Rize gibi bir deplasmandan puanla dönmeyi beğenmeyecek kimse yoktur sanırım.  Bu sezon sahasında Galatasaray’a karşı 4 gol atmayı başarıp galip gelen, Fenerbahçe’den puan alan sadece evindeki maçlarda, temsilcimizin oynadığı tüm maçlarda attığı gol kadar gol atabilen Rize’den gol yemeden beraberlikle dönmek güzel sonuç. Meha’nın bu hafta cezası nedeniyle kadroda olmaması zaten hücum anlamında sıkıntı çeken ekibimizin elini kolunu bağlamıştı. Temsilcimiz sahaya her zaman ki kadrosu gibi çıkarken Meha’nın görevini Uğur İnceman üslenmişti. Şunu çok açık yürekle söyleyebilirim. Maçın sadece özeti izleyen bir kişi Rize, Konya’yı ezmiş tek kale top oynamış ama eski kalecisini geçememiş diyebilir. Ancak 90 dakika maçı izleyen bir kişi ise topa %65 sahip olan bir Konyaspor’un topu bir türlü hücum bölgesinde tehlike arz edecek noktaya taşıyamadığını sabırla sinir bozucu bir şekilde pas trafiği yaptığını görecektir. Sahanın en kötülerinden Uğur’un %94 pas isabetiyle oynadığını görünce demek istediğim daha net anlaşılacaktır.  

Günümüz futbolu klasik 10 numara oyuncuları geri plana atmış olabilir ya da klasik 10 numaralara yeni görevler vererek onları daha kapsamlı oyuncular haline getirmiş olabilir. Ama bizim ligimizde ister yeni formatı ister klasik formatı 10 numara olmazsa olmazdır. Bunun adı dün Hleb olur, bugün Meha olur yarın başka bir isim olur. Ama öyle ya da böyle olmayınca olmuyor işte. Takımınıza sistem oyununu oynatarak isimsiz kahramanlar üretebilirsiniz ama sistemle asla lider oyuncu üretemezsiniz liderlik vasfı oyuncunun içinden gelen ve oyununa yansıyan takımı etkisine alan bir özelliktir. Bu oyuncular olmayınca sistem sizi bir yere kadar götürüyor.

Dün iki takımda sabırla bekledi, Konyaspor top ayağında bekledi, Rizespor’da pas trafiğinde yapılan hatalarda aralara girip pozisyon yaparım diye bekledi. Rize kısmen daha başarılı oldu çünkü bu formata yatkın olarak elinde Kweuke, Mehmet Akyüz ve Deniz Kadah gibi isimler vardı tek hesapta olmayan ise Serkan’ın etkili maç çıkarmasıydı. Konyaspor’a gelince ceza yayına gelince kadar Barcelona içeriye yaklaşınca ilk kez maça çıkan amatör takımlar gibiydi. Bunda hayatının maçını çıkartan Ertuğrul ve neredeyse hatasız oynayan Oboabona’nın defansif becerilerini ekleyebiliriz. Ekibimiz adına hücum varyasyonları kısır geçen bir maç izledik. Verdiğimiz pozisyonlarda devleşen bir Serkan gördük ve bu pozisyonlara rağmen golsüz berabere kalmak önemliydi.

Sonuç olarak; Güzel oyun, hücum anlamında sıfır pozisyon verilen pozisyonlarda başarılı bir Serkan izledik. Bu istatistiklerde Rize’ye yenilmedik ligde ki yerimizi koruduk. Meha gibi oyuncuların kıymeti ancak sahada yokken anlaşılıyor. Rize çay verdi biz şekeri koyduk kazanan çıkmadı.  Zorlu periyotta önemli bir beraberlik aldığımızı düşünüyorum.

Maçın Sözü;  Uğur İnceman’ın saha içince lider olduğu maçta gol pozisyonu beklemek, iş çıkışı Adalhan’ın önünden boş minibüs beklemek gibi olur.