Şekerin kelime anlamı, yenildiği zaman mutluluk veren gıdadır. Bu yüzden şeker ve şekerli gıdaları severek tüketir, tüketirken de haz duyarız. Son günlerde bazı kendini bilmezlerin yüzünde şekerin tadını kaçtı diyebiliriz. Bir yıl içinde üretilen şekerin hikâyesi şeker pancarı bitkisinin üretimi ile başlar. Bu hikâyeye konu olan şeker pancarı üretimi ülkemde Mart, Nisan ve mayıs ayında tohumu toprağa atılan pancar değişik bakımlardan geçtikten sonra 6 ay sonrasında olgunlaşarak çoğunlukla ekim ayından başlayarak hasat edilir ve sakkaroz şekerine işlenmek üzere fabrikalara gönderilir.
Ülkemde yıllık şeker ihtiyacı kişi başına yaklaşık 30 kg tüketime dayanarak toplam olarak ortaya konur. Yerlisi, turisti, misafirleri toplam 100 milyonun karşılığı 3 milyon ton şeker demektir. Bu 3 milyon ton şekere ulaşmak için de 20 milyon ton şeker pancarı üretimi yapmak zorundayız.
30 yıl evvel 3 milyon ton şekere (ya da 20 milyon ton pancara) ulaşmak için de yaklaşık 650-700 bin hektar arazide pancar üretmeliydik. Son yıllarda birim alanda verim artışı ile 300 bin hektar alanda yapılan üretim ihtiyacımıza yetmektedir. Bu yüzden Ülkem yıllar yılı şekerde dışarıya muhtaç olmadı.
Türkiye’de ilk 2001 de yürürlüğe giren 4634 Sayılı Şeker Yasası “Türkiye’nin şeker politikası; yurt içi talebin öncelikle yurt içi üretimle sağlanması temeline dayanmaktadır”. Bunun için de şeker için şeker fabrikalarına kotalar vermiştir. KOTA pancar üretimini kısıtlama değil, ihtiyaç kadar üretimin adıdır. Şeker fabrikaları verilen kotalar (A, B ve C) dâhilinde üretimi yapar, ülke ihtiyacı olan A kota şekeri) üretmekle mükelleftir. A kotası dışı şekerler (B: emniyet, C: ihracata) diğer kotalara gider.
Şeker Yasasının diğer bir amacı da “Türkiye’de şeker rejiminin şeker üretimindeki usul ve esasları ile fiyatlandırma, pazarlama şart ve yöntemlerini düzenlemektir”. Buna bağlı olarak esas meselemize. Şeker Kurumu şeker ile ilgili bir karar aldı. Buna göre son günlerde çeşitli sebeplerle (ele alınacak esas konu) oluşan aşırı fiyat artışları ve panik sebebi ile şekerin piyasalardan çekilmesi ve nasıl olduysa tekrar piyasaya aşırı artışlarla sürülmesi sonucu beliren korku sebebiyle şeker ithalatına müsaade etti.
Yıl içinde 350-400 bin ton şeker ithal edilecek. Bu şekerin ülkeme ton maliyetinin 10 bin TL olacağı söyleniyor. Bu durum şeker fiyatlarının artışını durduramaz ise önümüzdeki bu sene ve önümüzdeki senelerde de iyi olmaz. Burada anlaşılması gereken bir şey daha var. Bu sene üretilen şekerin 1 kg maliyetinin fabrikalara 5 TL kadardı. Ne olduysa 5 TL ye mal olan şeker şu anda 15-20 TL aralığında satılıyor. Aradaki 15 TL nereye gitti. Şeker fabrikalardan fatura ile çıkıyor, alanlar da harcama kalemlerini faturalarla gösteriyor ise 5 TL lik şeker nasıl oluyor da 20 TL ye tüketime sunuluyor. Bu yıl üretilen şekerin en az 600 bin tonunun fahiş fiyatlarla satıldığı ifade ediliyor.
Öte yandan 5 TL ye mal olan şeker için pancar çiftçisine 3 TL ödeniyordu. Bu sene için tarladaki şeker pancarının kg’ı 1.0-1.2 TL ya alınacağı ifade ediliyor. Bu duruma göre sezonda üretilen şekerin kg maliyetinin şeker fabrikaları için 10-12 TL olması demektir. Bu değerlere göre bile şeker tüketiciye 15 TL ye ulaşması gerekirken, yukarıda ki mantığa göre şekeri 40 TL ye tüketecek değiliz herhalde.
Gelinen bu duruma göz yumulmamalıdır. Şeker bir tekel malıdır. Kaçağı-göçeği olmaz, olamaz da. Tarladan alınan pancar belli. Ondan elde edilen şeker, firesi-darası, küspesi, melası belli. Tüketime sunarken kimlerin aldığı, kimlerin de tükettiği belli olan bir metaa nasıl olur da kontrol edilemez hale geliyor. Şeker Kurumunun görevlerinden biri de sektörde faaliyet gösteren gerçek ve tüzel kişilerin; üretim, satış ve stok bilgilerinin temini, derlenme ve mevzuat dâhilinde değerlendirilmesidir. Öyle ise iş kolay. 600 bin ton şeker son 4 ayda nereye gitti sorgulanmalı ve stokçular belirlenmelidir. Bu stoğu koperatif ve Türkşeker fabrikaları yapmadı, yapamaz da. Zira bunlar borçlu, bir an evvel borçlarını ödeme derdinde iken stok yapamazlar. Stok fabrikalarda yapıldı ise özel fabrikalara ya da tüketimi yoğunluğu gösteren fabrikalara (içecek, şekerleme, gıda) bakılmalıdır.
Şekerin tadı kaçırılmamalı, en önce üreticinin hakkı korunmalıdır. Bu sene şeker 20 TL ye satılmaya devam edecekse, bunun için üreticiye ton başına en az 1500 TL ödenmelidir. Ortalama 6 ton /da alan üreticinin eline yaklaşık 10 bin TL geçer. 6 bin TL masraf, elinde dekarda 4 bin TL kalacaktır.
Bu arada çiftçisi aşırı su kullanmasının önüne geçilmeli, enerjide ve suda tasarrufa gidilmelidir.