SON NEFESTE AŞK

Hasan Durucan

Aynı gün aynı saatlerde Bolu’da karla kaplı zemin üzerinde müsabaka oynanırken temsilcimiz Atiker Konyaspor Antalya’da Aytemiz Alanyaspor’a karşı baharı yaşadı. Müsabaka öncesi başlayan gerginlik maçın başlamasıyla tırmanmaya maç sonu itibariyle de zirveye ulaşmış olup yeşil sahada oynanan oyunu gölgeleyerek futbolda bir kara günü daha tarihe adını yazdırdı.

Maçı gölgelemiş diyorum çünkü böyle bir galibiyeti sadece gölgeleyebilir fakat önüne geçemez. Yeşil-beyazlılar Avrupa Kupaları’ndaki matematiksel iddiasını Ukrayna’nın Lviv kentinde Shakhtar Donetsk karşısında aldığı mağlubiyet ile kaybedince gözünü önce lige sonra Türkiye Kupası grup maçlarına çevirdi. Ve Türkiye Kupası’nda ilk maçında farka giderek üç puanı sırtlayan Kocaman’ın öğrencileri ligde dengesiz bir grafiğe sahip ligin yeni ekiplerinden Alanyaspor karşısına tarihinde ilk kez karşılaşmak adına bilekleri sıvadı.

Maçtan birkaç gün önce belki ülkemizde benzerine sık rastlayamayacağımız yahut bir rekor sayabileceğimiz Nalçacılalar Taraftar Grubu’nun maç biletinin satışa çıkmasının ardından kendilerine ayrılan yaklaşık sekiz yüz kişilik yeri on dakika içerisinde alarak her zaman her yerde takımlarına karşı ne kadar bağlı olduklarını bir kez daha ispatladılar. Bu sebeple kendilerini kutluyorum.

Bizim cephemizde coşku böyle yaşanırken maçın önemi de arttı. Alınacak üç puan yeşil beyazlıları ligde üst sıralarda tutunduracaktı ki oyuna da tempolu başladı. Alanyaspor’un daha saldırgan, daha ofansif oyun anlayışını maç önünde beklesem de temsilcimizin oyuna daha durağan ve kontrollü başlayacağını düşünüyordum. Alanyaspor’un sahaya amatörce yayıldığı, kontrolsüz ikili mücadelelere girdiği, savunmada açıklar verdiği dakikalarda hata yapıp Riad Bajic’in takipçiliği sonrasında kendi kalelerine topu göndermeleriyle oyunda skor üstünlüğünü yakaladık. Golü yedikten sonra özgüveni tamamen yerine gelen temsilcimiz bocalayan Alanyaspor’a karşı olgun ataklarla yaklaşarak Riad Bajic’in ayağından ikinci golü buldu ki sevincimiz kursağımızda kaldı.

Benzerine nadir rastlayacağımız şekilde oyuncumuz gol sevincini abarttığı düşüncesiyle hakem Ali Palabıyık tarafından ikinci sarı kartla oyundan diskalifiye edildi. Futbol kariyerindeki ilk kırmızı kartını bu sebeple yiyen Bajic, aslında ilk golde de benzer bir sevinç yaşamış, her futbolcunun yaptığı gibi basın mensubu, foto muhabiri arkadaşlara sevinç pozu vermiş, tüm samimiyetiyle mütevazi bir mutluluk yaşamıştı.

Sezon sonunda yanlış hakem kararları adına çok konuşulacak bu yanlış karar Konyaspor’u maçın geri kalanında on kişi bırakırken resmen maçın kaderine, bir takımın emeklerine, kocaman bir şehrin hayallerine ihanet etmekti. Yaşanan olayın ardından mental anlamda oyundan kopan temsilcimiz ikinci yarıya da kendini toplamış gibi çıksa da on dakika her şey istediğimiz gibi götürdükten sonra üç dakikada kalesinde gördüğü iki gol ile Alanyaspor’u hem oyuna hem skora ortak etti. Gollerin beş dakika sonrasında Ömer Ali Şahiner de sakatlanıp oyundan çıkınca üçüncü bölgeye çok ihmal ederek takım olarak geriye yaslandık.

Tecrübe bu olacak ki Kocaman’ın maçın doksanıncı dakikasında oyuna sürdüğü Halil İbrahim Sönmez’in ceza sahası içerisinde düşürülmesiyle penaltı vuruşunu Vukovic’in fileleri havalandırmasıyla son nefeste büyük takım kimliğini ortaya koydu. Bu dakikadan itibaren kalem oynatmaya utandığım ama taşkınlık çıkaran, toplu halde küfür eden, fiziksel saldırılarda bulunan bunları yaparken de utanmanın aksine zevk alan Alanyaspor veya Antalyaspor taraftarını şiddetle ve öfkeyle kınıyorum. Alanya’da taraftarımız Oba Stadyumu’na girişte zorluk yaşadı. Kapılar açılmayınca Başkan Ahmet Şan ve yönetim üyeleri duruma müdahale etmek zorunda kaldı ki maçın yarım saati çoktan oynanmıştı.

Müsabaka sonrasında taraftarımız emniyet güçleri tarafından içeride tutulurken parkta duran boş otobüsler taşlanarak camları kırıldı. Dönüş yoluna geçen içinde teknik heyet ve oyuncularımızın da bulunduğu takım otobüsü de bir avuç holigan tarafından taşlandı. Futbol bir spordur, sporun ötesinde eğlencedir, eğlencenin ötesinde kültürdür, kardeşliktir. Deyimler sözlüğünde bükemediğin eli öpeceksin yazar. Çıkardığı taşkınlıkla büyüdüğünü zannedenlere Konfüçyus ile cevap vermek istiyorum. Bir yerde küçük insanların gölgeleri büyüyorsa orda güneş batıyor demektir. Şehrimize yapılan bu ayıbı bir köşeye yazsak da sadece düştüğünüz yeri yakarsınız diyorum. Ali Palabıyık mı? Ona cevabı ilahi adalet Vukovic’in ayağından verdi. Vesselam...

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.