Saat 04.17 – 7,7 Kahramanmaraş Pazarcık.. Saat 13.24 7,6 Elbistan.. İnsanlık çaresizliğe düştü, yürek yandı, 10 şehrimizden çığlıklar yükseldi.

Mesleğimiz gereği her anında bilgi aldığımız, detayları öğrendiğimiz bu anlarda, saatlerde kelimeler boğazımıza düğümlendi. Türkiye’nin 4 bir yanından yardımlar-insanlar Kahramanmaraş, Gaziantep, Hatay, Adana, Mardin, Malatya, Batman, Bingöl, Elazığ, Kilis, Diyarbakır, Siirt, Şırnak, Van, Muş, Bitlis ve Osmaniye’ye koştu.

İlk aklımıza gelen yakınlarımız, dostlarımız, askerlik arkadaşlarımız, meslektaşlarımız kim varsa iletişim kurmaya, bilgi almaya çalıştık. Olayın vahametini, büyüklüğünü titreyen seslerden öğrendik. Boğazımız bir kez daha düğümlendi.

Telefonlar çaldı, yardımlaşma ve dayanışmanın gücü, İslam’ın gücü, vicdanın sesiydi arayan. Kullanılabilecek durumda ne eşya varsa; battaniye, yorgan, yastık, kazak, çanta, yiyecek. Ne varsa toplanacak, yardım tırları ile gönderildi, gönderilmeye de devam edilecek.

Başta yakın çevremiz sonra tüm ilçe, Konya, tüm Türkiye.

*Yüreğimiz yandı*

Saatler 13.24 gösterdiğinde ikinci bir deprem meydana geldi. Bir önceki kadar yıkıcı ve sarsıcı... Birçoğumuz gelecek güzel bir haber için canlı yayınlardan haberleri izlerken, gözlerimiz bu kez canlı yayında yıkılan binaları gördü.

İlk depremden hasar alan, yıkılmayan binalar, ikinci depremde bir toz yığını gibi tuzla buz oldu. Çaresizlik, sessizlik, şok... Tüm duyguları bir anda hissettik tek yürek. Pek çoğumuz yaşamıştır ya da hala yaşıyordur. Sanki kanınız çekildi, vücudunuz buz kesti.

AFAD, UMKE, İHH, KIZILAY, irili ufaklı birçok dernek, gönüllüler kim varsa koştu Güneydoğu’ya.

Başta Azerbaycan kardeşimiz, canımız olmak üzere birçok ülke yarım çağrımıza karşılık vermeye başladı. Uluslararası bağış kampanyaları başlatıldı.

1 gün geçti aradan. En soğuk gece dediğimiz. Sabah güneşin ilk ışıkları ile acı acı rakamların arttığını öğrendik. Arama kurtarma faaliyetlerinin hızlandığı, her bölgeye ekiplerin sevk edildiği bir günde rakamlar artmaya da devam ediyor.

*Fırsatçılık, vicdansızlık, ahlaksızlık*

3 yıllık bir otel binası, daha 1 yıl olmadan yapımının bittiği ve daire başı 2.5 milyondan satışa çıkarılan lüks konut sitesi..

Deprem sadece eski binaları değil vicdanları da yıktı.

Yardımların toplanmaya başlanmasıyla birlikte birçok ilden tepkiler yükseldi. 100 liralık battaniyenin önce 250 liraya satıldığı haberi geldi. Ardından duyulan 500 lira gibi rakamlar fırsatçılığın çirkin yüzünü bize gösterdi.

Deprem bölgesinden izlediğim bir video ise maalesef insanlığın sorgulandığı, ahlaksızlığın gözler önüne geldiği bir andı. İnsanlar canı ile uğraşırken bir grup tarafından mağaza ve dükkânların yağmalandığına dair görüntülerdi bu. Kimisi televizyon, kimisi küçük ev aleti, kimisi market arabasına doldurduğu erzaklar.

3 senaryoda Müslümanlığımızı, vicdanımızı ve insanlığımızı sorgulamaya yeter bence…