Bir seçim atmosferi
Lacilerin, kırmızı kravatların, rugan ayakkabıların arz-ı endamı.
Ülkesini tanımayanların
Şehri tanımayanların
Köyünü, kasabasını tanımayanların
İnsanını algılamayanların
Tepeden bakanların
Dört yıl da bir ortaya çıkanların.
Geçiş seremonisi...
Liderinizin eline bakacaksınız
Kaldır,
İndir…
Yemin merasiminde görünecek
Ankara’nın sisli ve puslu sokaklarında
Halkı kurtaracak,
Vatanı kurtaracak,
Sihirli formüller üreteceksiniz.
Biliyorum yine kandırılacağız,
Yine aldanacağız,
Yine parsel parsel pazarlanacağız.
Hiçbir şey çözülmeyecek
Her bir şey eskisi gibi kalacak.
Siz gideceksiniz
Biz başımızın çaresine bakacağız.
Borçlanacağız,
Açılacağız,
Bağıracağız,
Yetmiyecek
Haykıracağız…
Düzeltmek adına,
Değiştirmek adına
Kılımızı kıpırdatmayacağız.
Sözümüz meclisten dışarı değil
Bilakis içeri…
Memuru, esnafı, çiftçisi, işçisi,
Emeklisi, okumuşu, okumamışı,
Hacısı, hocası, sağcısı, solcusu, muhafazakarı
Şimdiye kadar hangi makus talihimizi değiştirdik?
Ram olduk,
Mürit olduk,
Şıh uçurduk…
Ne istedilerse verdik.
Yargılamadan,
Sorgulamadan,
Araştırmadan…
Takım tutar gibi mührü bastık.
Mühürler bize yol, su, elektrik ve parsel olarak geri dönmedi mi?
Eski, yeni, dün, bugün hiç fark etmiyor
SÖZÜMÜZ
Sana,
Ona,
Bana,
Bize
Hepimize…
Dinimiz için,
Ülkemiz için,
Vatanımız için,
Bayrağımız için,
Refahımız için,
Mutluluğumuz için,
Çocuklarımız için,
Ekonomimiz için,
Sağlığımız için,
Eğitimimiz için,
Aşımız için,
Kültürümüz için,
Tarihimiz için,
Toprağımız için…
Bir dakika düşünelim
Henüz vakit erken
Şıh bulalım
Mürit uçurmak için…