Göztepe maçına gelinceye kadar şöyle bir geriye dönüp bakarsak altı galibiyet almış bir takım var. Bunlardan üçü bizim rakibimiz olmayan üç büyüklerden almış bulunmaktayız. Geriye kalan üçü ise bizim rakiplerimiz. Konyaspor takımı öyle bir takım ki büyüklere karşı oynadığı oyunu nedense kendi rakiplerine karşı oynayamıyor ya da motive olamıyor. Bir kere bunu çözmek gerekir.
Rakibe gelecek olursak Konyaspor maçına kadar dört galibiyet almış ve bu sezon istenileni verememiş ve hatta hafta içi teknik direktörüyle yollarını ayırmış bir takım.
Konyaspor’da bir hobi olsa gerek bu sezon çoğu altındaki oynadıkları takımlara yenilmiş ve rakiplerine umut ışığı olmuş bir takım hüviyeti göstermekte. Bundan dolayı bu maçta diğer yenildikleri maç gibi oldu.
Bazı takımların bazı takımlara karşı şansı hiç tutmaz. Göztepe’de bu takımlardan biri. Adamlar üç kere geliyor rakip sahaya ve üçü de gol oluyor. Konyaspor gidiyor direklerden dönüyor. Direkten dönmesi yetmezmiş gibi bir de kalecinin kucağına gidiyor. Anlayacağınız biraz da şans olması lazım.
Şu bir gerçek ki Konyaspor’un kadrosu bu , her kez elinden geldiğince bir şeyler yapmak istiyor. Ama kalite ortada üstüne koyacak bir şey beklememek lazım. Bir de hocanın yapmış olduğu hataları göz ardı edersek sonuçlar kaçınılmaz olur. Hoca demişken bu kadar riske girip altı ay oynamayan bir oyuncuyu neden ilk on bire koyar. Ya da altı ay oynamayan bir oyuncuyu neden aynı Oğuz Kağan gibi aldırtır. Bunun izahını bizlere ve taraftara açıklaması gerekir. Bir insan ederse kendi kendine eder diye bir söz var. Bence çok doğru bir söz olsa gerek. İsmail Kartal’ın bazen böyle inatla aynı şeyleri yaptığını görmekteyiz. Bu takıma oyuncu lazım ama hocam böyle oyuncularla ligde kalınmaz. Umarım biz yanılırız ve bu almış olduğunuz oyuncular takıma faydalı olur.
Göztepe maçını konuşacak bir yanı yok. Halil Akbunar’ı tutmasını bilemezseniz adam hem gol attırır hem de gol atar. Göztepe kendi sahasından daha çok kontra ataklarla çıktı ve Konyaspor defansı ağır olduğu için rakip bunu iyi değerlendirdi ve gollerini atmasını sahadan da galibiyetle ayrılmasını bilmiş oldu.
Artık önümüzde zorlu bir deplasman olan Trabzon maçı var. Bu maça kadar teknik ekibin bir an önce oyuncularla konuşmasını ve bu maça hazırlanılması lazım. Transfer zamanı bitmeden de yapılacak mevkilere bir an önce oyuncular alınması gerekir. Yoksa ligin ikinci yarısı daha kötü sonuçlar hem teknik ekibi hem de yönetimi zora sokar.