Kulağa ne kadar da hoş geliyor değil mi?
İmreniyor insan. Zaten pazarlayanlar da böyle pazarlıyor.
Isı pay ölçerden bahsediyorum. Hani merkezi sistem kaloriferle ısıtma sistemi olanların takmak zorunda olduğu alet. Avrupa standardını yakalayacağız ya. Avrupa standardını yakalayacakmışız diye, yemediğimiz nane kalmadı.
Isı pay ölçer cihazını eski binalara da zorunlu olarak takacağız.
Takacağız da ne getirecek, ne götürecek?
“Yaktığın kadar öde” işin ambalaj kısmı. İşin gerçeği hiç de öyle değil aslında. Bu sistem geldiği zaman cimri komşulara gün doğuyor. Yani siz cimri değilseniz komşunuzu da ısıtmak zorundasınız demektir. Yani bu sistemi zorunlu kılanlar hesap kitap yapmadan, getirisini, götürüsünü düşünmeden bodoslama dalmışlar sizin anlayacağınız. Ceremesini de bizler çekeceğiz ne yazık ki.
Konuyu biraz daha açalım isterseniz.
Isı pay ölçer cihazı aslına bakarsanız gerçekten çok adaletli. Ama tekniğine göre yapmak kaydıyla. Bu sistem eski binalarda kullanılamaz. Çünkü eski binaların tekniğine uygun şekilde yapılmış ısı yalıtımı yoktur. Dış cepheyi mantolama yaptık diyelim. Ara katları ne yapacağız? Yatay yalıtım olmadığı için ısı kaçışlarını nasıl engelleyeceğiz? Ama yeni binalarda yatay izolasyonların da nasıl yapılacağı tespit edilir. Isıyı kendi mekanınız içinde hapsederseniz o zaman bu sistem adaletli olur.
Üst komşunuz cimri ise. Sadece iki odasını ısıtıyorsa. Diğer odaları 15 dereceye kadar indirme imkanı var. Siz de tüm odalarınızı ısıtmak istiyorsanız ve 25 derece ile ısınmak istiyorsanız, öncelikle komşunuzun 15 derecelik odalarını 25 dereceye çıkaracaksınız ki, siz gerektiği gibi ısınabilesiniz. Bu durumda komşunuz 100 TL öderken, siz 300 TL ödeyeceksiniz demektir. İşte “Yaktığın kadar öde” bu demek.
Isı pay ölçer taktıranların şikayetleri her geçen gün biraz daha artıyor. Tüketiciyi Koruma Derneklerinin bu konuda bir çalışması var mı, bilmiyorum ama tüketicilerin organize olmaları gerekmektedir. Bu işin (en azından eski binalarda) zorunlu olmaktan çıkarılması gerektiğine inanıyorum. Yeni yapılacak binalarda da yalıtımların nasıl yapılacağı iyi tanımlanmalı, yerinde uygulamaları da titizlikle takip edilmelidir. O zaman bu sistem gerçekten adaletli olur. Hatta yeni yapılanmalarda bile isteğe bağlı olması gerektiğini düşünüyorum.
Bir paragraf da Makine Mühendisleri Odalarına açmak istiyorum. Üzerlerine vazife olmayan siyasi konularda bile her fırsatta konuşanlar, bu konuda pek bir fikir beyanında bulunmuyorlar. Bu konuda konuşmayacaksınız da, hangi konuda konuşacaksınız? Halkı bilinçlendirmek, hatta organize etmek, yanlış olan bu konunun iptali için çalışmalar yapmak sizlerin asli görevinizdir. Bu güne kadar –yaptıysanız da- duymadım. O da benim eksiğimdir.