Aralık ayı ile birlikte yasaklar geri geldi. Üretim ve tedarik zincirini aksatmayacak şekilde sokaklara veda ediyoruz. Zaten kış şartlarında insanlar ellerinden geldiğince daha az sokağa çıkmayı tercih ederler. Kısıtlamalar bunun resmiyet kazanmış hali oldu.

Çok uzun süredir bugünlerin gelip çatacağına değindik. Türkiye’de ilginç bir durum var. Bu virüsü bünyesine alıp yenmiş olanlar ‘nasıl olsa herkese bulaşacak’ rahatlığında.

Doğrudur herkese bulaşacak.

Asıl mesele bulaştığı kişide verdiği reaksiyon.

Hastalıkla ilgili hala bilinmeyen çok şey var. Aşı 2 doz alınacak ve 1 yıl etkili olacak deniliyor. Grip aşısı gibi yani.

Hastalığı geçirdiği halde antikor oluşturmayanlar var. Veya çok düşük antikor oluşturduğu için tekrar yakalanma riski çok yüksek olanlar var. İkinci kez virüsü alan bedenlerin çok zorlandığıyla ilgili yoğun tecrübe var.

Hastalığı atlatanlar çok daha dikkatli olmalı. Nasıl olsa geçirdim, bağışıklığım var şeklindeki düşünce davranış şekli oldukça yanlış.

NEDEN 15 GÜN YASAK YOK?

Salgın üzerinden devleti küçük düşürmeye çalışmak muhalefete yakışmıyor. Eğer daha farklı uygulama yapılabilirse İstanbul, Ankara İzmir gibi Türkiye’nin tek metropol belediyeleri muhalefetin elinde. Kimsenin elinden bir şey alan da yok. Esnaf da bizim vatandaşta. Farklı bir uygulama yapılacaksa isteyen buyurup yapabilir.

Dün ajanslara düşen Gaziantep Büyükşehir Belediyesi örneği var. Zor durumdaki esnaflara 1500 TL sosyal destek verme kararı aldı Başkan Fatma Şahin. Ayrıca su faturaları %50 indirimli. Yani istenirse yapılabiliyor.

Hiçbir devlet belediyesini neden zor durumdaki vatandaşa yardım yaptın diye hesaba çekmez. Devlet her yere yetişsin demek kolay. 15 gün kapatalım herkesi devlet beslesin demek kolay. 15 gün sonra bu iş biter mi sanıyorsunuz? Asla tam olarak bitmez. Çin öyle mi yaptı?

‘15 gün kapatalım devlet herkese baksın’ demek muhalefetin hükümeti işlevsiz bırakma hamlesinden başka bir şey değil.

Şuan kısıtlamalarla ilgili yapılacak maksimum tedbirler alındı. Bundan sonra daha çok dikkat etmeliyiz. Sağlık çalışanlarının durumu ortada. Artık dayanacak güçleri kalmadı. Bazılarına bu cümleler şaka gibi geliyor ama vahametin gerçek bir tanımı yok.

ZOR DURUMDAKİ ESNAFA GEREKEN YAPILIYOR

Her yiğidin ayrı bir yoğurt yiyişi var. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi zor durumdaki esnafa 1500 TL destek veriyor bunu örnek oluşturması adına açıklıyor. Çok güzel. Konya’da ise Konya Büyükşehir Belediyesi nezdinde geçtiğimiz günlerde dile getirdiğimiz sektörlere can suyu yardımlar yapılacağını öğrendim. Lakin şimdilik kamuoyuna açıklamayı düşünmüyorlar. Ben de bu yüzden daha fazla detay vermeyeceğim. Konya bu konuda ‘Sağ elin verdiğini sol el görmesin’ mantığıyla hareket ediyor, kimse rencide olmasın isteniyor... İnşallah bu şehirde çorbası kaynamayan tek bir ev kalmayacak…