Ülkemiz ve Konyamızda seçim atmosferi hızlanmaya başladığı şu dönemlerde siyasetteki gerçek dostlar konusu aklıma geldi. Konyamızda aday adayları ve son aşama olarak ta adaylar kaldı. Herkesin yanında birileri ve herkes heyecanla ben kazanacağım mesajıyla martın sonuna gezeceklerdir. Ama siyasette dost edinmek ve o dostlarınızla sırlarınız paylaşmak şu iletişim teknolojileri ne kadar gelişirse gelişsin o yüz yüzenin tadını alamaz. Gerçek dostlar siyasette önemlidir. Yalancı ve sahte dostlar hep iyi siyasi günlerinizde yanınızda olacaktır. Yükselirken kimler yanınızda sonra baki olmayan bu makamlardan ayrılırken kimler yanınızda olacak çok düşünmeniz gerekir.

            Siyasi söyleşinin birinde ünlü bir gazete köşe yazarı geçen günlerde televizyon kanalının birinde bizim X Bey komşumuz siyasette bakan olduğu zaman bizim cadde ve çevremiz arabadan ve insandan geçilmiyordu. Şimdi X Bey komşumun önünde sadece kendi arabası ve torununun bebek arabası var,  demişti. Siyaseti meslek olarak hiçbir zaman görmemelisiniz. Siyaset bir hizmet olarak görmelisiniz ve bu dostlar her zaman sizlerle olacak ve iyi gün kötü gün dostları ilaç gibi gelecektir.

            Sahte dostluklar, sahte sevgiler, sahte insanlarla tüketilen siyasi yaşam sonu da sahte olacaktır. Hayatın ve insanların tüm ikiyüzlülüğüne rağmen yine de gerçek siyasi yaşamınızda dürüst ve etik kurallarla dost edinmek önemlidir. Siyasi yaşamın içinde bir tek gün olsun siz duygularınız, düşünceleriniz ve davranış biçimlerimde farklı davranmayınız. Olduğunuz gibi görününüz. Doğal olan siyasetçinin gerçek dostları da fazla olacaktır.

      Siyasette her şey çıkar odaklı kurulmuş, bu kadar dengesiz, bu denli adaletsiz diyerek herkese yaklaşmamak gerekir. Her yakın dostluğun sahte olduğunu düşünmek de sizleri yer bitirir. Siyasette yanlış zamanlarda, yanlış mekânlarda, yanlış insanlarla, değmeyecek dostlara, değmeyecek hırslara, bir yerlere geleceğim diyerek insanlara hak etmedikleri değerleri ve anlamları yüklemeyiniz. Unutmayalım ki hayatın elinizde olmayan ve sizlerin de dümenin başı olmadığınızı hatırlamalısınız. Ve sanırım hiçbir zaman da siyasette alışamadım diyerek şimdi elimde olsa bırakırım diyerek 20 yıl hatta 25 yıl siyasetin içinde kalanlar aklınıza gelsin. Birkaç eski dost ve vatandaştan uzak yerlerde buluşarak geçen günler sizleri beklemesin.

         Siyasi dostluklarda insanların duyarsızlığına, duygusuzluğuna, insan olmaktan çok ötede bir nokta da oluşlarına şaşıracak, üzülecek ve belki de yanlışı yapan benim diyeceksiniz. Kaç insan bu siyaset için tükendi hayatımın içinde, kimler kayıp gitti yaşanmış günlerde demeden kendinize ve dostlarınıza değer veriniz. Siyasette belki de yaşamın bir yerlerinde insanlar tarafından incitildiniz, hayal kırıklığına uğradınız, yıprandınız, üzüldünüz ve bir daha incinmemek adına ikinci yüzünü keşfettiniz.  Siz siyasi yaşamınızda, insanların yüzlerine gülüp arkalarından konuşmayı, dost değilken dost olmayı, sadece çıkarlarım doğrultusunda insanlarla olabilmeyi defterinizden siliniz. Biliyorsunuz ki öyle bir an gelecek ki, işte o nokta da hakkınızı helal ediyor musunuz diye imam soracak. O günü hatırlayınız. İçinizdeki azmi, sevgiyi, inancı, zekâyı ve aklı çok farklı siyasi güdülerde kullanmaya başladığınız an kendinizle karşılaşmak istemesiniz asla. Umarım bu asla sizlerde olmasın. Farklı olabilmek işte o gerçek dostlarınızın sayısının fazla olmasıyla olacaktır.