Hafta içinde ülkemiz genelinde yaşadığımız provokatif eylemlerin ve terör saldırılarının gölgesinde Spor Toto Süper Lig’in 22. haftası açılış karşılaşması şehrimizde oynandı. Bu doğrultuda maç saati Konya Büyükşehir Stadı’na yaklaşık 20 bin civarında katılım gösteren seyirci de ülkemizde yaşanan bu acı olaya duyarsız kalmadı ve teröre olan kinini tribünden gösterdi. Karşılaşma başlarken ise gerçekleştirilen seremonide Ankara’da ve Diyarbakır’daki terör saldırılarında hayatını kaybedenler için bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu. Bu ülkenin huzurunu bozma gayreti ve çabasında olanlara yazıklar olsun. Rabbim tüm şehitlerimizin şehadetini huzurunda kabul buyursun ve milletimize büyük sabırlar versin.

Torku Konyaspor yenilmezlik serisine devam ediyor. Son iki yılın genel kapsamda ulusal bazda gözde takımları arasına girmeyi başaran yeşil beyazlı ekip üst üstte aldığı puanlarla neredeyse kendisini şampiyonluk yarışı içerisinde buldu. Maç fazlasıyla ligde kendisine Fenerbahçe ve Beşiktaş’ın ardından üçüncü sırada yer buldu. Ki her şey Konyaspor’un istediği şekilde biterse haftayı dördüncü sırada kapatabilir. Yiğidi öldür, hakkını yeme demişler. Evet, biz bu hafta Yiğidoları burada öldürdük ve Kocaman’ın hakkını da hiçbir zaman yemedik, yedirtmeyiz. Küçük güruh bir kitle zaman zaman anlamsızca eleştirse de şehir hocasının arkasındadır. Bu takım belki geçmişte bu haftalarda ligde tutunmanın gayreti içerisindeyken bu sene Avrupa Kupaları’na gitmenin planını yapıyor. Bunda en büyük etken Aykut’u “Kocaman” kutluyorum. Hani rahmetli büyük usta Neşet Ertaş’ın zihinlere kazınan unutulmaz bir parçası vardı; “Yazımı kışa çevirdin, karlar yağdı başa Leylam” diye dizelerden dökülüp gider. Ben de “Kışımızı yaza çevirdin, karlar eridi, çiçekler açtı Konyaspor’um” diyorum. Hoca ve talebeleri bu kış günlerini gerçekten yaza çevirmeyi bildiler.

Ülkemizdeki ilk temsilcisi Mustafa Reşit Akçay olarak bilinen kompakt futbol anlayışını Aykut Kocaman da çok benimsedi. Sadece benimsemekle kalmayıp sahaya iyi de yansıtıyor. Takım halinde savunma yapıyor yine takım halinde hücuma çıkıyoruz. Topu fazla ayağımızda durdurmuyoruz, pas yapıyor ve çok koşuyoruz. Yakın zamanda bunu bizden daha iyi yapan İtalyan takım Lazio’yu gördüm. Gerçekten onlar bu işi tamamen kapmışlar ve layıkıyla uyguluyorlar. Ligimizde ise Beşiktaş ile Akhisar Belediyespor kompakt futbol konusunda gayet başarılılar. Bu hafta Medicana Sivasspor karşısında da takım disiplininin bozulmadığını gözlemledim. Sakatlandıktan sonra takımda tekrar forma şansı bulan ama beklediğimiz performansı veremeyen Alban Meha bile bu sistemin içerisinde kötü oyunuyla fazla göze batmıyor desek sanırım yanılmayız. Öyle ki bu sistem golcülerimize ligde gol atmayı da unutturdu. Ligin ikinci yarısına Akhisar Belediyespor müsabakasıyla başlayıp Rangelov’un ayağından ikinci golü bulan temsilcimizde o günden sonra forvetlerimiz gol orucuna girdi. Kayserispor maçında Jagos Vukovic ile, Galatasaray maçında gol sesi çıkmazken Osmanlıspor maçında Ömer Ali Şahiner ile ve bu hafta Sivasspor maçıyla da Abdou Razack Traore ve Nejc Skubic ile güldük.

Forvetlerimizin gol iftarını beklerken ara transferin nokta atış transferi Skubic’i forma giydiği ilk maçtan beri çok keyif alarak izliyordum. Bu hafta da savunmada çok ciddi olmamakla birlikte yaptığı birkaç hatanın dışında gayet iyi oyun sergiledi. Bu oyununu golle taçlandıran Skubic artık has Konyalı oldu.

Sürekli gol demişken bu sene rakip fileleri havalandırdığımız gollerin vasatlığı dikkatimden kaçmıyor. Hafızalara kazınan Alban Meha’nın Fernando Muslera’ya frikikten attığı golü ve bu golün benzerlerini bu sene fazla göremiyoruz. Gol buldun da jeneriklik olanı mı istiyorsun diyebilirsiniz. Biz taraftarız, her şeyin en iyisini, en güzelini isteriz. İsteyenin bir yüzü atamayanın iki yüzü kara olsun. Toparlayacak olursak hakem Cüneyt Çakır açısından oldukça rahat bir müsabaka oldu. Hatta bu hafta Mevlana diyarında tatilini yapıp İstanbul’daki evine kafa rahatlığıyla döndü. Rangelov ile üçüncü golü atıp tam farka gidiyoruz derken kalemizde golü gördüğümüz, oyun disiplininden kopmadan skoru koruyup nihayetinde Sivassporlu Yiğidoları yenerek şimdi gözümüze Mersin’e diktik.