YÖK, KONYA’YI SEVMİYOR MU?

Uğur Özteke

Yok yok kızmayın ve korkmayın. Bugün uzun yazı yazmayacağım. Gerekirse bundan sonra hiç yazmayacağım. Yalnız şunu herkes bilsin ki yazdığım her satırın hesabını bu dünyada polise, hakime, savcıya öbür dünyada da Cenab-ı Allah’a vermeye hazırım.

Bu konuyu da şimdilik kapatıp birkaç konuya kısaca dokunalım.

“TAKSİLERİN SARI RENGİ

TEK RENK OLACAK” DEMİŞİM (!)

Bizi sıkı sıkıya takip eden bize de muhalif bir dostumuz dün çıka geldi. 31 Aralık’tan önce bu köşemizde yazdığımız bir yazıyı bize hatırlatıyordu. Biz o gün için bizi yöneten büyüklerimize dayanarak, şehrimizde çalışan taksilerin sarı renklerinin ton ton sarının her şekline tutturabildiğine artık bundan böyle son verileceğini ve yeni dönemde buna izin verilmeyeceğini yazmışız.

Yazmışızdır.

Bize büyükler ya da sorumlular ne dedi ise o.

O gün öyle demişlerdir, biz de yazmışızdır.

Zaten söylenmeyen bir şeyi yazma şansımız yok. Adamı oyarlar Allah muhafaza.

Ama dikkatli okur dün soruyordu “Hayırdır bu taksiler ne zaman tek renk olacak?”

Bize bunu diyenler kendilerini bilirler. Biliyorlar da zaten.

O zaman buyurun söz sizde efendim (!)

DOLMUŞLARDAKİ MÜŞTERİ SAYISI

Bu şahsen daralmadıkça dolmuş yerine otobüs ve tramvayı tercih ederim. Çünkü dolmuş müşterinin yani benim özel tercihimdir. Onun için de dolmuşun içerisinde iken üst üste alt alta ayakta otururken çekilen rezilliği kendim tercih ettiğim için hep susmuşumdur.

Hiçbir zaman dolmuş şoförüne “Niye bu kadar yolcu alıyorsun?” gibi tartışmalara da asla girmemişimdir. Benim içerisinde olduğum dolmuşta bu tür tartışmalar olmuş mudur? Olmuştur.

O anlarda bile yolculardan yana olsam da tek kelime etmemişimdir.

Özellikle kadınlar kızlar açısından rezalet bir durum var mıdır?

Vardır.

Rahatsız oluyorlar mı?

Oluyorlar. Oluyorlarsa binmesinler. Benim de kızım, gelinim eşim mecbur kalıyorlarsa biniyorlar. Ama asla onların serzenişini buralara taşımadım. Taşımam da.

Ama bu acı ve korkunç gerçeği bize aktaran okuyucumuz şöyle soruyordu;

“14 kişilik dolmuşa 30 kişiyi sığdırma işine ne zaman son verilecek?”

………….

Ben bilmem büyüklerimiz bilir.

Biz elçiyiz iletiriz.

YÖK’ÜN KONYA’YA BAKIŞ

AÇISINDAN ŞÜPHELERİM

GİTTİKÇE ÇOĞALMAYA BAŞLADI

Bayram öncesi bize ulaşan iki konudan dolayı kendi kendime “acaba YÖK Konya’yı sevmiyor mu? Yoksa bizim yöneticilerimizin siyasilerimiz YÖK ile bir derdi mi var?” diye düşünüp ikileme düşmüştüm.

Mesela Sayın Bakan Kurum’un seçim öncesi ilçesine 4 yıllık fakülte sözü vardı. Bu konuda siyasiler de gerekli çalışmayı yapmışlar. Ama Karapınar’daki gazeteci dostlarımızın sosyal medyadan yaptıkları paylaşımlardan öğrendik ki YÖK bu başvuruyu ret etmiş.

Bunu; hadi belki şimdi olmadı ama önümüzdeki günlerde yeni bir fakülte girişimi ile aşabiliriz diye düşünelim.

Ya aşağıdaki şu duruma ne diyebiliriz?

…………………..

Biz köşemizde bu konuyu bir kaç defa ciddi ciddi dile getirmiştik.         

Koskoca üniversiteler şehri Konya’mızda bir tek alerji kliniği yok.

Konya’da alerjiden rahatsız yüzlerce insan bilirim. Bu insanlar bu rahatsızlıktan nefes alamaz hale geldikleri zaman ne mi yaparlar?

Soluğu Ankara’daki İstanbul’daki hastanelerde alırlar.

(Mesela biz. Eşim yakın zamana kadar ileri derecede alerjik hasta idi. Kadıncağız nefes alamayıp ölecek mi? Paran varsa da gideceksin yoksa da gideceksin. Bu iş sağlık meselesi)  

Neyse bizim yazılarımızı biraz kaale alan Selçuk Üniversite bu konuda senato kararını almış ve resmi tüm prosedürlerini tamamlayarak YÖK’e göndermiş.

Ama iş yazıyı göndermekle bitmiyor ki? 

Klinikle ilgili rektörün desteği, ilgili öğretim üyelerinin hazırlığı ve senatonun onayına rağmen YÖK bu durumun Türkiye’de bir örneği yok diyerek reddetmiş.

Oysaaaa Ankara Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi gibi üniversite hastanelerinde bu klinik var.

Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nin geliştirilmesi yönündeki tutumu doğrultusunda, kliniğin Konya’da açılması konusunda elinden geleni yapan Rektör Prof. Dr. Mustafa Şahin hocamız bu konuda yeniden çalışma yapıyormuş.

Rektör Hoca ile bu konuda ve diğer başka konularda hoca ile nerede ise aylardır görüşmeyiz.

Ama içerden gelen bilgilere göre Rektör Hoca ve Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi bu konuda yeniden bir hazırlık yapmaya başlamış.

……………

Buradan şehri yönetenlere ve özellikle de AK Partili siyasilere sesleniyorum.

“Allah kimseye dert verip de derman aratmasın. Bu şehirde yaşlısı genci erkeği kadını fakiri zengini alerjik rahatsızlık nedeni ile nefes alamıyor nefes.

Ve koskoca Konya’da böyle tek bir klinik yok.

Bu saatten sonra parmağını oynatmayanlara, sorumlu ve yetili olanları, nefes alamayan hastalar adına Allah’a havale ediyorum.”

Bu iş bu kadar mı zor yahu?

KONYALI İKİ TANE BAKANIMIZ VAR BİZİM ÖYLE DEĞİL Mİ?

Hele hele biri de Sağlık Bakanı…

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Görmezden gelin, ses vermeyin, cevap vermeyin. Sessizlik herkesi mahveder

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Özellikle bazı bayan ve yaşlı sürücüler yolun sol şeridini arkadan gelen otolara bıraktığı zaman daha iyi ADAM oluruz.

  

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (23)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.