Ramazan duyguları…
Konya merkeze 18 km. uzaklıkta olan ve git - gel 50’şer dakikadan bir saat 10 dakika süren Gödene Meram TOKİ’de, Ramazan duygularını yazmak acaba nasıl bir şey…
Konya’da camilerde Gödene taşı, cami avlusunda ise Sille taşı kullanmak daha makbuldür.
Meram’a bağlı bir köy olan ve Büyükşehir Belediyesi Kanunu ile mahalleye çevrilen Gödene, eski bir yerleşim yeri. Buralarda höyükler çok. Kozağaç’a atlamadan önce Karahöyük Mahallesi ve mezarlığı yol üzerinde sizi karşılar. Karahöyük’ten çıkan tarihi eserler ise Konya Arkeoloji Müzesi’nde sergilenmektedir. Karahöyük’ün tarihini merak edenler o müzedeki Karaköyük bölümünü gezebilirler.
***
Gödene TOKİ’de iki camiî mevcut.
Teravih ve vakit namazlarını kıldığım caminin yeni imam - hatibiyle henüz yeni tanıştım.
Adı Adem Ay.
Konya’nın ve dahi Gödene’nin “Jet İmam”larından değil. Teravih namazlarımızı manevi bir hava içerisinde, huşu ile gayet güzel ve nezih bir şekilde kıldırıyor.
Genç imam efendiye teşekkür ettim.
Giden imam da gençti ama bu Gödene Toki’nin çocuklarına çok fazla salahiyet tanıdığından o çocuklar, Ezân-ı Muhammediye’yi okuduklarında “hayalelfelah”ı unutuyorlardı. Hoparlörden ezan okunduğunda hocanın sesi kesildiğinde “hoca yoksa öldü mü?” diye endişeye kapılıyorduk!..
Nasıl olsa yeni “İmam Efendi” geldi, bütün bunları düzeltir diye düşündük.
Kendisiyle konuştuğumda her şeyin zamanla rayına gireceğini söyledi. Gelen giden, çoluk çocuk müezzin efendinin bulunduğu mekâna gire çıka, mikrofon aksanının bulunduğu kutudaki elektronik aletleri oynaya oynaya nasıl bozulduğunu bana anlattı. Şimdilik şunları düzeltebildik, şunlar da sırada diye bilgi aldım.
Gödene TOKİ, 1. Etap’taki camimiz yüzü “Ay” gibi parlak yeni bir “Adem”e kavuştuğu için mutluyum. Çünkü yeni imam efendi, eskisi gibi bağırmadan ve sesini fazla yükseltmeden cemaate güzel vaazlar vererek onları İslâm’ın ziyasıyla aydınlatıyor.
Gödene Camii’nin yeni imam-hatibi Adem Ay Hocamıza hoş geldiniz diyor, Ramazan-ı Şerif’i güzel ve rahat teravih namazlarıyla karşılamanın mutluluğu ve sevincini bana yaşattığı için kendisine teşekkür ediyorum.
***
TRT’deki Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma Yarışmasını nasıl buldunuz?
Berbat bir formatla böyle bir yarışma hiç olur mu?
Elbette olmamalı..
Eskiden “yeşil pop” diyorlardı ilahiler söyleyen ses sanatçısı genç sunucu kardeşimiz, bu programla gözden düştüğünün acaba farkında mı?..
Hâlbuki TRT Diyanet kanalında, “Cihat” nasıl yapılırın güzel örneklerini sunarak programlar yapıyordu.
“Şöhret afettir” diye boşuna söylememişler.
***
İftar Programında Bekir Develi kardeşimiz güzel insanları ekrana davet ederek “Bir Numara” olduğunu yine kanıtladı. Kendisini bu güzel sunumundan dolayı tenrik ediyorum.
Pazar günkü iftar konukları Psikiyatri ve Mevlâna Uzmanı Prof. Dr. Nevzat Tarhan idi. Diğer kıymetli konuğu ise Kızılay Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık idi.
Ben 3-4 ayda bir kan bağışında bulunuyordum. “KIZILAY yazıp 2868’e mesaj attıktan sonra bu Ramazan’da kan bağışında bulunmaya karar verdim.
Kuzey Afrika ve Balkanlar başta olmak üzere Dünya’nın 19 ülkesinde bu Ramazan’da, binlerce TIR gıda, ilaç ve giyecekten oluşan yardım konvoylarıyla yara sarmaya devam eden Kızılay’ı, can-ı gönülden kutluyorum.
AZİZİM DİYOR Kİ…
Dünya’da senede 3-3,5 milyon insan eboziteden (aşırı şişmanlık- çok yemek yemek)kaynaklı hastalıklardan dolayı ölüyor.
Dünya’da ve özellikle açlık krizi yaşayan Afrika’da 8 bin 500 bebek her gün açlıktan dolayı can veriyor.
Dünyayı öylesine bir virüs salmış ki...
Bir tarafta “tüketim çılgınlığı” virüsü Batı’yı kasıp kavururken, diğer tarafta sessiz sedasız şekilde dolaşan “açlık çılgınlığı” virüsü milyonlarca insanın ölümüne yol açıyor. Amerika’da her gün ama her gün 2,5 milyon ton gıda tüketilmeden ambalajıyla birlikte çöpe atılıyor.
Adaletin ve merhametin olmadığı yerde barış ne gezer...
Barışın olmadığı Afrika ve 3. Dünya ülkeleri ile Ortadoğu’da güven de olmuyor.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.