Önceki gün bir gazetecinin kanlar içerisinde fotoğraf ve videolarını gördü herkes ekranlarda…
Konuyu bilmeyen varsa kısaca anlatayım. Selçuk Üniversitesi mezunu, Konya’da yetişmiş ve bir süre Konya’da da çalışmış, İHA muhabiri arkadaşımız Mustafa Uslu, İYİ Parti Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan’ın şoförünün de aralarında bulunduğu 4 kişi tarafından acımasızca darp edildi.
Sebebi; arkadaşımızın, Lütfü Türkkan’ın kaçak çiftliğindeki yıkım çalışmalarını takip ediyor olması, yani işini yapması…
Bir gazetecinin sırf görevini yapıyor diye öldüresiye dövülmesi, ardından haber için getirdiği drone’unun parçalanması nasıl bir barbarlıktır.
Dört kişi bir insanı insanlık suçu işlese ancak bu kadar dövebilir! Ki Mustafa bir açıklama yapılmadan vurmaya başladıklarını söylüyor. Yere düştükten sonra bile dövmeye devam ediyorlar, kendinden geçince de bırakıp gidiyorlar. Giderlerken Mustafa, fotoğraflarını çekmek için seslenince de, “Yediğin dayak yetmedi galiba. İlla öldürmemiz mi gerekiyor” diyorlar. Bu aslında çirkinliğin geldiği son noktayı gösteriyor.
Saatler sonra milletin vekili olan Lütfü Türkkan’ın, “Mağduriyeti telafi edeceğim” şeklinde bir açıklama yapması ve tüm bunlardan sonra hala kendini Mustafa’ya karşı aklamaya çalışması da çok komik gerçekten! Şu dakikadan sonra tek derdiniz işin içinden sıyrılmak olmamalı. Aklım almıyor. O darp anında Mustafa ölebilirdi! O zaman nasıl bir aklama yoluna gidilecekti…
Bu işin iktidarı muhalifi, sağcısı solcusu yok! Bu türden insanların hem siyasette hem sivil hayatta bu kadar rahat olmaması lazım artık… Bu tarz olayların kime kimler tarafından yapıldığı önemsenmeden duyurulması lazım ki kişilerin partilerin üstünde olduğunu da bilelim…
Ayrıca basın özgürlüğü naraları atanlar için o özgürlük kendine dokunana kadar demek ki!!! Mensubu olduğu partinin en çok hassasiyet gösteriyoruz dediği basın özgürlüğü Türkkan’ın çiftliğine uğramamış sanırım. Benim hiçbir partiye bir sempatim yok. O yüzden tarafsız olarak Meral Akşener’den, iktidarla ilgili hep dem vurduğu özgürlük konusunda, bir paylaşım yapmasını, bir adım atmasını bekledim. Ama ben bu yazıyı yazarken hala bir ses çıkmadı. Garip…
Birkaç cümlede sosyal medyada yorum yapanlara söylemek istiyorum. İnsanlığını hala unutmayanlar aşağı yukarı benim yazdıklarım çizgisinde konuşuyor ama sosyal medya çok şükür yine çöplük! Yapılan saldırıya alkış tutan yorumlar, partileri işin içine sokup kullanılan çirkin ithamlar, işini yapan normal bir insanın dayak yemesini bile bir kılıfa uydurmaya çalışanlar neler neler…
İğreniyorum, nefret ediyorum bu söylemlerinizden… Bir insanın darp edilmesinde bile taraf olma telaşına düşmek nasıl bir akıl tutulmasıdır anlamak mümkün değil.