Konyalılar acaba böyle bir etkinliği duymuş mudur? İkindi sohbetleri geçtiğimiz aylarda iki yılını doldurdu. Bu etkinlikler Büyükşehir Belediyesi tarafından el kitapçığı ile Konya’daki bütün etkinlikler halka duyurulurken yine Koyunoğlu Müzesi yetkilileri tarafından da büyük baskı ilanlar ile belediye otobüslerinde ve gerekli yerlerde ilan edilerek duyurulmakta. Her şeye rağmen Konyamız’daki etkinliklere üzülerek söyleyelim ki ilgi az ama yine de ikindi sohbetlerinin seyircisi dinleyicisi her hafta artmakta.
Esasen ben merak ediyorum hatta izliyor ve yaşıyorum. Konya nın bir çok yerinde gerek Konya Büyükşehir Belediyesi birimlerinin ya da merkez ilçe belediyelerinin gerekse sivil toplum kuruluşlarının hemen hemen her hafta genelde hafta sonları olmak üzere bir çok kültürel etkinlikleri oluyor. Bu etkinliklerde o kadar güzel bilgiler, geçmişe dönük hatıralar ve tarihi bilgiler yaşanmış hikaye ve deyimler anlatılıyor ki tadına doyulmuyor. Çanakkale savaşlarının İstiklal Savaşı’nın daha nice bilgilerin anlatıldığı hatıralar. Bunları gerek Konya’daki akademisyen gerekse kültür adamları tarafından icra edilmektedir.
Üzüntüm Selçuklu devletine başkentlik yapmış, geçmişte ilim irfan yuvası olmuş, 500 kadar medresesi olan bir başkentte biz neden bu gibi kültür hizmetlerine bigane kalıyoruz diye düşünüyor geleceğimiz için endişe duyuyorum.
Şahsen ben 70 yaşını aşmış bir kardeşiniz olarak şunu övünerek itiraf edeyim ki öyle yüksek bir tahsile sahip değilim ancak tarihe, kültüre, araştırmaya çok meraklıyım. Elimden geldikçe bu konuları öğrenip araştırmayı kendime bir görev sayıyorum.
Konya tarihini hiç merak edip okuyanınız var mı? Merhum atamız Süleyman Şah buraya nasıl gelmiş, onun oğulları İzzettin Kılıçaslan nasıl canlar yitirerek buraların sahibi olup bizlere bu şehri emanet bırakmış, düşünen var mı? Geçtiğimiz günlerde Koyunoğlu Müzesi’nde Yrd. Doç. Dr. Sefer Solmaz hocamızdan “1. İzzettin Kılıçarslan”ı dinlerken zihnimde beliren pek çok soru işaretine cevap buldum. Konuşmacı
“Kılıçarslan muhteşem gözü pek cesur bir komutandı” diye anlatırken bizler de dinledikçe içimizi titreten savaşların yapılışını ve bu toprakların vatan olmasını öğrenip geçmişlerimize dua ederek onlarla gurur duyduk.
Daha buna benzer ne kadar güzel söyleşiler geçmişte ekmeğimizin ununu öğüten su değirmenlerini mi ararsınız, Konya kütüphanelerindeki bilgi yüklü kitapların varlığını ve bu kütüphaneleri kurup bizlere kadar aktaran Yusufağaları mı ararsınız. Konya’da yaşanmış geleneklere eski yaşam tarzına kadar Koyuoğlu Müzesi İkindi Sohbetleri’nde bulmak mümkün. Ayrıca mevsimlere göre değişen saatler göz önüne alındığında şimdi yaz dönemi saat 16.00’da başlayıp azami bir saatten biraz fazla ya da bir saat kadar devam eden bilgi dolu konuşmalardan önce sunulan mesnevi okumaları da bir ayrı lezzet sevenleri için.
Koyuoğlu Müzesi’ndeki bu güzel etkinlikleri Konya Büyükşehir Belediyesi ile Konya Fikir ve Sanat Adamları Derneği işbirliği ile yapıldığını bu hizmetleri yöneten deruhte eden Koyunoğlu Müzesi Müdürü Hasan Yaşar Hocamız’a ve Dernek Başkanı Seyit Küçükbezirci ağabeyimize şükranlarımı sunuyorum. Daha neler var bu etkinliklerde? Neler yok ki? Doyumsuz sohbetler, sıcak ve samimi ortam bazen sürpriz ikramları daha bir tavlanıyor.
Yani diyorum ki... Bu tür etkinliklerin daimi müşterileri olan biz birkaç Konya kültür sevdalısı yaşı ilerlemiş insanlar değil de üniversite lise hatta ortaokul talebeleri, emekliler öğretmenler yazarlar şairler hülasa Konya’yı ve ülkeyi seven herkes buralara gelip bu meccanen verilen bilgilerden faydalanmalılar. Hatta Konya’da birçok yerde devam eden etkinliklerin Konyalı kültür severlerle dolup taşmasını diliyor hepinize selamlar saygılar sunuyorum. Kültürle bilgiyle kalınız...