Bu yazımda Selçuklu ilçemizden bahsedecektim. Ancak başlığı görüp Ecdad’tan bahsetmemek ayıp olurdu. Selçuklu Hükümdarlığı… Anadolu’nun harcı, temeli, direği... Kültürdür, huzurdur, şereftir Selçuklu. Ulu Camilerdir ki “Allah’ (CC) ın mescitlerini yapabilenlerin yaptığı camilerdir!”
Öyle içten, öyle gönülden, öyle imandan yapılmıştır ki; girerken ferahlar insanın içi. Huşu, hissiyat, muhteşemlik, hayret, minnet... Bütün güzel duygular biranda dolar sineye. Sonra vefasızlığımız ve halimiz gelir aklımıza. Ancak bundan şimdilik bahsetmeyelim.
Yine devlet sistemidir bize miras kalan Selçuklu’dan. Osmanlı’nın asırlar süren hükümranlığının en büyük kaynağı bu sistemdir. Edebiyattır, tarihtir, sanattır… kültürdür Selçuklu. Allah (CC) onlardan razı olsun.
Şimdi gelelim güzel ilçemize. Konya’nın en büyük, en geniş ve en kalabalık ilçesi. Çoğu ilimizden büyük Selçuklu.
Bu güzel ilçede yaşamaktan zevk alıyorum ve burada yaşadığım için mutluyum. Bir ilçede yaşayan insanlar neden mutludur?
Kendi adıma bu soruya yanıt verirken klasik cevaplar olan “Temizse, trafik sorunu yoksa, imar düzenliyse…” gibi cevaplar vermeyeceğim.
Ben aracımla giderken veya yürürken yolda meydana gelmiş bir çukurun bir veya birkaç gün sonra ilgililerce onarılmasından, “Burası ne zaman park olur?” diye düşünürken çalışmaların başlanmasından, belediyeye bir soru sorduğumda hem telefonla hem de maille anında bilgilendirilmemden dolayı Selçuklu’da mutluyum.
Öyle abartılı şekilde basında, orda burda görünmeyen yöneticilerin ayinesinin işi olduğunu bilmesinden mutluyum.
Ve gördüğüm kadarı ile de Selçuklu’da ekseriyet mutlu…
Selçuklu, ismine yakışır bir yer. Aynı şekilde devam etmesi dileğiyle…