Aslında hiç hazzetmediğimiz bir durum anlatacağım. Zira bu yazacaklarım bizi sürekli takip eden okurlarımız için hoşumuza gitmeyerek yaptığımız bir iş. Onlar zaten biliyor. Lakin aramıza yeni katılanlara da hatırlatmalar yapmak lazım.

Önünü göremeyip her konuda ahkâm kesenler için gerekli…

Bu yıl temmuz ayının başlarında henüz konut satışları ve kiralamalarla ilgili birçok kişi sükûnet içindeyken bu sütunlarda şu cümleler yer aldı:

(…)

‘Ve temmuz ayındayız. Daha evvelden açıklandığı üzere 2 ay sonra üniversiteler açılacak. Açılmazdan 10-15 gün evvel öğrencilerin ev bulmak için şehre geleceğini var sayacak olursak seyreyleyin gümbürtüyü. 100 binden fazla öğrenci Konya’ya akın ettiğinde neler yaşanacak? Hazırlık yapmak lazım!

Bol bol “kiralar arttı, Konya’da oturacak ev yok” haberleri okumaya hazır olun. Biz köşemizin kıymetli müdavimlerini şimdiden uyarmış olalım. 2 ay sonra başını sokacak ev bulmak isteyen asgari 2 bin lirayı gözden çıkaracak ya da köhne bir eve razı olacak. Sokakta kalacak halleri yok ama zorlanacakları kesin. Diğer şehirlerde de üç aşağı beş yukarı aynı serzenişleri duyacağız.’

Bu satırlardan sonra o günlerde inşaat sektörünün önemli temsilcileri ile telefon görüşmeleri yaptım. Bana neye dayanarak 'Konya’da konut krizi kapıda’ başlığı attığımı sordular. Gerek sektörden aldığım bilgiler gerek izlenimler ve analizler ışığında neden bu cümleleri kurduğumu anlattım.

Meğer anlattıklarımın hepsi onların da son toplantılarında en çok konuştukları şeyler arasında yer alıyormuş. 2-3 ay sonrası için tedbir alın dediğimde bazıları o yaz günlerinde ‘hadi oradan sen de’ iması yapmıştı.

Çok şükür Konya’da yurt krizi yaşamadık. Zaten Sayın Cumhurbaşkanının izahı ile yurt krizi üretenler öğrenciden çok ülkede kaos isteyen tipler…

Lakin AK Parti ve Cumhurbaşkanının kabul ettiği ve yoğun şekilde çözüm aradığı ekonomi ve enflasyon sorunu mevcut.

Bu durum en çok da konut satış ve kira fiyatlarını etkiledi. Neredeyse 2 katına çıktı fiyatlar.

Kira sözleşmesi devam eden kimi ev sahipleri kiracılarını türlü bahaneler ile evden çıkardılar. Zira bin liralık ev iki bin lira ile kiralanmaya başladı. Elbette bu durumu suistimal edenler hem maddi hem manevi ceza görecektir.

Bugün bakıyoruz gazeteler TV’ler kiralar üzerine manşet üstüne manşet atıyor. Erken kalkanlar ise çoktan yol aldı.

GASTROFEST: BEREKETLİ BİR BAŞLANGIÇ

Pazartesi günü Başkan Uğur İbrahim Altay’ın davetlisi olarak GastroFest’in tanıtım toplantısına katıldık. Yıllardır farklı illerde gördüğümüz gastronomi festivali için önemli bir adım atılmış. Bu adımın diğer şehirlerden ayrılan yönü ise maneviyatı olmuş. Takdir edilesi…

Bakın bazen kazandığımız bin lira daha cebimize girmeden uçar gider. Bazen ise aynı bin lira harca harca bitmez…

Bunun tek izahı berekettir. O bereket ise tadabilene manevi lezzettir.

Dünya üzerinde türbesi bulunan ilk aşçı olan Ateşbaz-ı Veli Hazretleri’nin tedrisi ile yola çıkılması oldukça isabetli olmuş. Gösterilen filimde TRT ekranlarından Tahsin Paşa olarak tanıdığımız Bahadır Yenişehirlioğlu’nun performansı GastroFest tanıtımı için ‘Aşçı Dede’ konseptine tam oturmuş. Öğrendiğim kadarı ile festivalde farklı sürprizler ve isimler de yer alacak. 1-3 Ekim’de Ecdat Bahçesi’nde düzenlenecek festivali mutlaka ziyaret edecek ve yeni lezzetler tadacağız inşallah.

Şehrin yemek kültürü ve tanıtımı adına güzel işler bunlar…