XY kromozomu taşımak bu kadar zor mu?
Paris Olimpiyatları açılışından itibaren çeşitli yorumlara sebep oluyor. Bu tür büyük organizasyonlar algı yönetiminde önemli dönüm noktaları olarak kullanılır. Küresel güçler ve sosyal medya, tasarladıkları geleceğe dair sunumlarını gözümüzün içine sokmaya devam ediyorlar. Asırlardır dine açtıkları savaşta epeyce mesafe katetmiş görünüyorlar ve artık Hristiyanlıkla alay etmeye başladılar. Son Akşam Yemeği tablosu üzerinden hakaretler sıralanıyor ve bunu pagan tasvirlerle açıklıyorlar. Bu Fransızlar kadar sınır tanımaz bir toplum zor bulunur.
Bu Olimpiyatlarda daha garip uygulamalar göreceğiz anlaşılan. Cezayirli kadın boksör, trans kadın olarak müsabakalara dahil edilmiş. İtalyan boksör Carini ile müsabakası sırasında 46. saniyede aldığı yumrukların etkisiyle maçtan çekilmek zorunda kalmış ve ardından "Bu adil değil" diyerek rakibinin erkekten kadına dönüştüğüne işaret etmişti. Cezayirli boksörün kendi ifadesiyle kadın olduğunu söylemesinin, kadınlar grubunda yarışması için yeterli olduğunu söylediler ve muayene edilmesinin gerekmediğini eklediler. İtalyan boksör, Olimpiyatlar gibi bir organizasyonda bir kadının bir erkekle ya da trans kadınla dövüşmesinin adil olmadığını söylemeye çalışmıştı. Ardından baskıyla Carini rakibinden özür diledi. Cezayirli boksör isterse şampiyon olsun, artık kendisini nasıl anlatacak bilemiyorum. Bunun adil bir durum olmadığı ortada.
Bu tür faaliyetler yoluyla yapılmak istenen işlerin nereye varacağından endişeleniyorum. LGBT'nin meşrulaştırılması ve cinsiyetsiz toplumlar inşa etme çalışmaları artık iyice görünür hale geldi. Küreselcilerin, insanların geleceği ile ilgili yaptıkları tasarımlar endişe veriyor. Bir erkek neden cinsiyetini değiştirip kadın olmayı ister, onu anlamakta zorlanıyorum. Neyini beğenmedin, nerenden rahatsızsın, hangi özelliğini tanıdın ve geliştirdin de değiştirmeye karar verdin? İşin hayati bir sağlık sorunu ya da genetik bir sorun ile ilgili olması halinde söyleyecek sözüm elbette yok. Ama durduk yerde eksiğin yokken yapılan bu tür işlemlerin iyi sonuçlar vereceğine inanmıyorum.
Erkeğin Öz Nitelikleri
Erkeğin öz nitelikleri diyebileceğimiz konular bellidir. Önceki yazımda da belirttiğim gibi erkek, doğrusal düşünür ve öyle hareket eder. Çoğu zaman detaylarla işi yoktur. Yeni dünyanın erkeği; fiziksel güç, dayanıklılık, risk almak, rekabet etmek, koruma sağlamak, geçimi temin etmek gibi konularda kendini geliştirmemişse erkekliğinden şikâyet edebilir. Bunun yanında her toplumda değişiklik arz etse de genel olarak insanlar erkekten bağımsız olmasını ve liderlik edebilme yeteneği bekler. Bu özellikler yaratılıştan günümüze kadar erkeğin farklı özellikleri olarak karşımıza çıkar. Avcılık-toplayıcılık döneminden itibaren bu özellikler erkeklerin görevlerine kendiliğinden yansımıştır. Bunu anlamak bile cinsiyetsiz toplum oluşturmanın bir anomali olduğunu göstermeye yeter.
Erkek zekâsıyla değil, lineer aklıyla yaşar. Onun görevi strateji oluşturmak, plan kurmak, gelecek tasarımı yapmak değildir. İşi bilenler bu konuları kadınlara bırakırlar. Çünkü erkek detaylarla uğraşmayı sevmez. Psikolojik olarak kadınlara oranla duygularını daha az ifade ederler. Onların psikolojik yönden daha dayanıklı olması beklenir. Stres altındayken erkeklerde problem çözme odaklı tavır görülürken, bir kadında duygusal destek arama eğilimi görülür.
Aile içi ilişkilerde özellikle bizim toplumumuzda babanın örnek olma ve disiplin sağlama gibi sorumlulukları vardır. Ev içinde kadın dominant iken, evin dışında hâkimiyet erkeğe geçer. Dış dünya ile ilişkileri ve sosyalleşmeyi erkekler belirler. Erkekler genellikle daha az duygusal paylaşım içeren dostluklar kurabilirler. Dostluk ilişkileri, daha çok ortak ilgi alanları ve aktiviteler etrafında şekillenir.
Bir erkeğin dünyasında yumuşaklık, zarafet, detaylı analiz ve kurgulama becerisi nadiren bulunan özelliklerdir. Kendisinde yaratılıştan var olan potansiyeli tespit ederek geliştirmesi, erkeğin hayata tutunmasını, adaptasyon yeteneğini geliştirir. Toplumda başarılı olarak tanınmasını sağlar. Yoksa kendi yaratılış özelliklerini tanıyıp geliştirmeden şikâyet eden bir erkek başarısız olarak tanımlanır. Hele de basit sayılabilecek bir ameliyatla cinsiyet değiştirip trans kadın hale gelen erkek, kendi yaratılışına ihanet etmiş sayılır. Şimdi söyleyin: Erkek olmak irademizle verdiğimiz bir karar değildi ama erkek kalmak zor mu?
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.