Beden dili; vücut duruşu, jestler, mimikler, yüz ifadeleri ve göz hareketlerinden oluşan zihinsel ve fiziksel faaliyetlerle desteklenen “Sözel olmayan İletişim” şeklidir.
Beden dilinizi kullanmayı öğrendiğiniz de neler olacak?
Gözlerimiz sözlere dökülmeyen mesajlarımızın aktarımında en iyi kanallarımızdır. Ya göz temasından kaçınanlar!
Göz temasından kaçınan veya ihmal eden birinin iyi bir konuşmacı olması mümkün değil. Gözler, konuşan ve dinleyen arasında birçok sözsüz mesajı taşımada köprü görevi görür. Bunun dışında kendimize güvenimizi, otoritemizi, gücümüzü, ilgimizi, memnuniyetimizi, sıkıntımızı, birinden hoşlanıp hoşlanmadığımızı kuracağımız göz teması ile belli edebilir, karşımızdakine iletebiliriz.
Bazen bir hareket bin söze bedeldir. Bir kişiyle iletişim kurduğumuzda söylediklerimiz ne kadar önemli ise hareketlerimizle o kişide bıraktığımız intiba da o kadar önemlidir. El, kol hareketleri, mimikler, dokunma, vücut pozisyonu… Siyasette başarılı olmak isteyen kişi, iletişim kurduğu kişilerin sadece söylediklerini değil, yüzü, eli, kolu ve bedeniyle yaptıklarını da duymalıdır.
İnsan, beden ve ruh arasındaki ince çizgiyi fark ettiği zaman kendini daha iyi ifade etmeye başlar. Çünkü beden, aslında bir vücuttan çok daha ötedir. Ruhumuzun ve düşünce dünyamızın somut haldeki yansıması olarak da ifade edebileceğimiz bedenimiz, diğer insanlarla iletişim açısından önemli bir rol oynar.
İnsanlarla iletişim kurmak için kullandığımız duyu organlarımızın yanı sıra, bedenimizin diğer bölgeleri de kendimizi ifade etmek için kullanılabilir. Vücudumuzun hemen her alanını kullanarak kurduğumuz iletişim yeteneğinedir. Beden Dili ve bu dil, iletişim alanında oldukça güçlüdür.
Siyasette, yakın temas, tokalaşmak, sarılmak karşıdakine sıcaklık ve samimiyet güvenini verir. Bir de siyasetçi beden dilini iyi kullanıyorsa, bunların içinde el-kol hareketleri, ses tonu, yüz mimikleri, gözlerdeki samimiyet, tokalaşma gibi, faktörler kesinlikle artı puanlar kazandırır.
Bazı siyasetçilerde beden dilini çok iyi görebiliyoruz. Hatta dış ülke liderleri ile karşılaştıklarındaki tokalaşmadan, karşılıklı oturmadaki rahatlıktan, konuşmalardaki yüz ifadesinden kendisine tabiî ki ülkesine olan itibarı beden dilleri ile aktarırlar.
Siyasete adaylar, bunlar sizler için çok önemli; bir toplantı sırasında ellerinizi koltuk altından birbirine bağlamanız iletişime kapalı olduğunuzu, yarı kapanma (tek el koltuk altında iken diğer el serbest) iletişime geçmeye hazır, ikna edilmeyi bekliyor olduğunuzu, bacak bacak üstüne atma kapandığınızı, parmakları kenetleme sıkıntılı, gergin durumda olduğunuzu, parmağı ya da bir objeyi ağıza götürme (gözlük sapı, kalem vb) güvene ihtiyaç duyduğunuzu, çeneyi alttan destekleme konudan kopmamayı engellemek için fiziksel destek almaya uğraştığınızı, çeneyi kaşıma ise karar verme sürecinde olduğunuzu gösterir.
Türkiye de beden dilini en iyi kullananlardan biri de Cumhurbaşkanımız Sayın Tayyip Erdoğan Bey’dir. En önemli gördüğümüz özelliği, mimik ve jestlerinin önemini bilerek hareket ediyor. Sözsüz iletişimin önemini biliyor. Seçim dönemlerinde meydanlarda beden dili şovu vardı. Kendine özgü bir selamlaması var. Sağ elini yüreğine götürerek selamı karşılıyor. Elleri hep kucaklar tarzda açık. Yüzünde gerginlik çok fazla görülmüyor. Aksesuar olarak yurt dışı gezilerinde kırmızı kravat, beyaz gömlek ve ceketindeki bayrak rozeti bulundurması da çok uyumlu. İletişim sırasında dokunmayı da sıklıkla ve başarıyla kullanıyor.
Vekil aday adayları beden dilini ne kadar iyi kullanırsanız, o kadar adım öndesiniz demektir.
Sözün özü: “İnsanın süsü, yüz; yüzün süsü göz; aklın süsü, dil; dilin süsü, sözdür.”