İki ayrı okurumuzdan geçtiğimiz haftalarda aldığımız iki ayrı konuyu bugün sizlerle paylaşmak istiyoruz. Bu mübarek günde kendimiz yazıp kendimiz gerilmek istemiyoruz.
Önce Meram Eğitim Araştırma Hastanesi’nin o etrafındaki inanılmaz maganda sürücüler yüzünden adeta kilitlenen trafik ile ilgili bir okurumuzun notlarını sizlere sunuyoruz.
“Merhaba Uğur Bey,
Yazılarınızı severek takip ediyorum. Özellikle Konya'nın sorunlarının tespiti ve çözümü noktasında önerileriniz çok doğru. Bu hususta bir de Meram Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin etrafındaki park sorununa dikkat çekmenizi rica ediyorum. Hasta yakınlarının yolun sağına soluna rastgele araç park etmesi yüzünden çoğu zaman ters yoldan gidebiliyoruz. Büyükşehir Belediyemiz hangi akla hizmet oraya kaldırım yapıp yolu daralttı onu da bilmiyorum. Bu konu ile ilgili de bir yazı yazıp en azından bizim çektiğimiz sıkıntıları gündeme getirirseniz sevinirim. İlginize şimdiden teşekkürler ve iyi çalışmalar.”
……
Bir diğeri ise yine duyarlı hassas ve de işini takip eden bir vatandaşımız bakın ne diyordu;
“Geçen hafta içi bir gün idi. Saat 12. 00 civarı. Otogar istikametinden, Aydınlığa doğru seyretmeye çalışıyorum. Dikilitaş Polis Lojmanları’na doğru yaklaştığım da, kendimi birden tıkanmış bir trafiğin içinde buldum. Sağ şerit neredeyse hiç ilerlemiyor, sol şerit ise can çekişiyordu. Eyvah dedim, yine kaza olmuş sanırım, sabah akşam alışığız da artık, bu saatte trafik başka neden sıkışsın ki?
KİPA üst geçidine zar zor varabildim ki, sebebini anladım vakitsiz sıkışıklığın. Trafiğin ortasında kocaman bir iş makinesi seyretmeye çalışıyordu bir kaplumbağa edası ile ve elbette eskortsuz. Halk dilinde kepçe deriz hani, koca koca tekerli canavar gibi.
Kafamda hemen sorguladım durumu. Bu araç trafiğe bu şekilde çıkabilmeli miydi? Acaba başka bir taşıyıcı vasıtası ile mi nakledilmeliydi? Neyse dedim ben bilmesem de 155 bilir elbet.
- Memur bey iyi günler. Bir şey öğrenmek istiyorum.
- İyi günler, tabi buyurun.
- Bu kepçe vs iş makineleri direkt olarak trafiğe çıkabiliyorlar mı?
Sessizlik...
- Şunun için soruyorum, ben şu an 1. Organize civarındayım. Bir iş makinesi trafiğin ortasında ve trafik allak bullak olmuş durumda. Üzerinde bir plâka da göremedim.
-İnanın ben de bilmiyorum. Ben size trafiğin numarasını versem, oraya sorsanız, onlar bilirler.
- Tabi arayayım.
Numarayı aldıktan sonra, 155’ten sonuç alamamış olmanın şaşkınlığı ve birazdan kızgınlığı ile trafiği aradım.
Operatör klasik olarak "ceza için şuna, tescil için buna, kaza raporu için öbürüne" basın dedi. Seçeneklerin içinde "iş makinesinin trafiğe çıkıp çıkamayacağına öğrenmek için x tuşuna basın" olmadığından, en uygun bulduğum seçeneğe bastım. Uzun uzun çaldı ama hiç kimse cevap vermedi. Sonra sağıma soluma baktım, koca iş makinesi kaybolmuştu. Neyse dedim kendi kendime, nasılsa bir kazaya falan karışırsa yakalarlar. Hem benden başka da trafik sıkışıklığından şikayetçi olan yok gördüğüm kadarıyla.
Bu noktada şunları merak ediyorum: 155 ve 154 birleşmedi mi? Birleştiyse 155’in konu hakkında bilgisi olması gerekmiyor muydu?
Gördüğü adli olayları vakit kaybetmeden 155'e bildiren, kendi çapında duyarlı olmaya çalışan bir vatandaşım. Trafikte tehlikeli kullananları, diğer sürücü ve yayaların canlarını hiçe sayanları hiç affetmem. Bundan evvel de defalarca yaptığım görüşmelerde, 155 ekip göndereceğini söylemiş, birçoğunu özellikle takip ettiğim halde, hiç birinin alındığı görmemiş, çoğu aramalarımdan sonra da olay yerine ekip geldiğini görmemiş biri olarak, acaba diyorum duyarsız mı kalmalıyım?...
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Olmadığım bir insan olarak sevilmektense, olduğum insan olarak nefret edilmeyi tercih ederim...
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Dedeman dönel kavşağında kavşak kuralına uyduğumuz zaman ADAM oluruz