Henüz ilkokul sıralarındaki çocuklara bile anlatılan, ders kitaplarında yeri olan bir husus var… Denir ki, Konya Ovası Türkiye’nin tahıl ambarı…

Coğrafya kitaplarındaki görsellerde Konya etraflıca çevrilir ve buğday başakları ile işaret edilir. Çünkü Türkiye’de tahılın merkezi, özellikle buğdayın başkenti hiç şüphesiz ki Konya’dır…

Kıt kaynakları en iyi şekilde kullanmasını bilen, birim alandan daha çok verim elde etmek isteyen Konya çiftçisi bu amaç doğrultusunda gelişen ve her geçen gün kendini yenileyen teknolojiye de imkanları ölçeğinde ayak uydurmaya çalışmaktadır.

Çiftçinin, üreticinin tüm bu gayretinin özünde, temelinde Türkiye’nin tahıl ambarı olan Konya’nın bu özelliğini korumak, üretmek, daha çok kazanım elde etmek vardır.

Bu doğrultuda tarım aletleri, tarım mekanizmaları ve tarım teknolojileri söz konusu olduğunda kulak kabartan Konya çiftçisi her yıl Konya’da düzenlenen ve artık Avrupa’nın da en büyük fuar organizasyonlarından biri olan Konya Tarım Fuarı’nı yakından takip etmektedir.

Çünkü çiftçimiz biliyor ki bu fuarlar, her ne kadar tarım makinaları sektörünün ticari kaygıları ile gerçekleştiriliyor olsa da bileşenin en önemli sacayakları arasında yer alan çiftçiler için en yeni teknolojilerin arz edildiği ortamlardır.

Tarım fuarlarının biz çiftçiler, üreticiler açısından kıymeti de buradan gelmektedir.

Diğer yandan, Türkiye’nin tahıl ambarı olan Konya için olmazsa olmaz, her platformda, her zaman ve her yerde dile getirdiğimiz ve bunu söylemekten de asla vazgeçmeyeceğimiz husus sudur…

Hayatımızın her alanında vazgeçilmez bir yeri olan su, bölgemiz olan Cihanbeyli için de bir an evvel ulaşılması gereken bir menzildir. Öyle ki bölgemiz sadece tarım değil, hayvancılıkta da Konya’nın ve Türkiye’nin en önemli üretim merkezlerinden biridir.

Su olmazsa ambar boş kalır! Ambar boş kalırsa üretici hayvanını doyuramaz. Sanayi çalışamaz. Suya her zamankinden daha çok ihtiyacımız var.

Biz üreticiler suyun önemini dün biliyorduk. Bugün daha iyi anladık. Yarın ise bazı şeyler için geç olabileceği kanaatindeyiz. O yüzden de kışın ortasında kuraklığı en derinden hissettiğimiz bugünlerde diyoruz ki Konya Ovası’ndaki tarımsal üretimin sekteye uğramaması, hayvancılığın bitmemesi, üreticinin üretimden el çekmek durumunda kalmaması için bu verimli toprakları bir an önce suyla buluşturmak gerekiyor. O nedenle ortak kanaatimiz ve beklentimiz, Konya kapalı havzasının dışarıdan aktarılacak kaynaklarla beslenmesi yönündedir.