Konya Büyükşehir Belediyesi Koyunoğlu Müze ve Kütüphanesi ile Konya Fikir, Sanat ve Kültür Adamları Derneği tarafından düzenlenen İkindi Sohbetleri’nde, yazar Saime Yardımcı Dünkü Konya’da yapılan Ramazan Hazırlıklarını anlattı.
Ramazan hazırlıklarının dört şekilde yapıldığını ifade eden Saime Yardımcı; birincisinin çarşıda, ikincisinin mahallede, üçüncüsünün camide, dördüncüsünün ise evde yapıldığını söyledi.
ÇARŞIDA HAZIRLIKLAR
Esnaf, satacağı kuruları, Ramazan boyunca kullanılacak malzemeleri, daha güzel bir şekilde teşhir etmek için gözden geçirir, vitrinini düzenler. Ramazan’ın vazgeçilmezleri olan pilavlıklar, kurular, hoşaflıklar, kaklar, ceviz içleri, incir, kayısı kuruları, hurmalar, güllaç, ekmek ve tel kadayıf, tereyağı, kaymak, bal ve peynir çeşitleri ile sucuk ve pastırmalar vitrinlerde yerini alır. Helvacılarda da bir hareketlilik görülür. Tahin, pekmez, tahin helvası, köpük helvası, susam helvası çeşitleri…
MAHALLEDE HAZIRLIKLAR
Saime Yardımcı, hiç unutamadığı hazırlığın çocukluğundaki camii temizliği olduğunu ifade ederek şöyle dedi: “Bütün Ramazan boyunca Teravih’e gidilecek, gündüzleri mukabele okunacak, Ramazan’ın sonundan çok Ramazan’ın başlangıcı bayram gibi karşılanırdı. Camii temizliği için mahallenin yaşlı kadınları camiye gelir, onlar bir köşeye oturur, genç kızlar camiinin duvarlarını, camlarını silerler. Önce örümcek ağları alınır, lambaları, kandilleri silinir, mihrab temizlenir. Halılar süpürülür, sirkelenir. Çocuklar da su taşırlar. Daha sonra sokak temizlenir. Eskiden bizim sokaklarımızda Arnavut taşları döşeliydi. Güzelce sulanır, süpürülürdü ve daha sonra da evde hazırlıklar başlardı.
Mahalle yaşamındaki dünkü kültür, günümüzde giderek insanların kaybettikleri bireysel hazırlıklara döndü.
Dünkü mahalle kültüründe imece usulü vardır. Yardımlaşma, dayanışma ve paylaşma vardır.
Yufka mı yapılacak ya da erişte mi kesilecek?
Bir kişinin kendi başına yufka yapması ya da erişte kesmesi çok zor olduğundan Ramazan’ın on-on beş gün öncesinden komşular toplanır ve sırayla her birinin yufkası açılır, eriştesi kesilirdi. Çocuklar da sacın altında yakmak için hazan yaprakları, çalı çırpı toplarlardı.
Mahallenin fakirlerine, dul ve yetimlerine herkes gidip yardım edemezdi. Yardımlar mahallenin sözü geçen yaşlılarına götürülür ve onlar tarafından gizlice ulaştırılırdı.”
Saime Yardımcı, iftar sofralarında mutlaka mahallenin fakirleri, yetimleri, kimsesizleri ve bakıma muhtaç olanlarının da bulunduğunun altını çizerek popüler kültürün bu değerlerimizi birer birer yok ettiğini söyledi.
BU DEĞERLER TAŞINMAZ KÜLTÜR VARLIĞIMIZDIR
Prof. Dr. Ali Boran da “ Taşınır ve taşınmaz kültür varlıklarımız vardır. Bu değerler de bizim taşınmaz kültür varlığımızdır. Saime Yardımcı Hanımefendi bizim hafızamızı tazelediler. Konya’mızın geleneğinin dünyaya nasıl yansıdığını kısmen de olsa gösterdiler. Temennimiz kaybettiğimiz bu değerlerin yeniden Konya’mızın yaşantısına girmesidir.” Dedi.
Koyunoğlu Müze ve Kütüphanesi Müdürü Hasan Yaşar ve Prof. Dr. Ali Boran, günün anısına Saime Yardımcı’ya hediye takdim etti.