Zülfikar Gazi, Halil Etyemez, Hüseyin Sarıköse, Hamdi Parmak,
Hayri Türkyılmaz, Servet Turgut, Hakan Ceylan…
Dün yine şehrin pek çok noktasında tanıdığımız insanlarla, eski dostlarla, yeni tanıştığımız güzel insanlarla birlikte idik. Bu satırları yazmak için ikindi saatlerinde bilgisayarın karşısına geçtiğimiz zaman şöyle bir düşündüm. Bugün gazete için ne yaptık?
Kendimize göre çok şey, elde avuçta görünen ise hiç bir şey hesabından tutunca o zaman yarısını yazmayalım ya da bazılarını yazarak okurlarımızla paylaşalım istedik.
YILLAR SONRA ZÜLFİKAR ABİ…
Konya’nın, Türk siyasetinde Milli Görüş’ün beyefendi isimlerinden yılların dostu Zülfikar Gazi abi ile karşılaştık. Tamamen tesadüf bir görüşme oldu. Zülfikar abi pek değişmemişti. Her zamanki gibi beyefendi ince kibar hali ile duruyordu. Sayın Başkan ile epey dertleştik, Konya’nın eskisini yenisini konuştuk. Konya-Çorum hattı yaptık. Zülfikar abi o mecliste bizden hiç rahatsızlık duymadığını ifade edince çok mutlu olduk. O mekandan ayrılırken çok eski bir gönül dostu ile ayrılmanın huzuru içerisinde idik.
HAYRİ TÜRKYILMAZ’IN KİBARLIĞI
AK Parti Meram’ın Tanıtım ve Medya Birimi’nden sorumlu Hayri abimiz aradı. Köşe yazılarımızdan duyduğu memnuniyeti dile getiriyor ve de teşekkür ediyordu. Vallahi AK Parti’den Allah razı olsun biz son yıllarda siyasilerden özellikle de AK Partili siyasilerden teşekkür kelimesini unutmuştuk. Bol bol sitem ve fırçaya alıştığımız için Hayri abi teşekkür ettikçe acaba altından ya da arkasından bir şey mi gelecek diye de bekliyordum. Ama arkasından hiçbir şey gelmedi sadece kibarlık ve teşekkür vardı. Biz de size teşekkür ederiz Haydi abicim…
SERVET TURGUT’UN TEBRİĞİ
Bir dönem rahmetli Türkeş zamanında MHP Genel Başkanlığı görevine kadar bu şehirden yükselme başarısını gösteren ve ö dönemlerin efsane isimlerinden Servet Turgut abimiz ısrarla arıyordu. Bulunduğumuz ortamdan çıkıp “efendim” dedik. Servet Bey o anda Denizli’de imiş. Ama nerede olursa olsun bizi takip ettiğini ve Konya Lisesi yazımızı tebrik ediyordu.
HALİL ABİ NİYE YAPTI Kİ?
Karapınarlı gazeteci dostlarımız önceki akşamdan başlayıp dün dahi sürekli arayarak Halil Etyemez Bey’in bizim garip meslektaşlarımızı nasıl fırçaladığını, nasıl kovduğunu ya da kendilerini rencide ettiklerinden şikayetçi idiler. Evet Kaymakamlığın davet ettiği bir toplantı için gazeteciler kendi ifadelerince çok sert bir şekilde Halil Bey tarafından dışarıya çıkartılmışlar. Bizim tanıdığımız bildiğimiz siyaseti de iyi bilen gazetecilerle her şartta iyi geçinen Sayın Vekil niye böyle yapmıştı? Mesela o durumu nerede ise ağlayarak bize aktaran Mithat Korkusuz’a “Oğlum siz kum şeytanı değil misiniz? Mutlaka bir şey yapmışınızdır. Değilse inanmam. Halil Bey öyle şey yapmaz” dedikçe Mithat tersini savunuyordu. Durun bakalım yarın bu işin gerçek nedenini nasıl olsa öğreniriz. Hala Halil Bey’in durduk yerde böyle bir tavır sergileyeceğine inanmıyorum.
HÜSEYİN SARIKÖSE ABİ HEM RAHATLATTI HEM DE DELLENDİRDİ
Bu şehrin kendi sektöründe ve de spor camiasında başta da Konyaspor olmak üzere iki üç branşta maddi gücü, iş potansiyeli ne kadar büyük olursa olsun, ne kadar büyürse büyüsün mütevazılığinden sessizliğinden kibarlığından asla taviz vermeyen nadir isimlerdendir Hüseyin abi. Dün sabah ilk sade kahvemizi Hüseyin abi ile içtik. Hüseyin abi hem güzel hem de can sıkıcı şeyler anlattık. Ben inanırım. Hüseyin abi diyorsa o konulara dikkat etmek gerekecek.
HAMDİ PARMAK’A BORCUMU ÖDEDİM (!)
İşte gerçek gönül dostum dahası komşum Hamdi Parmak abimiz geçen hafta bir telefon etti sitemin bini bir para. Haklı mıydı? Yüzde yüz haklı. Bir insan dostlarını bu kadar ihmal edebilir miydi? Elbette ki hayır. Ama biz şeytan taşlama işinden kurtulup da bu işlere bakamıyorduk ki. Neyse Dün Hamdi Abimi ziyarete gittik. Biraderleri ve de ekibi ile hasret giderdik. Kısaca şimdilik borcumuzu ödemiş olduk.
HAKAN CEYLAN YİNE RAHAT DURMUYOR…
Eski dostlarla görüştük dedik ama bizim eski dostlar da hiç rahat durmazlar ki. İşte epey bir süredir görüşemediğimiz eski dostlardan Hakan Ceylan ile görüştük. İnşallah Hakan Bey ile bugün yarın yine birlikte olacakmışız(!) Ama ben durumu üç aşağı beş yukarı çaktım. Hakan kardeşimiz yine boş durmuyor. Hayırlısı Allah’tan.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Düşünmeden konuşmanın cezası, konuştuktan sonra düşünmeye mahkum olmak imiş..
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Büsan ile Havaalanı arasındaki trafik canavarlarına bir “dur” diyebildiğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.