Tarsus’lular hızlı trenin kenti ikiye bölmesini istemiyorlarmış; istekleri hızlı trenin kent içinde yeraltından gitmesiymiş.
Ordu’lular da Karadeniz Otoyolu’nun sahilden geçmesini arzu etmemişlerdi. Geçmedi de nitekim. Daha sonra dağ yolu ile bağladılar otoyola.
Birkaç gün önce de İzmir Belediye Başkanı Sn. Kocaoğlu gönlünden geçen Başbakan adayının Binali Yıldırım olduğunu açıklamış ve “İzmir’e hizmet etmelidir ve edecektir de” demişti.
TBMM’ne en çok milletvekili gönderen beşinci sıra iliz. Üstelik çok partili hayata geçildiğinden beri tek parti iktidarlarına ülke ortalamasının üzerinde oy veren iliz. Ancak yukarıda sıraladığım örnekler gibi bir talebimiz herhalde hiç olmadı. Verilene razı olduk hep. Bu bugünün sorunu da değil. 1987 yılında Yavuz Donat’ın Tercüman gazetesindeki haberiydi Sn. Keçeciler’in ANAP Genel Başkan Yardımcılığı’ndan alınması için tutuşulan lâdes anısı. O zaman da ANAP’ın ülke genelindeki oyu % 45 iken Konya’daki oyu % 56 idi.
İktidarlar elbette tüm ülkeye hizmet ederler. Ancak öncelik sıralarında verilen siyasi destek de önemli olmuştur hep. Konya’mın seçme gücü ile doğru orantılı siyasi ağırlığı olduğundan pek de emin değilim. Yeni kabinede Konya’dan bakan(lar) olmasını diliyorum ama mevcut vekillerimize çok daha fazla görev düşeceği de kesindir. Yeni projeler; mevcut vaatlerin gerçekleşme takiplerinde görev artık AK Parti adına meclise gönderdiğimiz vekillerdedir. Konya’mın alacağı hizmetlerin onuru veya vebali kendilerinde olacaktır. Kısaca Sn. Kocaoğlu gibi bitireyim; AKP’li vekillerimiz Konya’ma çok daha fazla çalışarak hizmet edeceklerdir ve etmelidirler de. Bize yaşattığı onur ve gurur için Başbakanımız Sn. Davutoğlu’na teşekkür ediyorum. Saygıyla