"Dünyadaki üç mikro heykeltıraştan biri" olarak tanınan Necati Korkmaz (54), Türk geleneksel çini sanatının dünyadaki en küçük örneklerini toplu iğne başına yerleştirdi.
Mevlana'nın 744. Vuslat Yıldönümü Uluslararası Anma Törenleri kapsamında Mevlana Kültür Merkezi'nde el sanatları sergisi açan Korkmaz'ın eseri olan mikroskop ya da büyüteç altında görülebilen "mikroskobik" heykeller, ziyaretçilerden ilgi görüyor.
Boyama, yontma, kesme ve kazıma yöntemiyle küçük objeleri sanata dönüştüren Korkmaz'ın yaptığı, "saç telinde besmele", "kalem ucundaki İstanbul", "yanmış kibrit çöpüne kazınmış futbolcu ve futbol topu", "toplu iğne başında satranç takımı" gibi eserleri dikkati çekiyor.
Korkmaz, bu eserlerini ortaya çıkarırken örümcek bacağı kılı, arı iğnesi, diken, tilki bıyığı gibi doğadan edindiği malzemeleri kullanıyor.
Mikro heykeltıraş ve hattat Necati Korkmaz, AA muhabirine, bu sanatın ender kişiler tarafından icra edildiğini söyledi.
"Şeb-i Arus boyunca ziyaretçilerin beğenisine sunulacak"
Mikroskop ve büyüteç yardımıyla görülebilen eserlerin uzun zaman içinde büyük emek harcanarak yapıldığını anlatan, bu yıl Şeb-i Arus'a özel yeni eserini ilk kez Konya'da tanıtacağını vurguladı.
Korkmaz, eserinin bu sanat dalında dünyada bir ilk olduğunu belirterek şöyle konuştu:
"Türk geleneksel çini sanatının dünyadaki en küçük örneklerini hazırladık. Her biri çok uzun zaman alan çalışmanın ürünü. Küçük çini vazolar. Mikro boyutlarda ve her birinin üzerinde hat yazısı, ayetler ve süslemeler var. Altı parçadan oluşan Mevlana koleksiyonu adını verdik. Yazılar ve çiniler çok küçük, milimetrik boyutlarda. Mikroskopla görülebiliyor. Bunları dünyanın en küçük çinileri olarak ilk kez Konya'ya getirdik. Şeb-i Arus boyunca ziyaretçilerin beğenisine sunulacak."
Ziyaretçilerin 17 Aralık'a kadar Mevlana Kültür Merkezi'nde açtığı sergiyi görebileceğini aktaran Korkmaz, "Bu koleksiyonu başka bir yerde görme imkanı olmayacaktır. Buradan sonra sergilenmeyecek, koleksiyon olarak saklanacak. Bu sanat biyolojik özelliklere ve yeteneğe dayalı, aşkla yapılan bir iştir. Bu ürünlerin bir modeli yok. Hayal gücümle tasarladım." ifadelerini kullandı.
Korkmaz, eserlerin yapımının yüksek hassasiyet ve sabır gerektirdiğine işaret ederek, eserin boyutu küçüldükçe sürenin uzadığını ifade etti.