Kitap fuarına özel seçki

Konya Kitap Günleri devam ediyorken kitap seçiminize yardımcı olmak üzere farklı yayınevlerinden, farklı türlerde bir okuma listesi ile size yardımcı olmak istiyoruz.

Felsefe ve Bilimden Önce Standart Mantık- Muhammet Nasih Ece/ÇİZGİ

Mantık biliminin genel çerçevesini çizmeye çalışan bu kitap, yakın ve uzak olmak üzere iki şeyi amaçlamaktadır. Yakın amaç; kavram oluşturulurken, önerme kurulurken ve akıl yürütme yapılırken dikkat edilmesi gereken kuralların öğrenilmesine yardımcı olmaktır. Uzak amaç ise epistemik alanları ve uğraş noktaları ne olursa olsun insanların mantıklı olma katsayısını artırıp daha mantıklı akılların oluşmasına katkı sağlamaktır. Mantıklı akıllar, mantıklı ve akıllı toplumlar inşa edecektir. Bunun da nihaî hedefi mutlu toplumlardır. Mantığın doğal ışığında şekillenmiş akıllar tarafından yönlendirilen toplumların birey yaşamı için en uygun toplumlar olduğu, tarihin tanıklığıyla bilinmektedir.

Dünyaya Yeni Gelen Okurlar İçin- Barış Bıçakçı/İLETİŞİM

“Bilmemeyi çoktan sahiplenmiş” birisinin, başkalarından neler neler öğrendiklerinin dökümünü yapan maddeleriyle… “Soluk almadan bilmeye” ayak direyen, mütereddit bir ansiklopedi. Dünyaya Yeni Gelen Okurlar İçin, sahiden dünyaya yeni gelmiş gibi halis ve saf, konuşuyor bir yandan… Bir yandan da, adeta mühendis aklıyla bir oyun oynuyor. Bir kenarda da aşk akıyor, “deneyime dayanmayan bilgelik” olarak. Barış Bıçakçı’dan, ömür kadar kısa bir roman.

Kapitalizm Tarihi İçinde Sosyal Politika- Ayşe Buğra/İLETİŞİM

Ayşe Buğra, 16. yüzyıldan günümüze, sosyal politika deneyimlerinin eleştirel bir değerlendirmesini yapıyor: Sadaka rejiminin düzenlenmesinden yeni yoksulluk yasalarına, hayırseverlik pratiklerine, işçi sınıfının mücadelesine ve kazanımlarına, refah devleti uzlaşmasının yarattığı kurumlara ve neoliberalizmin yol açtığı yeni çalışma ve yeni yoksulluk biçimleriyle baş etme çabalarına – bu arada Covid-19 pandemisi ve Ukrayna savaşı gibi global olayların etkilerine… Sosyal politikanın oynadığı dönüştürücü rolün tarihsel önemini hatırlatan bir kitap.

Biyografik Okumalar –Türk Edebiyatında Eser-Hayat İlişkisi–Sema Uğurcan/DERGÂH

Edebî eserle yazarın hayatı arasındaki ilişkiyi tespit etmek amacını taşıyan bu kitapta yer alan yazılar, biyografik okumalarla ilgili makalelerin toplanmasından oluşuyor. “Edebiyatımızda Eser-Hayat İlişkisi” başlıklı ilk bölümde, yazarın hayatı, psikolojisi, şahsiyetinin esere yansıması, aradaki benzerlik-paralelliklerle ilgili malzemeler üzerinde, “Edebiyatımızda Beraberlikler” başlıklı ikinci bölümünde yer alan yazılarda ise, genelde yazarların birbiriyle ilişkilerini, birbiriyle dostluklarını, bazen de aralarındaki çekişmeleri ele alan yazılar yer alıyor.

Kıyamet Sonrası Olağan Bir Gün- Murat Gülsoy/CAN

Türler arasında salınan Kıyamet Sonrası Olağan Bir Gün’de Murat Gülsoy, geçmiş, şimdi ve geleceği insanla insan dışının belirsiz çizgisinde dolaşarak ince ince işliyor.

Hatırlamanın ve Unutuşun Kitabı- Oya Baydar/CAN

Usta kalem Oya Baydar yeni romanında; iktidarın tepelerinde, istihbarat teşkilatının en üst kademelerinde bir adamı, hasta yatağının başında bekleyen, ona tutkuyla bağlı bir kadını ağır ağır kararan belleğin puslu labirentlerinde dolaşan, hatırlamakla unutuş arasında, rüyalardan, karabasanlardan süzülen sayıklamalarla güncel bir Türkiye trajedisi çerçevesinde anlatıyor ve “Devlet uğruna işlenmesi insanlığa karşı suçları affettirir mi? Aşk, suskun kalmanın suç ortaklığını meşru kılar mı? İnsan iktidar hırsına yenildiğinde unutmaya sığınmak mümkün mü?” gibi sorulara cevap arıyor.

Bilmek ve Olmak Üstüne- Turan Koç/İZ

Bilmek ve Olmak Üstüne, epistemoloji ve ontolojinin birbiriyle buluştuğu bir köprünün üzerinden anlama uzanan yolculuğumuza kılavuzluk etmektedir. Turan Koç, bu kitapta, bilme ve olma sürecinin birbirinin mütemmim cüzü olduğunu belirtir. Bilme ve olma kavramlarını birbirinden ayırdığımızda, cemiyet olarak varlığımızın gerçek karakteri ve doğasına ışık tutabilecek çok önemli bir perspektifi kaybederiz. Ona göre, her medeniyetin nevi şahsına münhasır bir bilgi ve değer anlayışı vardır, muhtelif yorumlama tarzları da bundan mülhemdir. Yani sayesinde dünyayı gördüğümüz değer mercekleri, belirli bir medeniyet ve kültür çerçevesi üzerine oturur ve bize hayat denen labirentte yol gösterir.

“Bilmek ve Olmak Üstüne” beş farklı konuşmadan oluşuyor. Bu konuşmalardan birine, İslam çalışmaları alanında günümüzün büyük bilginlerinden William Chittick de iştirak etmektedir. Bu konuşmada Turan Koç ve William Chittick arasında akademik ve dostane bir muhabbet ve fikir alışverişi gözlemlenmektedir. Özlü ve güçlü, objektif ama tutkulu konuşmalardan meydana gelen Bilmek ve Olmak Üstüne, bilme ve varolma serüvenine ilişkin entelektüel diskuru değiştirecek ve yeni düşünme yolları açacak bir eser niteliğinde.