Vallahi ben bugün kendimden hiçbir şey yazmayacağım, dahası yazamayacağım. Çünkü siz değerli okurlarımız ve dostlarımızdan gelenler gündemimizi değiştirdi.
UĞUR BÖCEĞİNİN
NE OLDUĞUNU
BİLMİYORDUM AMA…
Sosyal medyada bir iki defa denk geldi ama merak edip de neyin nesi imiş diye altlarındakileri bile okumadım. Sonra iki gündür bu konuda gelen yorumlar ve şikâyetler ile konuyu öğrenmeye çalıştım. Uğur Başkan’ın seçim çalışmalarındaki ekibi belki yanılıyorum kim yaptı bilmiyorum. Konya’nın Uğur’u diyerek iki eski model aracı uğur böceği ile giydirmişler ve bu araçların plakaları da 42 UGR 42 imiş. Yani ikisi de aynı plaka imiş. Üstelik plakalar APP yani sahte ve orijinal plakalar arka camda asılı. Ve bu araçlar şehir içi trafiğine çıkıyorlarmış. Bir nevi ikiz plakalı araç olayı…
Bu Uğur Böcekli araçların diğer bir sıkıntılı durumunu da vatandaş şöyle dile getiriyordu;
“Uğur Abi bu araçlar her gün sosyal medyadan duyurulan hatlarda ücretsiz olarak yolcu taşıyor. Bir nevi korsan taşımacılık yapılıyor. Yani ücret alınmadığı için, otostop usulü taşımacılık söz konusu ve vatandaş bu araçlar ile o hattaki işini görüyor. Peki bundan rahatsız olan hiç mi esnaf yok. Esnaf odaları niye bu işe tepki vermez. Benim taksicimin benim dolmuşçumun ekmek parasına gidiyor demiyorlar mı? Ayrıca bu işin algısı, vergisi, maliyesi yok mu? Yani vatandaş aynı işi yapmaya kalksa kim buna izin verir? Biz Uğur Başkanı seven ve destekleyen insanlar olarak bu uygulamayı yapanların Uğur Başkan’a zarar verdiğini görüyoruz. Onun için de bu durumu sizle paylaşmak istedik. Biliyoruz ki sizin Uğur Başkan’la aranız iyi. Bu durumu bir iletir misiniz? Saygılar.”
………..
İNŞALLAH
Dostlar tarafından sosyal medyanın önde gelen sayfalarından Konya Trafik’te yayınlanan bu fotoğraf ve şu metin bize ulaştırıldı.
“Aslım yolunun kenarına çuvallarla bu hayvanları zehirleyip atan pislikler. Allah sizi kahretsin inşallah. Yapanların sonu da bu hayvanlar gibi olur inşallah.”…
Geçen gün de bu konuya dikkat çekmiştik hatırlıyor musunuz? Bunları yapanlar bulunup polisin yargının önüne çıkarılmaz ise bu gibi insanlık dışı olayların daha çok görüntüleri ve haberleri gelir. Demedi demeyin. Çünkü son köpek katliamının ardından bunu yazmıştık şimdi yeni üzücü, iğrenç ve hunharca bir katliamın fotoğrafları geldi.
GAR İLE ANIT ARASINDAKİ
TARİHİ DUT AĞAÇLARI
Dün Tren Garı ile Anıt bölgesi arasındaki mahallede yaşayan bir dostumuz bizi önce telefonla daha sonra da mail yolu ile bilgilendirdi. Burada bazı apartman ve mahalle sakinleri Uğur İbrahim Başkan’a yazılı olarak müracaat ederek bu ağaçların mevsiminde kirliliğe kokuya ve sineğe neden olduğu için mevcut dut ağaçlarının başka bir yere naklini isteyerek buraya da şehir peyzajına uygun ağaç dikilmesini istemişler. Bizi arayan dostumuz ise bu ağaçların 60-65 yıllık ağaçlar olduklarını söyleyerek, “Bu ağaçlar zaman zaman kısırlaştırıldılar. Burada sinek pislik ve koku sorunu varsa bunu Belediye temizlemeli. Ama gelin ne olur Gar’dan Anıt’a bu tarihi ağaçları yok edip insanların geçmişlerini de silmeyin” diyordu.
Biz inanıyoruz ki Uğur Başkan bu konuda da gereken en güzel şeyi yapmak için kararını verecektir.
NÜFUS MÜDÜRLÜKLERİNDEKİ
YOĞUNLUĞA BİR ÇARE BULUNABİLİR Mİ?
Doğrusunu söylemek gerekirse ne ben ne de ev halkı hala daha nüfus kimliklerimizi yenileyemedik. Niye?
İnternetten randevu alalım diye bir ara gaza geldik. Ya biz beceremedik ya da sonradan öğrendik o anda bir sorun varmış. Sonda da bu kimlik yenileme olayını dünyamızdan attık.
Niye?
Gideriz de oralara kuyruğa gireriz sonra da günaha gireriz… diye.
Bakın dün bir Yeminli Mali Müşavir dostumuz merkez ilçe nüfus müdürlüğünde yaşadığı durumu sinirli bir şekilde bizimle şöyle paylaştı;
“Sabah saatlerinde vukuatlı nüfus örneği almak için Nüfus Müdürlüğüne gittik. Önümüzde çok sayıda Suriyeli sıradaydı. Bir Suriyelinin elinde ise onlarca evrak ve yanında tercüman bulunuyordu. Çalışan ise sadece iki memur idi. Yani önümüzdeki sırada bulunan bir Suriyelinin elinde tek bir iş değil onlarca kimlik olayı vardı. Biz de durumu hızlandırmak ve kalıcı bir çözüm için müdüre kadar çıktık. Durumu izah ettiğimizde “personelimiz yetersiz, yapacağımız bir şey yok” dedi. Ne olur burada insanlar birbirlerinin günahına giriyor ve istenmeyen algılar oluşuyor. Evet elde görev yapacak iki memur varsa biri Suriyeliler için biri de bizler için çalışsalar daha hızlı işlem yapılamaz mı?”
……………
Bu işler iyi niyetle ama karşılıklı iyi niyetle yöneticilerimizin çalışanların ve vatandaşlarımızın önce iyi niyeti güler yüzü ve samimiyeti ile biraz da sabır ve empatisi ile çözülecek. Ben buna inanıyorum.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Ölüm, ölümsüzlüğe giden yolun başı. Neyleyim öte yandan faydasız arkadaşı. Milyon sene gülsem, milyon sene ağlasam, hak yolunda olmadıkça neye yarar?
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Belediyelerin yeni diktiği çiçek ya da bitkileri söküp evimize ya da iş yerimize götürmediğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.