Yedi bela Emin"in 71 yıllık bisiklet tutkusu

Ünver, sağlıklı yaşam için gençlere de bisiklet kullanmalarını tavsiye ediyor. 

Seydişehir'in Kesecik Mahallesi'nde yaşayan ve yaklaşık 40 yıl bisiklet tamirciliği yapan Ünver, camiye ve alışverişe bisikletiyle gidiyor. İlk bisikletini 15 yaşındayken harçlıklarını biriktirerek alan Ünver, gençliğinden beri bu araca biniyor.

Ünver, bisikleti çok sevdiğini ve ayrılmak istemediğini söyledi. 

Sağlıklı kalmasını bisiklete borçlu olduğunu belirten Ünver, 40 yıl çalıştığı dükkanına her gün bisikletle yaklaşık 15 kilometre yol katederek gelip gittiğini anlattı.

- "Bisiklet benim elim ayağım"

Ünver, çocukların kendisini gördüğünde şaşkınlıkla baktığını ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bisikletsiz camiye ya da gitmek istediğim yere gidemem yorulurum. Bisiklet benim elim ayağım. Hanımı ekmek almaya göndermem, kendim bisiklete biner alıp gelirim. Camidekiler ben geldiğimde 'aman dikkat edin yedi bela Emin geliyor' diyor. Köyün bazı belalı adamları vardı, insanlar evinin önüne çıkmaya, camiye gitmeye korkardı. O adamlara bir gün dersini verip susturdum. O zamandan beri de adım 'Yedi bela Emin' olarak kaldı."    

- İlk bisikletine araba direksiyonu takmış

İlk bisikletine araba direksiyonu taktığını dile getiren Ünver, şunları kaydetti:

"Soranlara, 'kolaysa siz de takın' diyordum. Babam jandarmaydı. Durumumuz da pek yoktu. Ben de harçlıklarımı biriktirip ilk bisikletimi aldım. Emekli olduktan sonra eve kapanmak yerine sık sık bisiklete binmeye devam ediyorum. Yoksa pilimiz şimdiye kadar biterdi. Arada cenazeler oluyor, oraya da bisikletle gidiyorum. Yaşlandıktan sonra büyük bisikleti bıraktım, artık biraz daha küçük bisiklete biniyorum. Bisiklet tamir ettiğim günleri çok özlüyorum. Bisikletim bozulduğunda, lastiği patladığında tamir ediyorum. Sağlıklı yaşam için gençlere bisiklet kullanmalarını tavsiye ediyorum. Maddi durumum daha iyi olsaydı yine bisiklet tamircisi olurdum çünkü bisiklete binmeyi de tamir etmeyi de seviyorum." 

Ünver'in komşusu Durdu Topaç da Emin dedenin mahallenin neşe kaynağı olduğunu vurgulayarak, "İlerleyen yaşına rağmen bisiklet kullanmasını herkes takdir eder. Eşiyle tek başına yaşıyor, çocukları da yok. Seydişehir'e gidip gelirken bu zamana kadar hiç toplu ulaşım aracı kullanmadı. Hep bisikletiyle gidip geldi. Bisikletiyle tüm işlerini yapabiliyor." ifadelerini kullandı.