En Güçlü Biziz…
Gerçek hayatta da bu böyledir. Bazıları yüzünüze güler ama, arkanızdan da kuyunuzu kazar. Kimin gerçek dost, kimin düşman olduğunu test eden bir cihaz da henüz icat edilmedi. O zaman sezgilerinize müracaat edeceksiniz. Ya da benim başka bir önerim var. İçireceksin bir 35’lik rakıyı bülbül gibi dili çözülecek. Bir de içmeden sarhoş olanlar var ki, bunlar az bir gıdıklama ile zaten kıvama gelirler.
Rusya ile aramızda oluşan uçak düşürme krizi dostu da, düşmanı da kabak gibi ortaya çıkardı. Olay, turnusol kağıdı etkisi yaptı. Ben, kimin haklı, kimin haksız olduğuna bakmayacağım. Konumuz da değil zaten. Fırsat kolluyorlarmış sanki. “Bir kriz çıksa da, yüreğimizin şişini indirsek” diye. Moskof’lar bile bizdekiler kadar Moskof olamazlar. Rus’lar avukatlık yapsalar bu kadar candan, bu kadar özveri ile savunamazlar. Bunların DNA’larında bir problem olmalı.
Bu güruh her fırsatta yollara dökülüp “Bedenime dokunma, nikahsız yaşarım, hamile kalırım, doğurmam sana ne” diyenler değil mi? Eşcinsellerin toplantılarında bayrak açıp “Hepimiz eşcinseliz, hepimiz i…neyiz” diye bağıranlar değil mi? Sonra kanlarının gereği “Hepimiz Ermeniyiz…” diyenler de bunlar değil mi? Eee. Bunlardan “Asalet” bekleyecek değiliz ya. Herkes sütünün gereğini yapmaz mı?
Ne demişiz başlıkta? “EN GÜÇLÜ BİZİZ…”
Evet iddia ediyorum. Dünyanın en güçlü devleti biziz. Aktaracağım tarihi anekdotu hepiniz biliyorsunuz aslında:
Padişah Sultan Aziz'in Paris gezisi sırasında Fransa İmparatoru 3. Napolyon, Dışişleri Bakanı Fuat Paşa'ya isteklerini sıralar...
“Süveyş Kanalı açılmalı, Girit, Osmanlılardan alınıp Yunanistan'a verilmeli, Kudüs'teki kutsal yerlerin Katoliklere ait olanların yönetimi Fransızlarda olmalı...” (3.Napolyon’un istekleri ne kadar da Gezicilerin isteklerine benziyor, dikkat ettiniz mi?)
Osmanlı devletinin bunlara kolay- kolay razı olmayacağını bilen İmparator, aba altından sopa gösterir: "Bu sorunlar sizin için bir dert... Yorgun omuzlarınızdan
bunları atınız... Devletinizin ne kadar zayıfladığı bütün dünyada biliniyor."
Fuat Paşa, gülerek karşılık verir: "Haşmetmeab, siz, bendenize, başka bir devlet gösterebilir misiniz ki, üç yüz senedir, dışarıdan sizlerin, içeriden
bizlerin, devamlı tahribine direnebilmiş! Evet, üç yüz senedir, siz dışarıdan, biz içeriden, bu devleti yıkamadık!"
Bizdeki kadar hangi devlette hain var? Bunca haine rağmen hâlâ dimdik ayakta durabilen bir başka devlet var mı ? İşin en vahim tarafı da nedir biliyor musunuz?
Bu kadar veled-i zinanın temelleri ne vakit atıldı?
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.