AK Parti Konya’da ilmek ilmek işlenen siyasal senaryolar
Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun milletvekili seçildiği, doğduğu, kısmen büyüdüğü ve asla unutmadığı topraklarda genel başkanı olduğu partinin kendi içinde bazı sıkıntılar yaşamasını nasıl karşılamalı?
AK Parti kulislerini gezerken sıklıkla aklıma takılan soru bu oldu.
Aslında soruya cevap vermek ve bu cevap muvacehesinde çözüm üretmek gayet kolay.
Aynı zamanda Başbakanımız Ahmet Davutoğlu’nun siyasi üslubuna da yaraşır kolaylık ve sadelikte bir cevap olur bu.
Şimdi, bütün bu kulislerde konuşulan, inceden inceye işlenen, ilmek ilmek dokunan senaryolardan uzaklaşarak manzarayı gözden geçirelim.
Daha 2011 kongresinin öncesinde ayyuka çıkmış bir kavgaydı bu.
O dönem Dışişleri Bakanı olan Ahmet Davutoğlu’nun özel ricasıyla yayınlanmasından vazgeçilmiş bir röportajda gerek il yönetimine gerekse Büyükşehir Belediye Başkanı’na karşı sert eleştiriler dile getiriliyordu.
Röportaj AK Parti Konya Milletvekili Kerim Özkul’la yapılmıştı.
Kerim Özkul, bu gibi konularda sözünü sakınmayan, ancak pek uluorta da konuşmayan bir kişilik.
Partinin ve belediyelerin Konya’da iyi yönetilmediğini düşünüyor.
Özkul’un bu fikrini aradan geçen bunca zamanda değiştirmediğine de kaniyim.
Peki, parti sahiden kötü mü yönetiliyor?
Parti teşkilatları ile Konya halkı arasında istenen frekans birilerinin iddia edildiği gibi tam kurulamadı mı?
Ya Büyükşehir Belediyesi ile Konya halkı arasındaki ilişkiler ne minvalde?
Dikkat edin, Konya’daki hakim 3-5 bin kişinin kendi aralarında konuştuklarından bahsetmiyorum.
Tırılırmak’taki Mehmet abinin, Sedirler’deki Hatice ninenin, Topraklık’taki Ahmet amcanın, Hoccağan’daki Ali emminin bakışı nasıl?
Bu soruyu aklınızın bir köşesinde her daim tutup “yüksek profilli aday” olarak 4 isim duyduğumuzu ileteyim size: Mevcut başkan Ahmet Sorgun, kurucu il başkanı ve sonradan 2 dönem milletvekilliği yapmış Hasan Angı, MÜSİAD Eski Başkanı Aslan Korkmaz ve Meram Belediyesi başkanlığına da aday adayı olarak AK Partililiğinden kimsenin şüpheye düşmesine izin vermeyen, Konya Necmettin Erbakan Üniversitesi Genel Sekreteri Zekeriya Mızrak hoca.
Bu isimlerden Ahmet Sorgun haricinde kalanların isimlerinin kulislerde kendilerinin dışında konuşulduğunu düşünüyorum.
Belki Aslan Korkmaz yakın olduğu iş adamı çevresinden dolayı bu kulislerden haberdar ama sözgelimi Zekeriya Mızrak hoca –sütten ağzı yananın yoğurdu üfleyerek yemesi örneğinde olduğu gibi- siyasete adaylık döneminde olduğundan daha mesafeli duruyor.
Aslan Korkmaz ismini telaffuz edenlerin korktukları tek nokta ise Aslan beyin önceki siyasi kariyerini hâlâ bitirmiş görünmemesi.
Teşkilatlara bu ismi kolayca benimsetmekte zorlanacaklarını düşünüyorlar.
Hasan Angı ismine ise teşkilatın geleceğinin soğuk baktığı malum.
Hasan abi –tekrarlayayım, bana göre değil, konuşulanlara göre- birçok ismi kırmış; özellikle gençlik kollarından bu isim tepki toplayacağa benziyor.
Ahmet Sorgun’un, yani Ahmet abinin adaylığına ilişkin söylentilerin yayılmasının da bir muvazaa olduğunu düşünüyorlar, birileri.
Kimler? Ahmet Sorgun karşıtları da var böyle düşünen, yanlıları da.
Hemen herkes Ahmet abinin “milletvekilliğine aday” olmasına kesin gözüyle bakıyor, bu noktada kem gözleri yanıltmak maksadıyla il başkanlığına tekrar aday olacağına dair senaryoların devreye sokulduğunu söyleyenler azımsanmamalı.
Bütün bu senaryo ve isimlerden sonra Davutoğlu’nun Yeni Türkiye vizyonuna yaraşacak bir il başkanı ve milletvekili kadrosunun oluşturulmasının sadece Konya’nın geleceğinin değil, Türkiye’nin geleceğinin de aydınlık olmasına katkı sağlayacağını söyleyelim.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.