Tek kurşun yetti

Süper Lig’in 25.haftasında Dr.Necmettin Şeyhoğlu Stadı’nda Kardemir Karabükspor’a konuk olup haftanın açılış müsabakasını yaptık. Torku Konyaspor, bu sezon dördü deplasman olmak üzere toplamda altıncı kez Cuma günü müsabakaya çıktı. Takımların adeta ateş çemberi içerisinde puan için birbirleriyle kıyasıya yarıştıkları süreçte özelliklede deplasmanda alınacak bir puan bile altın değeri niteliğinde demek doğru olacaktır. Karabük’e, ligin 12.sırasında 28 puanla gittik. Takımımızda kırmızı kart cezalısı Gabriel Torje ve sarı kart cezalısı Hasan Kabze ile sakatlıkları bulunan May Siphiwe Mahlangu ve Ciprian Marica kadroda yer almazken uzun zaman sonra Rangelov’da ilk onbirde sahaya çıktı. İlk yarı, genel itibariyle her iki takım açısından da vasat geçerken Konyaspor’un Uğur İnceman ile sol kanattan sürüdüğü topu Ömer Ali Şahiner ile buluşturup topun kaleci Abdülaziz’de kalmasıyla ilk etkili atağını yapmış oldu. İlerleyen dakikalarda Mehmet Uslu’nun sağ kanattan kullandığı serbest vuruş defansa çarpınca topu önünde bulan Ömer Ali ortasını açtı, topla buluşan Rangelov’un röveşatasıyla tekrar heyecan yaşasak da golü bulamadık. İkinciye yarıya hızlı başlayan ekip ev sahibi takım olurken, maçın 50. dakikasında ilk etkili atağını gerçekleştirdi. Ardından üç dakika sonra Josept Akpala ile yakaladığı fırsatı da değerlendiremeyince maçın 55.dakikasında Uğur İnceman ile duvar pası yaparak ceza sahasına giren Djalma Campos’un sol ayağıyla kalenin sağ tarafına topu bırakmasıyla maçtaki tek gole imza atan isim oldu. Rangelov yine kendisine verilen şansı iyi değerlendiremeyip sahada sessiz kalırken Ali Turan, Vukoviç ve Mehmet Uslu’nun performansları da göz doldurmaya başladı. Ömer Ali Şahiner yine sahanın her yerinde ve Kaya Tarakçı’da şeytan kulağına kurşun son dört maçta 2 gol yiyerek güven sağlamaya başladı. Son on dakika birkaç etkili atakla beraberliği yakalamak için Karabükspor hamle yapsa da maçın hakemi Bülent Yıldırım’ın bitiş düdüğünü çalmasıyla hanemize üç puanı yazdırdık ve bir maç fazlasıyla 31 puanla 10.sıraya yükselmiş olduk. Genel itibariyle yüzde 32’lik bir dilimle topun ayağımızda az kaldığı, 215 pas yapıp 87’sini kaybettiğimiz, sadece üç kez orta yapabildiğimiz, hiç korner kullanamadığımız ve dört şutumuzun dördü de kaleyi bulan, 21 faul ve 3 sarı kartla haticenin değil de neticenin önemli olduğu üç puanı tek golle deplasmandan koparmasını bildik. Fenerbahçe maçıyla yakaladığımız çıkış İstanbul Başakşehir deplasmanı ile devam etti. Geçen hafta sahamızda Kasımpaşa’yı iki golle yıkarken bu haftaki deplasman galibiyeti de dört maçtır seri yenilmemezlik unvanı getirdi. Bu sene bir maçta hiç üç gol atamasak da önümüzdeki hafta Trabzonspor maçı öncesi son haftalarda alınan puanlar adeta takıma ve seyirciye doping oldu diyebilirim. İlk yarıyı 17 puanla kapatan takımımız ikinci yarı oynadığı sekiz maçtan 14 puan çıkarmasını bildi. Ligin altıncı haftasında sonra takımın yükünü sırtlayan Aykut Kocaman takımın başına geçtiği günden bu yana ligde toplam 25 puan almasını bildi. Matematiksel olarak halen düşme riskimiz bulunsa da kalan dokuz maçta Trabzonspor, Gaziantepspor, Akhisar Belediyespor, Mersin İdmanyurdu, Galatasaray, Gençlerbirliği, Beşiktaş, Çaykur Rize ve Bursaspor maçlarından herhangi iki tanesini kazanıp bir tanesinden beraberlik alırsak ligde tutunmayı başarmış olacağız. Bundan sonraki alınacak her puan da bizi ligde üst sıralara taşıyacaktır. Şimdi bu sezon ikinci deplasman galibiyetimizden aldığımız üç puanın tadını çıkaralım.