Pandemi ortalığı kasıp kavuruyor. Birinci dalganın ikinci piki diyen de var ikinci hatta üçüncü dalgalardan bahseden de…

Malum şehir olarak vaka sayılarında üst sıralardan inmiyoruz. Uyarılar önlemler herkes dört koldan bir şeyler yapmanın derdinde. Lakin biliyoruz ki ne kadar az temas sağlarsak o kadar az bulaş riski var.

Şöyle bir ortamda programlara bakarken Konya Devlet Tiyatrosu’nda 110 dakikalık Işıltılı Haşerat adlı bir oyunun sergilendiğini gördüm.

Akabinde Konya Büyükşehir Belediyesinin işlettiği şehir tiyatrosunda 75 ve 100 dakikalık oyunlar olduğunu öğrendim.

Düğünleri toplantıları yasaklıyoruz. HES Kodu olmadan devlet dairelerine dahi giremiyoruz. Her şeyden öte okullar çok büyük oranda kapatıldı. Üniversiteler tamamen online eğitime geçti.

Bu ortamda Konya Devlet tiyatrosunun o küçük salonuna sosyal mesafe uygulansa dahi sıkış tıkış insanları doldurmanın ne anlamı var? Keza Selçuklu Kongre Merkezi olsun. Pandemi ortamında kurumlar olarak insanları bir araya getirmeye çalışmanın ne anlamı var?

Tiyatro izlemeden duramıyor mu bu insanlar?

Yanlış anlaşılmasın. Sanata, sanatçıya tiyatroya falan karşı biri değilim. Pandemiden önce defalarca tiyatroya da sinemaya da gittim/giderim. Ancak bu süreçte yapılan salgını artırmaktan başka bir işe yaramaz.

Kültür ve Turizm Bakanlığı kesinlikle bu işe el atmalı. Bu ülkedeki tiyatro lobisinin çıngar çıkarmaya ne kadar müsait olduğunu hepimiz biliriz. Lakin hiçbir şey insan hayatından daha mühim değil.

Cenazelerini gömemiyor insanlar. Taziyelerini yaşayamıyor.

Herhalde o salonlarda tiyatro izlemeden de durulabilir.

Sokağa çıkma yasaklarını gördük. Devlet artık vatandaşını yasaklar ile dizginlemek istemiyor. İstiyor ki herkes sorumluluklarını bilsin. İstiyor ki yasaklara gerek olmasın.

Lakin bizim Konya Belediyesi de Konya Devlet tiyatrosu da oyunlarına devam ediyor. Her şeyden öte o sahnede oynayan oyunculara yazık. Bir anda virüs kapmayacaklarının garantisi var mı? Üstelik kapalı ortamda.

Bakın Açıkhava olmasına rağmen tiyatro salonuna göre 50-100 kat büyük futbol müsabakaları seyircisiz oynanıyor!

Futbol endüstrisi mi daha büyük yoksa tiyatro endüstrisi mi?

Pandemi geçsin isterseniz 24 saat o salonları açık tutun. İsterseniz üst üste oyunlar koyun.

Ama lütfen şu aşamada ne oyuncuların ne de seyircilerin sağlığını riske atmayın.

10 BİN TABLET ŞU AN TÜRKİYE’DE REKOR

Okullar açılıyor. Milli Eğitim eliyle tespit edilmiş bilgisayar ve tableti olmayan öğrenciler var. Konya Büyükşehir’i hep eleştirecek değiliz. Yapılan hayırlı işleri dile getirmemiz önemli.

İzmir Büyükşehir 2000 tablet dağıtırken, Konya Büyükşehir Belediyesi aldığı meclis kararı ile 8 ve 12. sınıflara toplamda 10 bin tablet hediye edecek. Bu eğitim adına son zamanlarda yapılmış en hayırlı işlerin arasında. Düşünen ve sebep olanları tebrik ederiz.

HASAN BAŞKAN ANNESİNİ KAYBETTİ

Babasını henüz 13 yaşındayken kaybetmişti. İbretlik bir hayatı var. O yaşlardan itibaren hayata atılması, kara harp okulu imtihanlarını başarıyla verip orduya katıldıktan sonra, subaylık eğitimi aldığı esnada açıklanan üniversite sonuçlarıyla uçak mühendisliğini kazandığı gün… Sonra askeriyeden ayrılma hikayesi… Sanayi odası serüveni, ardından 2001 krizindeki halk yürüyüşünde kimsenin cesaret edemediği anda emniyete onun adıyla verilen dilekçe…

Zihnimde Sayın Angı ilgili çok anı var. Kendisi de izin verirse elbet bir gün hepsini derleriz.

Babası öldükten sonra hep annesi ile birlikteydi. Elmas Teyze 85 yaşında korona illetinden hayatını kaybetti. Maalesef ne kadar korunsak da yaşlılarımızı bir bir elimizden alıyor bu hastalık. Ancak başına gelen anlıyor. Ölümün yaşı hiç olmadı ve olmayacak…

Başta Hasan Angı Bey olmak üzere tüm aile fertlerinin başı sağ olsun. Rabbim geride kalanlara sabır versin…