KONYASPOR GİDİYOR BAK
Lige verilen aranın ardından evimizde Galatasaray'ı konuk ettik. Evimizde diyorum ama cezalı olduğumuz için biz maça giremeyip Galatasaray için ayrılan yeri konuk takım seyircisi doldurunca adeta kendi evimizde deplasmanı yaşadık.
Bu gibi maçlarda taraftarın ne kadar önemli olduğunu hepimiz biliyoruz. Yakın zamanda Vitoria Guiamaraes maçında bunu hepimiz bir kez daha tecrübe edinmiştik. Hal böyle olunca zaten maça yenik başladık. İlerleyen dakikalarda ofsayt tartışmasına yol açan pozisyonla sarı kırmızılı ekip Bafetimbi Gomis'in ayağından golü bulunca tüm direncimiz kırıldı. Aslında bu sezon sorun tam da burada başlıyor.
Saha içerisinde denge kurup iyi oynadığımız anlarda üçüncü bölgede etkili olsak da becerikli olamıyoruz. Dolgun bir atakla ne yaptığımızı bilerek oyunu kurduğumuz anda bir şekilde rakip takımın ceza sahası önünde veya içinde her şeyi bir anda mahvediyoruz. Kompakt futbol anlayışından da uzağız. Maçın bazı dakikalarında takım boyumuz da yer yer çok açılıyor. Bu da rakip takımın oyun kurmasına, oyunun dengesini eline almasına hatta üzerimizde baskı kurmasına sebep oluyor. Ayrıca duran toplarda da etkili değiliz.
Geçtiğimiz sezon Aykut Kocaman ile bu duran top olayını çözmüş, birçok maçta kurgulanan taktikle korner atışlarından gol bulabiliyorduk. Lakin Akçay'lı sistemde bunu şu ana kadar göremedik. Bu maçta bazı şeyler denesek de isabet oranımız düşük olunca topu kendi elimizle rakip takıma verdik. Ben spor adamı değilim. Elbette amatör anlamda futbol ile ilgileniyorum. Profesyonelleri takip edip bu işin kitabını teorik anlamda okuyarak kendimi geliştiriyorum. Lakin Reşit hocayı iğneden ipliğe eleştirecek bir unvana sahip değilim.
Ayrıca futbolcuyla beş vakit zaman da geçirmiyorum. Futbolcunun yapısını da, becerisini de, moral ve motivasyonunu da, psikolojisini de bizden daha iyi bilen bir ekip var. Hatalar insana mahsustur, elbette bazı hatalar yapılabilir ama bu takımın sistemsiz olduğunu göstermez. Lakin ortada da 8 maçta 7 puan almış bir takım gerçeği var. Yani bu 17 puan kayıp demektir. Ben nasıl bunun bilinci içerisindeysem Reşit hocanın da her şeyin farkında olduğunu hepimiz biliyoruz. Gitmekten ziyade çözüm üretmek bence daha sağlıklıdır. Çünkü sezonun başından beri hikayeye ortak olan bir hocanın yeterli sabrı gördüğü anda başarılı olma olasılığını daha yüksek görüyorum. Bazısı bana katılmasa da sakalımız yok ki sözümüz dinlensin.
Takımda potansiyel var ama sonucu da kendi lehimize çevirmemiz gerekir. Biraz daha sabredersek istediğimiz skor tabelasını görmeye başlayabiliriz. En azından ben bekleme taraftarıyım.
Ayrıca müsabaka sonrası kendini bilmez birkaç taraftarın Galatasaray’lı bir taraftar üzerine yapmış olduğu şiddeti ben kepazelik olarak nitelendiriyorum. Bir kendini bilmez taraftarın yaptığı terbiyesizlik yüzünden camia Samsun'da çok ağır cezalandırılmışken üzerine bir de böyle bir olayın yaşanması benim ve benim gibileri derinden üzdü. Futbolu zihninde tahammülsüzlük üzerine oturtan bu kitlenin adına bir Konyalı olarak o arkadaştan şahsım ve benim gibi düşünenler adına özür diliyorum. Üç sene önce "Konyaspor Geliyor Bak" diyerek her alanda takdir edilen bir camia olmuşken son üç ayda kontrolsüz yaşadığımız bazı olaylar yüzünden sonumuz "Konyaspor Gidiyor Bak" olmasın.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.