Komşu-Komşu: Bulgaristan-2

Komşu-Komşu: Bulgaristan-2
 Muhabir
Komşu ülke Bulgaristan hakkında yazımın İkinci bölümüne Bulgaristan da tarım ile başlayacağım.

Bulgaristan kesin bir tarım ülkesidir. 4 milyon hektar alanda tarım yapılır (Türkiye’nin 1/5 i kadar). En önemli ürünü buğdaydır, onu da mısır ve ayçiçeği takip eder. Diğer önemlileri arpa, çavdar, nohut ve çeltiktir. Yağlık ayçiçeği önemli bir alanı kaplar. Şekerpancarı üretimi iç tüketimi ancak karşılar. Tütün yüksek kalitede olup ürün ihracata gider. Diğer önemli bir ürün güldür ve o da Fransa’ya gider. Orman ülkenin % 30’unu kaplar ve kerestecilikte kullanılır. Bahçe ürünleri, sebze, meyve, domates, haşhaştır.

Bulgaristan tarımı üretimden çok, işletme yapısıyla ele alınmalı. Oldukça güzel, geniş, yağışı bol, her türlü üretim teknolojisine uygun, Türkiye ile Avrupa arasında geçiş kapısı olması bizim için önemlidir. Yüksek kalitede olan bu araziler halen ya satılmakta ya da kiraya verilir. Organize üretim sistemlerine uygun olması, kolhoz döneminden kalma yetenekli elemanları ile insan varlığı bakımından yeterlidir. Bu bakımdan birçok Avrupa firmaları (Alman, Fransız, İspanyol, İtalyan) bu ülkede yatırım yapmakta. Bu arda arazi almış tarım ve endüstriyel işletmecilik yapan Türklere de rastlamak mümkündür.

dsc01406.jpg

dsc01410.jpg

Pazaryerleri bizim Anadolu kasabalarına benzer. Bağıran, mallarını öven, sebze ve meyvesi bol, her tipten insan var. Türklerin yoğun olduğu yerlerde Türk pazarcılar bulmanız, hatta Türk olduğunuzu fark ettiklerinde de “buyur abi” diyen pazarcıların sıcak tebessümü ile de karlılaşabilirsiniz.

Bulgaristan da tarımsal araştırmalar yüksek seviyede değilse de komünizm döneminden kalan bazı araştırma enstitüleri bitkisel ve hayvansal üretim konularında araştırmalarına devam etmektedir. Özellikle küçükbaş (koyun) ve mandacılıkta ileride olduğu anlaşılmaktadır.

dsc01426.jpg

dsc01437.jpg

Yol kenarlarında veya verimsiz tarlalarda özellikle güneş enerjisinden yararlanmak için kurulan tesislere rastlanıyor. Bunların bir kısmı da rüzgarla entegre edilmiş hibrid enerji sistemleri de var.

Bulgar Romanları, hakikaten oldukça renkli bir grup. Romanlar çoğunlukla kendilerini Türk sayarlar ya da kendilerini Türklere en yakın bulurlar. Azınlık dayanışmasının en güzel örneğini burada görülebilir. Ancak, Bulgar halkı tarafından pek sevilmezler ve etnik kökenli birçok kavgaya rastlamak mümkündür. Bulgar romanlarının kendilerini Türk ve Müslüman saymalarının en büyük sebebi bu ülkede en fazla Türklerin Romanları sahiplenmeleri ve dostluk yapmalarından kaynaklanmaktadır.

dsc01442.jpg

dsc01444.jpg

Romanlar tecrit edilmiş bölgelerde yaşar ancak geleneklerine oldukça bağlı, etnik bir topluluktur ve kralları vardır. Kral kendi toplumuna oldukça etkindir ve çok sevilir. Halkı kralı sorgulayamaz ve bağlılığı kesindir. Bir Roman kralı bir sarayda yaşar, halkını kollar ve gözetir. Ekonomik hayatta, eğitimde ve sosyal hayata geçişte öncelikle Kralın kararı geçerlidir. Romanların kendilerine ait düğün törenleri, bayramları ve festivalleri olup, aralarında Müslüman olanlar da vardır. Romanların çok iyi şartlarda yaşadığı söylenemez. Büyük, orta ve küçük şehirlerde de olsa genellikle şehir girişlerinde, yol kenarlarında, dışlanmış veya tecrit edilmiş bir halde, en bakımsız yerlerde yerleşmişlerdir. Genelde at arabalarıyla görülürler, onlarla ekmek paralarını kazanmak için nakliye işlerini yaparlar.

Bulgar komşularımız ile son zamanlarda yakınlaşmamız burayı gezmeye veya iş yapmaya gidenler için bir ayrıcalık olarak görülebilir. Böyle bir durumda Bir Bulgar aile iş yapan bir Türk’ün akşam yemeği davetine katılıyoruz. Yemekler bizdeki gibi çorba ile başlıyor. Bir Türk lokantası olduğu için yemek de Türk usulü. Sade ve hafif bir yemek. Salataları çok meşhur olan ve Bulgar Salatası tabir edilen yiyecek bizdeki ile aynı ancak üzerinde biraz peynir ve ezilmiş ceviz bulunmasıdır.

dsc01446.jpg

img-5338.jpg

Yemek bitiyor, az da olsa artan yemeği Bulgar ailenin hanımı garsondan paket yapmasını ve kendine vermesini istemesi hem hayretime, hem de takdirime mazhar oluyor. Bir Müslüman Türkler ne yazık ki bu usulü çoğunlukla “ayıp” olur anlayışı ile halen yaygın olarak kullandığımızı söyleyemem.

Bulgaristan hakkında daha yazacak çok notumuz var. Şimdilik kalın sağlıcakla

img-5375.jpg

img-6573.jpg

img-6593.jpg

Kaynak:Pusula Haber

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.