Bizim okuyucumuz, bizi takip eden insanımız inanın her şeyden önce “samimidir”…
Geçen hafta bir abimiz aradı. Almanya’dan yeni gelmiş. Dahası bu abimiz büyük bir sanayici, aynı zamanda bir dönemde Konyaspor’un futbolunda basketbolunda parası ile pulu ile vezir değil ne acıdır ki şehrimiz adına rezil(!) olmuş bir büyüğümüzdür. Yemin ediyorum son dönemlerde onun kadar para pul verip de silen isim çok nadirdir.
Neyse aynı zamanda bu abimizin AK Parti ile de kuruluşundan bu yana çok yakın bir bağı vardır.
Biz bu abimizle zaman zaman oturur sohbette ederiz. Şehir ve ülkenin gidişatında bakış açımızı hep aynı sanırdım.
Şimdi anladım ki öyle değilmiş.
Bu abimiz Almanya’da uluslararası bir fuara katılmış. Fuar Duesseldorf’ta imiş. Fuardan zaman buldukça şehri gezmiş stres atmış. Ama şehri hiç beğenmemiş. Konya’ya gelir gelmez de bizi aradı ve ilk sohbete ilk şu cümle ile başladı.
“Uğur abi şimdi sana fotoğraflar atacağım. Hani sen her gün Tahir Başkan’ı eleştirip duruyorsun ya. Bak bakalım Almanya mı temiz, Duesseldorf mu temiz? Her yer yapraklarla dolu yerleri kaldırımları bile süpürmüyorlar. Bunları yaz da millet görsün. Tahir abinin Konya’nın kıymetini bilelim.”…
……………
Biz abimiz ile epey bir görüştük.
Abimiz bu arada fotoğraflarda attı. Ama abimiz sanayideki başarısını fotoğraf çekmede gösterememiş. Bu yüzden fotoğrafları burada kullanamayacağız.
Abimize de söz verdik yazacağız.
Hem bizim için de gurur veren bir durum değil mi?
Biz her zaman diyoruz Konya temiz Konya güzel ama, mevcut potansiyelimiz ile bu şehir çok çok daha güzel ve iyi olur.
Neyse tabii konuyu da merak ettik.
Yayın grubumuzun Almanya temsilcisi bizim de 40 yıllık aile dostumuz bu ülkede kendi çalışma alanından sektöründen spora damga vurmuş Bayram Aybastı’yı aradık.
“Abi bu durum nedir? Ne kadar kötü bir şehirde yaşıyorsunuz” dedik ve bunun aslını öğrenmeye çalıştık.
Aldığımız bilgi özetle şöyle idi;
“Günaydınnnnn sevgili abim, bu yaprakların tam olarak toplanmamasının birçok çok faydası olduğu için kışın ekstra bırakılıyor.
Çünkü bu yapraklar;
-Toprağın yüzeyini örterek erozyonu önlüyor.
-Soğukta içinde birçok mikroorganizmaları barındırarak ekolojik dengeyi koruyor.
-Ağaçların kökünü dondan koruyor
-Kışın kuşlar için de aralarında yem saklıyor. (kestane, çekirdek. tohum vb..)
-Ayrıca toprak yüzeyinde bir tabaka oluşturarak yabancı ve zararlı bitkilerin büyümesini engelliyor.
-Toprak üzerinde çürüyen yapraklar gübre görevi de görüyor.
... Ana cadde üzerlerinde kalanlar da kuşlar ve böcekler için barınma beslenme alanı olsun diye çok geç zamanda temizleniyor.
Umarım sorunuza yanıt olmuştur sevgili abim…”
……………….
Bu işten ben pek anlamam.
Ama bunu çok net olarak ilk kez Amerika’da görmüştüm. Ağaçlar kurumuş kesilmiyor. Görüntü çirkin mi çirkin. Bazı kuru dallar ekmek parçası gibi kesilmiş ama yerlerde köklerin dibinde.
Vallahi bu görüntü bizim sokakta olsa ortalığı ayağa kaldırırız.
Ama doğallığı korumak adına böyle yapıldığını öğrenmiştim.
Mesela çöplerin toplanmasından karların temizlenmesine kadar belediyelerin neler yaptığını ya da vatandaşın görevinin ne olduğunu öğrenince şok olmuştum.
Çünkü biz burada her şeyi belediyelerden ve devletten beklediğimiz için kendimizi fert fert kral sanıyorduk.
Şahsen Belediye Başkanlarının haline çok üzülüyorum. Hizmette çalışmada çıtayı o kadar tepelere çektiler ki bir tek lokmayı ağzımıza vermedikleri kaldı.
Neyse buradan Duesseldorf Belediyesini, Konyalı sanayici abimiz adına şiddetle eleştiriyorum (!)
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Müslümanlık temizdir, kirsizdir. Siz de temiz olun, temizleniniz. Zira cennete temizler girer
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Asansörü çağırıp sonra da merdivenlerden inip boş yere diğer inanların zamanını çalmadığımız zaman daha iyi ADAM oluruz