Meram’da yaşamak başka, Meram’ı yaşamak başka!

Konya’nın yaşayan kültür hafızalarından, özellikle Meram kültürü üzerine yaptığı çalışmalarla bilinen Saime Yardımcı, “Meram’da yaşamakla kalmıyor, Meram’ı yaşıyorum. Meram’ın kültürü ile yoğrulmuş bir gelenekten geliyorum. Meram’da ikamet eden herkese de Meram’ı yaşamayı aşılamaya çalışıyorum” dedi

Gerçekleştirdiği çalışmaları ile Konya’nın tarihine ışık tutan Saime Yardımcı, Meram yaşamının bir kültürel miras olduğunu vurguladı. Yardımcı, “Meram yaşamının bir kültürel miras olduğunu sıklıkla ifade ediyorum. Her Meramlının da bu düşünceye sahip çıkması gerektiğini düşünüyorum. Şehir yaşamını Meram’a getirmekle hata yapıyoruz. Şehir merkezinde şehirli gibi yaşanmalı, Meram’da ise Meramlı gibi yaşanılması gerekiyor. Meramlı gibi yaşamak içinde olabildiğince sade olunması gerekiyor. Evlerin sade olması gerek ki bahçe ile haşır neşir olunsun” ifadelerini kullandı.

‘MERAM’DA NE EBEGÜMECİ NE LABADA KALDI…’

Meram’ın dokusunun yıkıldığını ifade eden Yazar Saime Yardımcı, “Son zamanlarda ‘Doğal Yaşam’ adı altında pek çok yaşam stili moda oldu. Bunlara Meram’da gerek yok. Zaten Meram’da bulunan yaşam başlıca doğal yaşamdır. Meram’da ağaçlardan tutunda kendiliğinden yetişen bitkilerden istifade etmek çok önemlidir. Fakat bizler Meram’da betonlaşarak topraktaki hudayinabit bitkilerini yok ediyoruz. Meram’ı giderek yapaylaştırıyoruz. Duvarlar ile ördüğümüz bahçelerimize önce çim ekiyor üzerine gül ve çam dikiyoruz. Peki, ya şimdi ne oldu? Meram’ın doğasını böylelikle yıkıyoruz. Ne ebegümeci kaldı ne de labadalar… Benim en büyük amacım ise Meram’ın doğal dokusunun bozulmamasıdır. Meram’ın kendine has pek çok çiçek ve bitki bulunuyor. Bunlar ise kıllı karanfiller, şebboylar, aslanağzı, hatmi çiçekleri, kadife çiçekleri gibi birbirinden eşsiz güzelliklerdir” şeklinde konuştu.

‘MERAM GİDEREK BETONLAŞIYOR’

Meram’ın giderek betonlaştığının altını çizen Saime Yardımcı, “Biz burada çevreye örnek olmak için canla başla çabalıyor ve didiniyoruz. Yeni gelen komşularımıza sıklıkla dile getiriyoruz. Meram’ın bitki dokusunun değiştirilmesinin yanı sıra yapısal değişiklikler de söz konusu diyebilirim. Geçmiş dönemlere bakıldığında bahçe duvarları yeşili görecek kadar sınırı belirlemek için yapılırdı. Fakat şimdi kale gibi bahçe duvarları dikiliyor. Sokaklarımız zaten artık asfalt oldu. Derenin kenarındaki ağaçlar da artık kalmadı. İşte böylelikle Meram sokaklarında sıcağı hissederek dolaşıyorsunuz. Meram giderek betonlaşıyor” açıklamalarında bulundu.

MERAM SEVDALISI: SAİME YARDIMCI

Meram’ı simgeleyen kültür için yetkililerden taleplerde bulunduğunu ifade eden Yardımcı, “Yetkililerden bir şeyler talep ederken talebimi onlara örnekler ile yansıtmaya gayret ediyorum. Burada yapılan reçellerin devamı için mutfağımda sürekli topladığım bahçemin meyvelerinden reçeller kaynatıyorum. Burada Meram’ı simgeleyen reçeller hazırlıyor ve konuklarıma ikram ediyorum. Bu reçellerden örnek verecek olursam, et kabağı reçeli, patlıcan reçeli, ıhlamur reçeli ve hanımeli reçelidir. Bu bitki ve meyveler Meram’ın simgesidir. Biz de bir Meram sevdalısı olarak bu ürünleri hazırlayarak konuklarımıza tattırmalıyız” ifadelerini kullandı.

