27 Aralık 2015 tarihinde Beşiktaş deplasmanında aldığı mağlubiyetten beri çıktığı 14 resmi müsabakada mağlubiyet görmeyen, 2016 yılında müthiş bir çıkış yakalayan ekibimiz Trabzonspor’a da acımadı.
Maç öncesi Trabzon, kötü gidişe dur deme adına Konyaspor maçını yükselme maçı olarak görüyor, ekibimiz ise üst sıradaki rakiplerinin birbiri ile maç yapacağı haftayı karlı geçirmek istiyordu. Maçı özellikle ilk yarısı hiç kimsenin tahmin dahi etmediği bir performans ile ekibimiz sahadaydı. Trabzon takımını ilk 45 dakika nerdeyse sahadan sildiler. Bir ara topla oynama yüzde 70’lere kadar temsilcimizin lehine oldu. Dakikalar 29 olduğunda ise yine en üst düzeyde izlemeye doyamayacağımız bir gol izledik. Trabzon defansının arkasına atılan neredeyse tüm toplarda tehlikeli olabilecek pozisyonlar bulduk. Özellikle Halil İbrahim biraz gününde olsa topu çok fazla ezmese kimsenin beklemediği tarihi bir fark ile soyunma odasına gidebilirdik. Fakat oyuncuların arzuları ile saha içinde doğaçlama gelişen bu plan dışı atak oyununda çok fazla pozisyon bulurken, kalemizde de ciddi manada tehlikeler atlattık. Özellikle 50 ile 70 arasında 20 dakikalık periyotta çıkarken kaptırılan toplarla tehlike çanları çaldı. Neyse ki gerek Serkan gerek defans oyuncularımız bu tehlikeler olgunlaşmadan gerekli hamleleri yaptılar. Hamle yapılamayan birkaç pozisyonda da Trabzonlu oyuncular cömertlik haklarını kullandı. Maç sonu ise Nalçacılılar tribününün hoca için hazırladığı gösteri görülmeye değerdi. Köşe atışları dahil duran toplarda da oyun içinde çeşitli zaman dilimlerinde gördüğümüz, tesadüfen olamayacak kadar güzel, çalışıldığı çok belli olan bizlere keyif veren organizasyonlar görmeye devam ediyoruz, mutlu oluyoruz…
Son zamanlarda şehir olarak hiç uyanmak istemediğimiz bir rüyada gibiyiz. Bu rüyanın adı Konyaspor, baş rolünde Aykut Kocaman var. Aykut Kocaman hayal etmeye cesaret edilemeyen işleri başarıyor. Yalnız ülkemizdeki futbol severler olarak, yaptığımız en büyük hata geçmişi bir anda yok edip kendimizi Kaf Dağı’nda görmek diyebilirim. Şu anda Aykut Hoca’dan 5 yıllık sözleşme istiyoruz. Benim şahsi fikrim teknik direktörlük kariyeri boyunca burada olsa olmasa da ülke gerçeklerini görmezden gelemeyiz. Şu anda yapıyı biz yavaş yavaş oturtuyoruz ve açık yüreklilikle belirteyim ki bunu ülkede yapan ender takımlardanız. Fakat yapının temellerini attık gerisi önemli değil gibi bir yaklaşım olursa üzülerek belirteyim kaybeden oluruz. Çıta yükseldikçe hedefler beklentiler arttıkça işin psikolojisi devreye girdikçe yük daha da ağırlaşacaktır.
Peki ne yapmamız lazım?
Bakınız son dönemde başarıya endeksli tekil homurdanmalar azalsa da bunu bitirmek gerekiyor. Tarihinin en başarılı Konyaspor’u karşımızda. Daha bir maç izlerken de görmedim ki bir kişi hocaya ya da takıma sallamasın. Konyalı en tepeden en alta spor camiasında ki bireyleri ele aldığımızda bazı kesimlerin Aykut Hoca’yı hak etmediğini düşünüyorum. Bu insanlara son birkaç haftaya kadar diken üstü gidip son anda ligden kurtaracak işin bilimini, sistemini, taktik ve tekniği ön plana çıkartacak hoca değil, gazla bir yere getirecek sezon boyunca kendisinden nemalanacak hocalar lazım…
Neden böyle bir galibiyet sonrası bu konuya değindiğime gelirsek; şimdi bu insanlar iyi günde bizlerden fazla Konyasporlu oldular. Keşke olsalar Konyaspor bizim şahsımıza ait değil, hepimizin ama olası kötü gidişlerde de bu insanlar negatif yönde yine ön planda olacaklar. Futbol takımlarının inişleri –çıkışları, iyi-kötü günleri olur. Dünya üzerinde hangi lig olursa olsun, her maçını kazanabilen tek bir takım bile yok. Ben istiyorum yalnız iyi günde dost olmayalım…
Sonuç olarak; özellikle bu sezonki Trabzonspor’u yenmek Konyaspor için normal olanıydı, öyle de oldu. Bizim şehir olarak bir defa skor ne olursa takım hangi konumda olursa olsun hocaya sahip çıkmalı eleştiriler kırıcı değil de yapıcı olmalı. Şehrimizin önde gelenlerinin Nalçacılılar tribününde maç izlemesi bize ayrı keyif verdi. Ülkemizin çeşitli yerlerine yeni statlar yapıldı, yapılmaya devam ediyor. Her başarıyı stada bağlamak, yönetime hocaya futbolculara taraftardan malzemeciye kadar herkese hakarettir. Biz iyi bir ekibiz aç bir ekibiz bir bütünüz, hocamızı bulduk yolumuza devam ediyoruz…
Maçın sözü: Taraftarımızın dediği gibi, Yarınlar Seninle, Kocaman Umutlar Bizimle