Server Gençlik ve Spor Kulübü’nün “Ufka Yolculuk Bilgi ve Kültür Yarışmaları” kapsamında ve “okuyan, düşünen ve okuduklarıyla hayatına yön veren bireylerin yetişmesine katkı sağlaması, halkımızın, özellikle gençlerimizin sahih kaynaklarla buluşmasına destek olması” amacıyla gerçekleştirdiği “Ödüllü Kitap Okuma Yarışmaları” bu yıl da devam ediyor.
Bu yılın yarışma kitabı Merhum Prof. Dr. M Esad COŞAN Hocaefendi’nin yazdığı “SÜNNET OLMADAN ÜMMET OLMAZ” adlı kitaptır.
“Hadis ve Sünneti” itibarsızlaştırma ve zayıflatmaya yönelik faaliyetlerin arttığı bir dönemde yarışma için “Sünnet Olmadan Ümmet Olmaz” adlı kitabın seçilmesi ayrıca takdire değerdir. Yarışmaya katılmak çok önemli olmakla birlikte kitabın okunması çok daha büyük önem arz etmektedir.
Bu itibarla, başta Konya Büyükşehir Belediye Başkanlığımız olmak üzere Selçuklu, Meram, Karatay ve diğer ilçe belediye başkanlıkları ile sivil toplum örgütleri gerek yarışmaya gerekse kitabın daha çok kişiye ulaşması için desteklemelerinin büyük hizmet olacağına inanıyorum.
Uşak Belediye Başkanlığı gibi bir çok belediye başkanlığı kitabı ücretsiz dağıtarak bu kampanyaya önemli hizmetlerde bulunmuşlardır.
Kitaptan bazı bölümleri paylaşarak yarışmaya katılmasak bile kitabın okunmasının önemini ortaya koymaya çalışacağım. Sünneti devre dışı bırakma, zayıflatma faaliyetleri yeni olmayıp yüzyıllar öncesine dayanmakla birlikte günümüzde kitle iletişim araçlarının yaygınlaşması ve Müslümanların temel İslami bilgilerde yetersiz olmaları nedeniyle daha etkili olmaktadırlar.
Merhum Prof. Der M. Esat Coşan Hocaefendi; “Sünnet, ümmeti ayakta tutan en önemli kaynaktır, güçtür. SÜNNETE kast edenler ÜMMETE kast ekmektedirler. Ümmeti parçalamak ve sömürmek isteyenler öncelikle Sünnet’i hedef tahtasına koymaktadır. Bu yüzden Sünnet’i ihyâ etmek için Müslümanların var gücüyle çalışması gerekir…” (Sayfa 10)
“…Çeşitli milletlere mensup olan İslam ümmetinde Hadis-i Şerifler bir kültür meydana getirmiş ve bir davranış birliği sağlamıştır. Milletleri ümmet olarak kaynaştırmıştır. Onları bid’atlere sapmaktan korumuştur.
Bir Pakistanlı, bir Mısırlı, bir Cezayirli ile; Balkanlardaki bir Müslümanla, hadisi iyi bilen bir insanla, her yönden çok rahat uyuşabilir, anlaşabilirsiniz. Çünkü kültür birliği meydana gelmiştir. Hadis-i Şeriflerden doğan bir beraberlik, zevk birliği, davranış birliği, yaşam şekli birliği meydana getirmiştir.
Hadis-i Şeriflerin bu kadar kuvvetli bir şekilde korunması İslam Dinini; eski dinlerin başına gelen bozulmalardan, tahrifattan, tağyirattan korumuştur. İslam Dininin tahrifata uğramasını engellemiş, dini muhafaza etmiştir. ” (Sayfa 17)
“…Kim benim hadisime sımsıkı sarılır, anlar ve hadisimi hıfzederse bu kimse Kur’an-ı Kerim’e kavuşur, onunla bütünleşir. Kim Kur’an-ı Kerim’i hafife alır, önemsemezse; benim Hadis-i Şeriflerime değer vermez, onları hafife alırsa dünyada ve ahirette hüsrana uğrar, dünyası ve ahireti ziyan dolar; iki cihanda hüsrana uğrayan, zarar eden, ceza çeken kişi olur.” (Sayfa 108)
“Resûllah’a uymak Allah’a uymak demektir. Zaten Resûllah’a, Allah’a uymak için uyuyoruz. Bir kimse Allah’a uymak Allah’ın emrini tutmak istiyorsa çaresi Peygamber Efendimiz(sav)’e uymaktır. Çünkü, en güzel kulluğu yapmış olan, Allah’ın en sevgili, en başarılı, en âlim kulu odur. Allah’ın en sevdiği işleri, amelleri işleyen kul, Peygamber Efendimiz(sav)’dir. Onun için Ona itaat etmek, Onun emrini tutmak, hadisini dinlemek, tavsiyesine uymak; “Söyledikleri, öğrettikleri Allah’ın emirleridir”. (Sayfa 124,125)
Peygamber Efendimiz(sav), “Kim bana yalan bir söz isnat etmeye kalkarsa veya benim söylemiş olduğum bir sözü reddederse o zaman cehennemde oturacağı yere hazırlansın” buyurmaktadır. (Sayfa 251)
Kitap, baştan sona faydalı bilgiler içermekte; ayrıca, her okuyanın anlayabileceği sade bir dil kullanılmıştır. Prof. Dr. M. Esat Coşan Hocaefendi’yi minnetle yâd ediyor, Hz. Allah(cc)’tan rahmet diliyorum.
Hadis ve sünneti zayıflatmaya yönelik faaliyetlere karşı dikkatli olmalı; güvenilir yeterli sayıda Hadis-i Şerif kitaplarımız dururken ne olduğu belirsiz “Hoca Tiplemeli Züppe” adamların tuzağına düşüp dünyamızı ve ahiretimizi mahvetmeyelim.