Rockefeller Ailesi (Komitesi)
Küresel Yeni Dünya Düzeni’nin anahtar kurucularından olan “Rockefeller Ailesi” hakkında Amerika’da yayımlanmış pek çok kitap var.
Bu eserler daha çok Amerikalı gazeteciler tarafından kaleme alınıyor.
Bir asırlık ömrünü 517 sayfadan oluşan “David Rockegeller Momeirs” adlı kitapta toplayan Amerikalı Yahudi banker David, 10 yılda ancak derleyip toparladığı hatıratında, pek çok anısını da paylaşmış. Meselâ o anılarının birisnde “çocuklarının çoğunun kendisinden her zaman nefret ettiklerini ve kendisinin duyarsız "kapitalist domuz" türde bir insan olduğunu düşündüğünü” söylüyor.
İkinci Dünya Savaşı'ndaki bir askeri istihbarat subayı olan Rockefeller, etkinliğini, “güvenilir bilgi ve nüfuzlu bir insan ağı oluşturma kabiliyetine” bağlı olduğunu öğrendi. Uzun ömrü boyunca seyahati pek seven Rockefeller için eleştirmenler, hayatı boyunca “Hoşlanmadığı bir diktatörle hiç karşılaşmadı” diyorlar.
***
“Dünya’yı Yöneten Gizli Güçleri” öğrenmek adına Rockefeller Ailesi’ni iyi bilmek ve okumak gerekiyor.
Orta Doğu’da ve Türkiye’de akan kanların sıçradığı ve bulaştığı bir el olarak düşünüldüğünde David Rockefeller’in hiçde masum yapıda bir kişilik olmadığı ortaya çıkıyor.
2002’de İngilizce olarak yayımlanan ve diğer dillere de çevrilen kitabında Amerikalı Yahudi banker Rockefeller, Son Yüzyılın En Büyük İtiraflarını o eserinde dile getiriyor.
Menderes ve Türkiye hakkında bakın neler söylüyor:
“Celal Bayar Masondu, Kurtuldu…”
“Mesela Türkiye’yi ele alalım. Türkler de yıllar boyu komünizme karşı savaşmıştır. 1950’lerde ülke yönetimine bize desteğimizle Adnan Menderes gelmişti. Aslında Menderes bizimle başta gayet güzel bir diyalog kurmuştu. Bizden seçimde aldığı destek karşılığında, Marshall yardımı adı altında devamlı borç alıyor ve ülkesinde yatırımlar yaparak sanayi yapısını geliştiriyordu. Fakat o kadar plansız ve programsız harcama yapıyordu ki ödeme günleri geldiğinde, bizden, borç ödemek için tekrar tekrar borç istemeye başladı. Biz de kendisinden ülkesini yabancı sermayeye açmasını ve bizim şirketlerimize özel imtiyazlar tanımasını, diğer bir deyişle Osmanlı İmparatorluğu’na dayatılan kapitülasyonlar benzeri şeyler talep ettik Menderes bize bunu hiçbir zaman kabul etmeyeceğini söyledi ve bizden uzaklaşamaya başladı. Ülke insanı ilk defa asfalt yollarla tanışıyor, fabrikalar arka arkaya dikiliyordu. Ülkenin çoğunluğu Müslüman olduğu için ülkenin her yerine camiler yaptırıyordu. Menderes bu şartlarda iktidarda ki yerini uzunca bir süre için, sağlamlaştırdığını sanıyordu. Bir darbe ile bu işe bir son verildi ve sonunun öyle bitmesini istemediğimiz halde, çalışma arkadaşlarıyla beraber idam edildi. Sadece CELAL BAYAR kurtuldu, çünkü bir MASONDU ve yakın arkadaşı Papa Roncalli ya da diğer adıyla 23. John, Vatikan’ın baskısıyla onu idamdan kurtardı.”
“İslamiyet’i Yıkmak istiyorsak Türkiye’den başlamalıyız”
“Türkiye hakkında biraz daha durmak istiyorum; çünkü dünyadaki en stratejik konumdaki ülkedir ve bizim için çok önemlidir. Nedenlerine gelince:
Bir kere Büyük İsrail Devleti topraklarının su kaynaklarının önemli bir kısmı şu anda Türkiye’ye aittir.
İkincisi, Müslüman ve demokratik bir ülke olarak bu konuda öncü bir ülkedir. İslamiyet’i yıkmak istiyorsak önce Türkiye’den başlamalıyız.
Üçüncüsü, Avrupa ve Asya arasında bir köprü durumdadır.
Maden, petrol, doğalgaz gibi zengin yer altı kaynaklarına sahip Ortadoğu ve Kafkasya’ya hakim olmak istiyorsak bu ülke elimizin içinde olmalıdır. Ortadoğu hemen hemen elimizde sayılır. Kafkasya ve Orta Asya’daki diğer Türk devletleri de yakında darbelerle kargaşaya boğulacaklar ve avucumuzun içine düşecekler. Bu Türkler aslında birleşip bir araya gelseler karşılarında hiçbir güç duramaz. Bu yüzden böyle bir olasılığa karşı, ajanlarımız her an tetikte bekliyorlar. Türk devletlerinde kilit mevkilerdeki adamlarımız, aralarında en ufak bir yakınlaşma sezdiklerinde hemen istikrarı bozacak olaylar ve darbelerle bunu önlüyorlar.”
AZİZİM DİYOR Kİ…
Türkiye’yi de kontrolleri altına almak için her 10 yılda bir askerî darbeler yaptıran, kendilerini dinlemeyen Millî Hükümetleri ve Liderleri hizaya getirmek için siyasi suikastlar düzenlemek suretiyle terör örgütleriyle işbirliği yaparak çok sarsıcı bombalamaların altına imza atan bu küresel şer gücü, iyi görmek, iyi bilmek ve tanımak gerekir.
Allah’a savaş açarak gücü ve kuvveti elinde bulundurduklarını sananların akıbetleri, Kur’an-ı Kerim’de Ankebût dahil pek çok sûrede gayet güzel anlatılmaktadır.
Kur’an’ın şifrelerini çözenler, örümcek ağı gibi bir Küresel Şer Düzeni (Yeni Dünya Düzeni) kurmak isteyenlerin tuzaklarını da başlarına geçirmesini Allah’ın izni keremiyle ve büyük bir inançla neden yapmasınlar ki…
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.