Günümüzde kullanıcıları çığ gibi artan, küçüğünden büyüğüne, gencinden yaşlısına hemen hemen herkesin kullandığı Facebook’un kullanıcılarının sayısını 1 milyarı aştı. Bu rakam ülkemizde ise 35 milyonu aşmış durumda. Kullanıcıların birçoğu bu siteye hemen hemen her gün giriyor. Hatta mesaiyeye Facebook profilini kontrol ile başlıyor. Bu sitenin sosyal yaşantımıza çok ciddi etkileri var.Facebook’un hayatımıza neler getirdiğini ve yine aynı şekilde hayatımızdan neler götürdüğünü bir düşünmek lazım.
Aslında bu sitenin en çok kullanılan yönü, yapılan paylaşımlara yorum yapmak. İnsanlar, resimlerini kendi sayfalarında bazen hiçbir mahreme de dikkat etmeyerek paylaşıyorlar. Sözde!arkadaşlarının beğenisine sunuyorlar. Sözde diyorum, çünkü bazı arkadaşlıklar artık sadece Facebook profillerinde kalıyor.
Eskiden insanlar birbirlerini ziyarete gittiklerinde, birbirlerine fotoğraf albümlerini getirip gösterirlerdi. Günümüzde ise Facebook albümleri ortaya çıktı.Hatta gidilen bir yerde mutlaka Face’lik bir resim çekiliyor. Facebook üzerinden paylaşılan videolar da ise insanların daha çok kendi söyledikleri şiirler veya türküler var. Ev ziyaretlerinde, dost meclislerinde, sınıflarda veya kahvehanelerde yapılan bu iş, şimdilerdeFacebook üzerinden yapılıyor. Bu da çekingen insanlar için bir kolaylık olurken, kimileri içinde şöhrete açılan bir kapı oluyor. Sosyal medyada tık rekoru kırıyorlar.
İnsanları Facebook kullanmaya iten önemli sebeplerden biri de arkadaşlık istekleri. Tandığımız kişilere arkadaşlık teklifi göndermek gayet doğal; fakat bir de tanımadığımız, tanımakveya hatırlamak istediğimiz kişilere bu teklifi göndermek ise “Aile facialarına” sebep olabilmektedir. Eşler bu nedenle kavga edip, boşanmakta ve hatta birbirlerini öldürmektedirler. Sakarya’da, eşinin lise arkadaşları ile sosyal paylaşım sitesinde grup oluşturması sonrasında kıskançlık krizine giren koca, 16 yıllık eşini uyurken yatağında demir profille döverek öldürmüş. Zaten teknolojinin bilinçsiz kullanımı yüzünden ciddi sarsıntılar geçiren aile ve arkadaşlık ilişkileri daha da çok sarsılmaya başladı. Aynı semtte, mahallede, apartmanda, öğrenci yurdunda hatta evde kalan kişilerin arkadaşlıkları sadece sosyal medya arkadaşlığına döndü
Siyaset ve futbol, hayatımızda önemli yere sahip iki olgudur. İnsanımız bu iki olguya dair görüşlerini ve düşüncelerini işinde, okulunda, evinde ve arkadaş ortamındayaparken şimdi ise Facebook üzerinden yapıyor. Mensubu olduğu partiye dair en güzel şeyleri burada paylaşabiliyor. Bunlara yorum yapabiliyor, hatta bunları her ne kadar bazen seviye ayaklar altına alınsa da arkadaşlarıyla tartışabiliyor.
Eski zamanlarda adı kıraathane olan, son zamanlarda kahvehaneye dönen kahvelerin de Facebook yüzünden başı belada. Çünkü günümüzde kahvelerde oynanan bütün oyunlar, şimdi Facebook üzerindenonline bir şekilde oynanabiliyor. Hatta dördüncüyü bulmakta hiç de zor olmuyor.
Her insan farklı düşüncelere sahiptir İnsanın bu düşüncelerini başka insanlara anlatma ve onları kendi düşüncelerine inandırması ise doğasında vardır.İşte Facebook da bu insanlar için bulunmaz bir nimettir. Tııttuğu takımın, mensubu olduğu partinin veya cemaatin, sevdiği sanatçının, firmanın, şehrin vb. gibi daha birçok etkenin propagandasını burada çok rahat bir şekilde yapabilmektedir
Atalarımızın bir insanı tanımak için onunla biraz vakit geçirmek gerektiği anlamında muhtelif sözleri vardı. Bu sözler tecrübelerden geldiği için doğrulukları yadsınmaz; ancak günümüzde insanları çeşitli yollardan bir miktar tanımakta mümkün.
Bir Facebook kullanıcısının profiline girildiği vakit, arkadaş seçiminden ve paylaşımlarından nasıl bir kişiliğe sahip olduğu ortaya çıkmaktadır. Tuttuğu takım, desteklediği parti, mensubu olduğu cemaat, dünya görüşü ve daha birçok özelliğine ulaşılabilmektedir. Eskiden tanımadığımız bir insan hakkında bilgi sahibi olmak için onu tanıyan kişilerden bilgi alırken şimdi ise sadece Facebook’taki profiline bakılarak bilgi alınabiliyor. Ama yine de siz, siz olun facebook paylaşımlarına bakarak kimse hakkında kesin hüküm vermeyin. Ne de olsa ikiyüzlülük sadece gerçek hayatla sınırlı değil !