Sıra Mevlana’ya ne zaman gelecek?

Rasim Atalay

Terör saldırıları sonucu yüreğimizi dağlayan şehit haberlerinin ardından dün de trafik terörüne 9 insanımızı kurban ettik…

Tüm şehitlerimize ve Mersin’de meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybedenlere başsağlığı, yakınlarına sabır, yaralılara da acil şifalar dileyerek başlayalım söze…

Allah bir daha böyle büyük acıları bizlere yaşatmasın. Özellikle şehit ateşi düştüğü yeri yakıyor ama o ateş hepimizin yüreğine düşüyor.

***

Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi, 24 Temmuz 2020'de 86 yıl sonra kılınan ilk cuma namazıyla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da katıldığı büyük bir merasimle yeniden ibadete açılmıştı.

Prangalarından kurtulan, aslına ve özüne dönen, cami olarak ibadete açılan bu mekanda namaz kılmak bize de nasip olmuştu.

Ayasofya’nın cami olmanın yanında bir de müze olma özelliği var. Bu özelliğinden hareketle kısa bir süre önce ibadet harici girişlerden ücret alınacağı duyuruldu. Yani turistik gezi amaçlı gelenler ve özellikle yabancı misafirler Ayasofya Camii’ne girebilmek için ücret ödeyecekler.

Bazıları bunu caminin yeniden ibadete kapatılıp müze olarak değerlendirileceği yönünde yorumlamış. Ancak bunun bir dezenformasyon olduğu kısa bir süre içerisinde anlaşıldı. Doğru, en yalın haliyle izah edildi. Ayasofya’nın cami olma hüviyetini hiçbir gücün bundan sonra geri alamayacağını ilgili ve yetkili makamlar açıkladı.

MEVLANA DEDİĞİMİZDE AYASOFYA

DENİYORDU, GALİBA SIRASI GELDİ!

Hz. Mevlana’nın metfun bulunduğu Mevlana Müzesi ve Türbesi’ne 2016 yılından bu yana girişler ücretsiz…

Başta Şeb-i Arus etkinliklerinin düzenlendiği 7-17 Aralık tarihleri arasında olmak üzere yıl içerisinde Hz. Mevlana’nın Türbesini ve Mevlana Müzesi’ni yıl ziyaret eden yerli ve yabancı turistlerin sayısı bir hayli fazla…

O kadar fazla ki milyonlarla ifade ediliyor.

Mevlana Müzesi ve Türbesi, Türkiye’nin en çok ziyaret edilen müzeleri arasında her yıl liderliğe oynuyor. Zaman zaman birinciliği başka müzelere kaptırsa da ilk 3 içerisindeki yeri hiç şaşmıyor, değişmiyor…

Yerli ve yabancı milyonlarca turistin ziyaret ettiği bu özel mekana girişlerin ücretsiz olmasının yanlış olduğunu defalarca yazdım…

En son 750. Vuslat Yıldönümü öncesinde Konya’ya gelen Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alparslan’a Mevlana Müzesi’nin neden ücretsiz olduğunu sorup, ücretli hale getirilmesi yönündeki fikrimi bir toplantı sırasında iletmiştim.

Aslında Konya kamuoyunun tamamı müzenin ücretli olmasından yana…

Çünkü milyonlarca kişiden alınacak sadece 1 birimlik ücret, yekune vurduğunuz zaman zaten milyonlarca lira, hatta milyon dolarlar anlamına geliyor. Öyle ki bu, Konya’nı turizmden elde ettiği gelirin artması anlamına da geliyor…

O dönemde Nadir Bey, Ayasofya Camii’ni örnek göstererek, ibadethane olan yerlerden ücret alınmasının doğru karşılanmayacağını ancak Konya kamuoyunun genel beklentisi doğrultusunda bu durumun yeniden değerlendirilebileceğini söylemişti.

Ayasofya’da ibadet etmek isteyenlerden alınmayacak olmakla birlikte müzeyi ziyaret etmek isteyenlerden giriş ücreti alınacak olması Mevlana Müzesi için de girişlerin ücretsiz olabileceğine yönelik beklentilerimizi daha da artırdı.

Kaldı ki, Türkiye’nin yahut dünyanın neresine giderseniz gidin, nerede bir müze, ören yeri ve hatta bir mesire alanına girebilmek için bile ücret ödeniyor. Ya külliyen kaldırılsın, kimse buraları ziyaret etmek için para ödemesin. Ya da Mevlana Müzesi de artık ücretli hale getirilsin.

İşin şu boyutu da var…

Zaten Konyalılar değil Mevlana Müzesini ziyaret edenler. Milyonda bir Konyalı müzeye girip ziyaret ediyorken, şehre gelen yabancılara hitap eden bir altyapıya ve turizm getirisi sağlayabilecek bir mekana sahipken bunu değerlendirmemek bence akıl işi değil…

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.