Konyaspor, taraftarın da baskısıyla maça iyi başladı. Öyle ki rakip oyuncular bu baskıya fazla dayanamayıp kendilerini sürekli yere bıraktılar. Deyim yerindeyse ‘kız gibi’ top oynadılar. Bülent Korkmaz da futbolculuğunda yaptığı gibi sürekli hakemi etki altına almaya çalıştı. Marica ve kendi oyuncusu Necati Ateş dahil herkesle tartıştı. Kısaca oyuncusundan teknik direktörüne kadar çirkefliğin dibine vurdular, oyunu çirkinleştirdiler. Bu çirkinliğe hakemin saçma sapan kararları de eklenince biz bile basın tribününde saç baş yolduk. Ama tüm bunlara rağmen Konyaspor önceki 3 maçta olduğu gibi ilk yarı çok iyi mücadele etti, ofansta yeterince pozisyon buldu ve penaltıdan kaydettiği golle soyunma odasına önde girmeyi bildi. Asıl film ise yine diğer 3 maçta olduğu gibi ikinci yarı başladı. Yine oyundan düşen ve basit hatalar yapan, ayağında top tutamayan bir Konyaspor izledik ikinci yarı. Rakibin en etkili silahı Edinho da oyuna girince maçın seyri tamamen değişti ve gol geldi. Golden sonra bir de Mehmet Uslu’nun ters kademeye girerek çizgiden çıkardığı bir top vardı. O da gol olsaydı, bugün takımdan çok Mesut Bakkal hakkında konuşurduk eminim.

Mesut Hoca takımın ikinci yarı oyundan düşmesine bir çare bulamadı 4 haftadır. Gerçi kendisi Sivasspor maçından sonra böyle bir durumun olmadığını söylemişti. O halde ya biz farklı maçlar izliyoruz, ya da Mesut Bakkal farklı bir takımı çalıştırıyor. Takımın ikinci yarı oyundan düştüğü Mars’tan bile farkediliyordur eminim, Marslılara sormak lazım. Ama Mesut Hoca bunu görmüyor ve oyuna müdahale etmiyor. Sivasspor maçında ilk değişiklik 80’de, Kayseri Erciyesspor maçında ise ilk değişiklik 75’te kaldı. Bir hoca kötü oyuna nasıl bu kadar sabreder anlamıyorum. Konyaspor mutlak 3 puan alması gereken maçta 1 puanla yetindi bu yüzden. Konyaspor formsuz, Mesut Hoca ne yazık ki daha formsuz.

TARAFTARA HELAL OLSUN

Konyaspor-K. Erciyesspor maçı haftanın en çok taraftarlı maçıydı. Balıkesirpor maçında sayı 12 bin civarıyken, bu maçta 19 bini buldu. Bu anlamda taraftarı gerçekten tebrik etmek gerekiyor. Eminim ilerleyen haftalarda bu sayı daha da çoğalacaktır. Stat daha yarısına kadar bile dolu değilken, müthiş akustikten dolayı inanılmaz bir gürültü çıkıyor. Stat tam dolduğunda çıkacak sesi hayal bile edemiyorum bu yüzden. Konyaspor, yeni stadyumda sadece taraftarı sayesinde çok maç kazanacaktır. Bu statta dolu tribünler karşısında oynamak rakip için çok zordur. İnşallah ilerleyen haftalarda Konyaspor ve Mesut Bakkal form tutar da, taraftarla birlikte burası rakiplere mezar olur.

KAYBEDECEK BİR ŞEY YOK

Bayramın ilk günü rakip Fenerbahçe. İki takımın son durumlarını göz önüne aldığımızda Fenerbahçe yalnızca kağıt üzerinde değil, her yerde Konyaspor’a karşı favori olur. Konyaspor’un bu sezon yapması gereken kendi sahasındaki maçlardan 3 puan çıkarmak. Büyük takımlarla yapılan maçlarda, özellikle ligin ilk haftalarıysa ve maç deplasmandaysa kaybedecek hiçbir şey yoktur. İyi mücadele etsinler yeter. Fenerbahçe favori olsa da onların da kendi sorunları var. İsmail Kartal büyük baskı altında, kulübün üstünde kara bulutlar dolaşıyor. Konyaspor rakibin dezavantajlarını avantaja çevirip Kadıköy’den puan ya da puanlarla dönerse mükemmel bir iş yapmış olur. Zor ama, umarım Yeşil Beyazlılar Kurban Bayramı’nda Fenerbahçe’ye arefeyi gösterir bayramı göstermez. Şimdiden herkese iyi bayramlar, sağlıcakla…