 milyon oy alan partinin belediyelerine neden kayyım atanıyor?”
Değerli kardeşimiz HDP'yi tarif ediyor da, nedense isim vermiyor.
Okuyucumuz bir de tembihte bulunuyor.
“ Sakın terörün arkasına sığınmayın.”
Oldu!
Neyin arkasına sığınalım ?
Terörle arasına mesafe koymayan kim olursa olsun, en ağır biçimde cezalandırılır.
Sen, devletin tahsis ettiği makam aracı ile teröristlere silah taşıyacaksın, devlet de “seçilmiş" diye sesini çıkarmayacak öyle mi?
Seçilmek, kimseye sınırsız özgürlük vermez.
Devletin iş makinaları ile halka hizmet etmek dururken, hendekler kazacaksın, parke taşlarını söküp barikatler oluşturacaksın, sonra da devletten merhamet bekleyeceksin.
Çünkü seçilmiş ya. Sandıkla gelen sandıkla gider ya.
Arkadaş bir de soru soruyor.
“Madem bunlar terörist. Neden seçime sokuyorsunuz?”
Neden söyleyeyim mi?
Hani Tayyip Erdoğan tek adam ya.
Hani Tayyip Erdoğan “diktatör” ya.
Eğer Seçime sokulmazsa böyle yaygara yaparsınız diye, demokrasi tecelli etsin diye seçime giriyorlar.
Eğer Erdoğan diktatör olsaydı değil seçime girmek, nefes dahi alamazlardı.
Bu ülkede yaşayan herkes yasalar karşısında eşittir ve herkes yasalara saygılı olmak zorundadır.
Teröre bulaşmamış, yasaların suç saydığı fiilleri işlememiş hiç bir belediyeye bu güne kadar kayyım aranmamıştır.
O zaman demek ki herkes aklını başına alacak.
“Nush ile uslanmayanı etmeli tekdir, tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir.”