Taksi esnafının bir internet uygulamasına açtığı savaşı göreniniz okuyanınız vardır. İstanbul Taksiciler Odası Başkanı’nın basına yaptığı açıklamaları görünce doğrusu hayret etmemek mümkün değil. Çözüm önerisinden çok tehdit gibi algılanmasına sebep olacak kelimeler ağzından çıkarken acaba sonra hiç oturup seyretti mi kendini?
Mesele basit bir internet uygulamasına karşı taksi esnafının statükoyu savunmasından ibaret. Değişimi kabullenmek ve hatalarını tartışmaktan daha çok insan hayatını tehlikeye atmaya kadar varan bir karşı mücadele. Taksilerin düşman ilan ettiği Uber, telefon ya da bilgisayarınıza indirdiğiniz bir programdan ibaret. Bu program ile nereden nereye gitmek istiyorsanız bildiriyorsunuz. Size ücret tak diye çıkıyor. Kabul etmeniz halinde ödeme yapıyor ve aracın gelmesini evde bekliyorsunuz. Sistem GPS aracılığı ile size en yakın araçlara sizin talebinizi iletiyor. Hangi sürücü kabul ederse sizi almaya gelirken sizin telefonunuza ya da bilgisayarınıza o aracın ve sürücünün bütün bilgileri geliyor.
Bu arada uygulamaya ticari taksiniz ile dahil olma imkanınızın da olduğunu hatırlatalım. Esasen Paris’te taksi bulamayan birinin icat ettiği basit bir fikre dayanan, herkesin kullanabileceği bir program. Bu basit program 2010 -2017 arasında kurucularına 50 milyar doları geçen bir piyasa değeri oluşturduğu gibi artık dünyanın birçok yerinde kullanılır hale geldi. Bizdeki gibi mevcut statükonun korunma çabalarının başka ülkelerde de olduğunu ancak araç kurşunlamaya kadar işin ileri gitmediğini de belirtelim.
Dönüşüm ve gelişim ne kadar hızlı değil mi? İtiraf etmeliyim yıllarca ben de mesafeli baktım belki direndim ama bu gün internetin yarattığı yeni dünya düzenini kabullendim. Çocukların telefonlarına indirdikleri uygulamalara daha meraklıyım. Bazen alışveriş yapıyor bazen bankacılık için kullanıyorum. Sosyal medya ayağından uzak dursam da internetin gelecekte hayatın her alanında belirleyici olacağını biliyorum.
Bu gelişmeler artık endüstrilerin iş yapma biçimlerini, emek-sermaye ilişkilerini, pazarlama stratejilerini kısaca dayandığı tüm temelleri değiştiriyorlar. Mağazanızda müşteri beklerken müşteri evinde rahat koltuğunda siz ve sizin ürünlerinizi satan binlerce mağazayı ekranda gezip sipariş verebiliyor. Aylar önce mahkeme kararı ile kapattığımız bir seyahat sayfasında olduğu gibi Uber’in de ülkemizde faaliyetini durdurmak mümkün. Bunu yapmak başımızı kuma gömmekten başka bir anlam taşımıyor. Siz görmezden gelseniz de dünya hızla değişiyor.
Geleneksel sarı taksilerimiz Uber’e kızmak yerine kendi hatalarını bir kenara not etmeye başlarlarsa ilk adımı atmış olurlar. Artık sürücüsüz araçların test sürüşleri yaptığı dizel motorların üretilmeyeceği günlere hızla koşuyoruz. İnsanlar bir yerden bir yere giderken nasıl bir araç nasıl bir sürücü isteyebileceğini öğrendi. Ödeyeceği fiyatı baştan bilir hale geldi. Kendisine sunulan hizmeti kabul etmeme imkanı olduğunu kavradı. Bu müşteri ve sürücü açısından yeni sorumlulukların yeni beklentilerin oluşmasına sebep oldu.
İnternetin yarattığı ticaret hacminin 30 trilyon dolarları bulacağını öngören makaleler okudum. Öyle yazılımlar gördüm ki hayret etmemek mümkün değil. 80 bin metrekare stok alanında yüzbinlerce kalem ürünün hiç insansız robotlarla paketlenerek yüklendiğini gördüm. Özetle 25 yıl önce hayal ötesi dediğim şeyleri bu gün uygulanır halde test imkanı elde ettim.
Statükoyu savunarak maçı sahaya çıkmadan kaybedeceğinizi üzülerek söylemeliyim. Değişime ve gelişime açık olarak en azından sahada oynama şansını yakalamak zorundayız.