Birde Tribünler Dolsa…
Hafta arasında Giresun karşısında oynanan futbol, Mersin ekibinin ligde konumu göze alındığında, maç öncesinde insanlarda biraz endişe ve birazda panik oluşturmuştu. Karşılaşmayı onbirbinden fazla spor sever takip etti ancak bu sayı Torku Konyaspor’un ham taraftar sayısı olduğunu belirtmekte fayda var, yayıncı kuruluş mu yoksa federasyon mu bilenmez hem cumartesi hem de gündüz bölümü takıma maç veriyorlar bu sayı pazar günü olsa ya da akşam oynansa, özellikle de Mersin maçı gibi maçlarda, yirmi bin taraftar tribünlerde olurdu.
Maça baktığımızda, Aykut Kocaman’ın artık klasik ama bir o kadar da tehlikeli stratejisinin Antep maçında ki bir örneğini yaşadık. İlk yarı ve ikinci yarı farklı iki anlayış. Bu maçın Antep maçından farkı Mersin takımı Antep’ten biraz daha diri, daha fazla takım gibi oluşuydu. Orta alanda top çevirip rakibin zaaflarını görmek adına Aykut Kocaman’ın bir strateji oyunu tadında ilk yarıyı izlemesi sonrada gerekli önlemleri alıp maçı alması, tehlike kısmına gelince kalede görülen pozisyonlarda birinde ya da ikisinde golü kalenizde gördüğünüzde maçı çevirebilecek misiniz ya da her zaman her takıma bu taktik tutacak mı, bunu görmek için bir hafta beklememiz gerekecek sanırım.
Hasan Kabze Hleb ve Djalma, özellikle hücum anlamında bu oyunculara aman nazar değmesin. Hleb her ne kadar eleştirilse de sahadaki gerek kendi takımı gerekse rakip oyunculardan 2-3 kumaş üzerinde olduğunu söyleyebiliriz. Nerede pres yapması gerekiyor, nerede pas verecek, nerede oyunu rahatlatacak bunu çok güzel ayarlıyor o bir dünya yıldızı ve onu canlı izlemek insana keyif veriyor. Djalma oyuna girdiğinde dakikalar 57 gösteriyordu, eğer ki Aykut Kocaman bir oyuncuyu bu dakika oyundan çıkartıyorsa o futbolcunun bir daha ki hafta ilk onbirde sahaya çıkma ihtimali zordur. Djalma oyuna girdi girer girmez yaptığı pres ile önce tribünleri coşturdu sonra takımı ateşledi. Antep maçında olduğu gibi gene Hleb’in köşe vuruşunda gelen topu Ali’nin indirmesi ve Selim’in Kafa vuruşundan gelen gol ile hem takım hem de tribünler kendine geldi. Daha Mersin bu golün sersemliğini üzerinden atamadan Hleb ve Djalma’nın hareketlenmesi Hleb’in devam eden presi kaleci Nihat’ı hataya zorlaması ve Hasan’ın gelen golüyle hem fark ikiye çıktı hem de tribünler kendinden geçti. Dakikalar 76 olduğunda, rakip takımda Murat ceylan, sağlık görevlilerinden bile az saha da kalarak sezona damga vurdu. Bir dakika gibi bir sürede oyundan atıldı. Son bölümde gerek rakip bir kişi eksik olması gerek skor avantajıyla Torku Konyaspor Barcelona paslarına başladı, mest olmuş tribünlerden gelen oley oley sesleri arasında karşılaşma sona erdi. Hasan Kabze için bir cümle Hakikaten Kral, sahanın her yerinde 19 yaşındaki kadar diri ve gençler örnek oluyor.
Maçta üzücü olan olay ise Selim’in sakatlanarak oyundan çıkmasıydı. Konya halkına maçlardan verilecek mesaj ise şu; devre arasında Aykut Kocaman’ın sakin maç izlemesini eleştiren insanlarla devre arasında söz dalaşına girdik Hoca’nın sahanın etrafında kendini yırtması takıma pozitif bir şey getirmiyor siz maç içinde son tepki vereceğiniz isim hoca olsun maçınızı izleyin bu takım iyi yolda daha önce kendini yırtıp bu takıma küme düşüren yada çok zor duruma düşüren hocaları da gördük ve de bu takım tarihinden en başarılı sezonu Aykut Hoca ile geçirdiğini unutmayalım. Bir de tribünler dolsa bakın daha neler olacak…
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.