Sabah yataktan kalktığımızda ailemize bir günaydın.
Yolda gördüğümüz küçük bir çocuğa,
Kapımızın önünü temizleyen temizlik işçisine,
Çöp toplayan delikanlıya,
Komşumuzun balkonuna, penceresine,
Mahalle esnafımıza uzaklardan, el sallayarak, tebessüm ile,
Durakta bekleyenlere,
İşyerindeki arkadaşlarımıza,
Sadece tebessüm ile bir selam vermek sonra da günaydın demek.
Önce selam verelim. Allah’ın selamı hepimizin üstüne olsun. Arkasından da günaydın diyerek, günün aydınlık ve bereketli olsun da diyelim.
Bunu söylerken taaa içten tüm samimi duygular ile pozitif enerji vererek söyleyelim.
Kin tutmadan, öfkelenmeden, kızgınlık, kırgınlık gözetmeden dile getirelim.
Öncesini tüm kötülükleri beynimizden silerek söyleyelim.
Allah affedicidir affı sever, biz kullar kim oluyoruz da affetmeyelim değil mi?
Hamd ve şükürle selam verelim,
Var oluşuma, şimdiki halime, verdiğin –vermediğin her şeye, geçmiş ve gelecekteki bütün şimdilerime şükürler olsun. Diyelim.
Sıcak bir tebessüm, içten gelen samimi duygular, karşındakine ben seni insan olarak, arkadaş, dost olarak, yaratandan ötürü ayrıca seviyorum diyebilmektir selam vermek.
Yardımlaşma, gönlünü rahatlatma, samimiyettir selam vermek.
Önce selam verin sonra aydınlık bereketli günler dileyin.
Selam, emniyet, huzur, selamet, sağlık, barış, rahatlık, iyi netice, kurtuluş gibi manalara gelir.
Selam vermek, bir kimseye yapılacak en güzel duadır.
Selam, (Ben Müslümanım, benden sana zarar gelmez, selamettesin) manasına, selamet üzere ol, müslüman olarak öl manalarına da gelir.
Dinimizde selamlaşmanın önemi büyüktür. Müslümanların yanına girerken, çıkarken, karşılaşınca, ayrılırken mutlaka selam vermelidir!
Bu husustaki hadis-i şeriflerden birkaçı şöyle:
(Mümin kardeşine selam vermek, yanına gelince ona yer göstermek ve hoşlandığı isimle hitap etmek, aradaki sevgiyi pekiştirir.) [Taberani]
(Darlıkta infak eden, rastladığı Müslümana selam veren, kendi aleyhinde de olsa adaletli davranan, iman hasletlerini toplamış olur.) [Ebu Nuaym]
(Yirmi Müslümana selam veren bir mümin Cenneti hak eder.) [Deylemi]
(Tatlı dilli olmak, selamlaşmak ve yemek yedirmek, Cennete götürür.) [Hakim]