Konu ile ilgili bir önceki yazımda Buğday Raporunu ele almıştık. Bu yazımda ekonomi ve beslenmede önemi bakımından ayçiçeğini ele alacağız.
Dünya yağlı tohumlu bitkiler üretim sıralamasında ayçiçeği 3. sırada yer (birinci sırada kolza) yer alır. Pandemi artan gıda talebi, ham yağ ihtiyacı ve üretimine de yansımıştır. Üretilen ayçiçeği tohumunun yaklaşık %90’ı yağ için, geri kalan kısmı ise çerezlik olarak tüketilmektedir. Dünya genelinde son 5 üretim sezonuna göre ayçiçeği üretim alanlarında ve üretim miktarlarında artışlar vardır.
Türkiye yağlık ayçiçeği ekiliş alanları, 2015 yılında 560 bin hektar iken 2019 yılında %21 artarak 670 bin hektara yükselmiş, öte yandan 2015 de 1.4 milyon ton olan ayçiçeği üretimi yaklaşık %40 a yakın artışla 2019 yılında ise 1.95 milyon tona ulaşmıştır. Yine 2015 yılında dekara verim ortalaması 264 kg iken 2019 yılında %10 artarak 289 kg’a yükselmiştir. Bu artışlar elbette iyi gelişmelerdir.
Bu artışta Konya olmak üzere İç Anadolu’nun payı büyük ancak yıllık yağışı düşük olan mısır ve şeker pancarı tarımının da sulanarak yoğunlukla yapıldığı bölgede Ayçiçeği de sulanacaktır. Bu durumda su bakımından bölgeye pahalıya mal olmakta, olmaya devam edecek gibi görülmektedir.
Raporda yağlık ayçiçeğinin 2016-2019 yılları arasındaki yurt içi ve yurt dışı fiyatları incelendiğinde, yurt içi fiyatların daha yüksek olduğu ve farkın yıllar bazında azalma olduğu görülmektedir. 2016 yılında ülkemizde ortalama 1.950 TL/ton’dan satılan ayçiçeği, Mart ayı sonu itibariyle borsalarda 2.750-2.930 TL/ton’dan işlem görmektedir.
Öte yandan 2019 un ilk iki ayında 117 bin ton olarak gerçekleşen ayçiçeği ithalatı, 2020 yılının ilk iki ayında toplam 274 bin ton olarak gerçekleşmiştir. Son dönemde iki katından fazla ithalat olmuştur.
TÜİK 2018/2019 pazarlama yılı verilerine göre ayçiçeğinin yeterlilik oranı %66,4’tür. Ülkemizde 2016 yılında 263 bin $ değerinde 382 bin ton yağlık ayçiçeği tohumu ithalatı, 2019 yılında 516 bin $ değerinde 1.1 milyon ton ayçiçeği ithalatı yapılmıştır. Görüldüğü gibi yıllara göre ayçiçeği tohumu ithalatına ödenen değer giderek yükselmektedir. Ancak şu da görülmektedir ki 1 ton tohum için 2016 da 688 $ öderken, 2019 da 469 $ ödenmiştir. Dolar bazında bu iyi bir gelişe gibi görülse de, Türk Lirasının değer kaybetmesi ile ton başına ödenen fiyat yükselecek gibi görülmektedir.
Şu halde 1 doların değeri yaklaşık 7 TL kadardır. Bu yıl için 1 ton tohuma için ortalama 500 $ ödersek yaklaşık 3200 TL ödenecektir. En çok çekirdek aldığımız Rusya, Ukrayna ve Bulgaristan gibi ülkeler ihracatı durdurursa o zaman ihtiyacımız da ithalatımızda ne olur bilinmez. Görülen odur ki iç piyasa da ayçiçeğine ödenecek bedel 3 500 TL/ton dan aşağı olmayacak gibi durmakta. Öte yandan çiftçi de sulu alanlarda ürün tercihinde cebine girecek parayı hesap eder. Bu durumda sulu alanda rakibi çok olan ayçiçeği yerine yağ ihtiyacımız için kuru alanda üretilebilen yağı daha kaliteli Aspir’ e fırsat doğar.
Patates raporunda, dünya patates üretimi 2018 yılında 17,6 milyon ha alanda 368 milyon ton olarak gerçekleşmiştir. Dünyada ülkemiz %1.24’lük pay ile 19. sırada, ekim alanında 27. sıradadır. Dünya patates verimi 2.121 kg/da iken ülkemizde 3.348 kg/da olup dünya ortalamasından yüksektir. Ülkemiz patates üretimi 2019 yılında yaklaşık 141 bin hektar alanda 4.98 milyon ton olarak gerçekleşmiştir. Yeterlilik derecesi %103.3 ve kişi başına tüketim 47.1 kg olmuştur.
Patates yumrulu bir bitki olması ve üç sezonda (ana ürün, erkenci ve geççi turfanda) yetiştirilmesi ile iklimsel değişikliklerden çok etkilenmektedir. Böyle bir durum gerçekleşmez ise sıkıntı olmayacak gibi. Niğde, Konya ve Afyonkarahisar gibi patatesin yoğun yetiştirildiği illerde şeker pancarı, mısır ve de ayçiçeği patatese rakip üründür. Bu sezonda diğer bitkilere 10 bin hektar dahi bir kayış olur olursa işte o zaman sıkıntılar yaşanabilir. Şimdiden biline ve tedbir alına demekten başka yapacak bir şey yoktur.
Ramazan Ayınızı ve evde kalmanızı sağlık, huzur ve mutlulukla getirmeniz dileklerimle; Allah’a emanet hayra muhatab olunuz, efendim.