KONYA MUTFAĞININ LEZZET SIRRI DOĞALLIK

Konya mutfağının sırlarının doğallıktan geldiğini açıklayan Yardımcı, “Konya mutfağında limon yer almaz. Onun yerine ekşilik vermesi açısından koruk kullanılır. Bahçede yetişen her ürünü böylelikle değerlendirmiş oluyorsunuz. Yazdan kışa hazırlık için baharda Meram’a göçüyorsunuz ve sonbahar aylarına kadar burada hazırlıklar yapılır. Konya’da çok değerli bir atasözü bulunuyor. ‘Türbe önünde evin, Meram’da bağın olacak’ diye. Bu bağlardan elde edilen üzümden pekmez, meyvelerden çeşitli reçeller yapılır. Pekmez tam kıvam almadan alınarak reçellerde değerlendirilir” diye konuştu.

MERAM’I MÜZELERDE DEĞİL

MERAM’DA YAŞATMAK ÖNEMLİ

Meram Şehir ve Yaşam Kültürü Müzesi açılmadan önce kendi yaşamından örnekler aldıklarını dile getiren Yardımcı, “Meram Belediyesinin, ilçenin kültürünü yaşatmak, yeni nesillere aktarmak ve misafirlerine görseller ve etkinliklerle anlatmak amacıyla hayata geçirdiği ‘Meram Şehir ve Yaşam Kültürü Müzesi’ açılmadan önce benimle de görüşmeler sağladılar. Yaşam biçimimizden faydalandılar diyebilirim. Fakat benim gayem ise müzelerde Meram’ın yaşatılması değil gerçek hayatta yaşatılmasıdır. Gönül isterdi ki Meram bir sit alanı haline getirilsin. Ve Meram burada nasıl yaşatılıyor bunu herkes görsün isterdim” ifadelerini kullandı.

MERAM’I YAŞAMAK

İSTEYENLER HASSAS OLMALI

Betonlaştıkça Meram’ın döngüsünün kaybolduğunun altını çizen Yardımcı, “Burada bizim gibi Meram’ı olması gerektiği gibi yaşatmaya çalışan komşularımız da bulunuyor. Bunlardan birisi ise Rıza Efendidir. Bahçesinde Meram’ın temsili olan hüsnüyusuf çiçekleri yer almaktadır. O bahçeyi görüp tanrıya inanmamak nedir şaşarım. Küçücük bahçede bin bir çeşit renk ve yıldız çiçeklerine şahit olursunuz. Rıza Mendi, kendisini Meram’ın eşsiz çiçeklerine adamış bir beyefendidir. Yeni gelen komşularımız ise Meram’ın dokusuna asla uymayan yapılar ile Meram’ın dokusuna zarar veriyor. Meram’ın tiyinlerinin (sincap) barınacağı pelit ağaçları artık Konya’da yer almıyor. Tiyinler Meram’ın gözdesidir. Betonlaştıkça hayatın döngüsü Meram’ın döngüsü de kayboluyor. Villa hayatı yaşamak isteyenler Konya’nın geniş ovalarında kendilerine yer bulabilirler. Fakat Meram’da Meram’ı yaşamak isteyenlerin hassas olmaları gereken konular mevcut” şeklinde konuştu.

‘MERAM KÜLTÜRÜNÜ

YAŞATTIRMAYA ÇALIŞIYORUM’

Özellikle yeni neslin Meram’ı Meram yapa değerleri korumaya dönük herhangi bir kaygı taşımadıklarını söyleyen Saime Yardımcı, “Bunu üzülerek söylüyorum ama ne yazık ki yeni nesil Meram’ın değerlerini bilmiyor. Meram’ı Meram yapan değerleri korumaya yönelik de herhangi bir kaygı gütmüyorlar. Bu da beni çok üzüyor. Ben kendi çocuklarıma da Meram’ı aşılamaya, Meram kültürünü yaşattırmaya çalışıyorum. Geçtiğimiz günlerde kızım buraya birkaç farklı çiçek getirip ekmek istediğini söyledi. Fakat ben buna müsaade etmedim. Bunun sebebi ise Meram’a özgü çiçeklerin bahçemde dokusunu bozmadan yer almasını istememdi. Ailenizin değerleri neyse kişi onu devam ettirmelidir. Ben ailemden gördüğüm değerleri devam ettirmek için bir sonraki nesle aktarmaya çalışıyorum. Bir Meramlı olarak bu değerleri aktarmayı kendime vazife edindim” dedi. Saime Yardımcı, “Gelin Meram’ın dokusunu bozmayalım. Meram’ın betonlaşmasına müsaade etmeyelim. Meram’a has, tabiatın Meram’a hediyesi olan hudayinabit bitkileri kaybolmasın. Meram’ın ve Meramlının yazı, güzü, baharı farklıdır. Meramlı çalışkandır, israf etmez, her bir bitki tanesi Meram’ın lezzetlerini yansıtır. Bunlar yaşatılsın, nasıl değerlendirileceği yeni nesle aktarılsın. Ben bu yöndeki gayretimi gücüm yettiğince sürdüreceğim” diyerek sözlerini tamamladı. •Tülay Gizem Başar