Bugün üç farklı konuyu köşemize taşırken özellikle ikinci bölümde konu yine eğitim. İçim sızlayarak bir velimizin bize anlattığı, aktardığı konuyu gündeme getirdiğim içinde çok üzgünüm.

SARAYÖNÜ’NDEN BİR İSTEK VAR

Şehrimizde yaşayan ama sürekli olarak memleketine gidip gelmekte olan bir dostumuz bakın fotoğraflarla sorununu isteğini bizimle nasıl paylaşıyordu

“Uğur abi, Sarayönü Karabıyık Mahallesine giderken mahalleye girmeden 40 kilometre öncesinde yollar çok bozuk.

Belediyenin taşeron şirketlere iş vermesi işçilerinde işi yapmaması yıllardır mahalle sakinlerinin kanayan yarası. Bozuk yol sebebi ile oluşan maliyetli hasarlar, araçların zarar görmesinin yanı sıra yolun taşlı ve bozuk olması toprak yoldan geçenlerin çilesi haline gelmiş.

Bu konuda yetkililerden ve siyasilerden kar kış bastırmadan yardım bekliyoruz.”

İSRAFA DİKKAT ETMEK LAZIM

Benim sanayici dahası Konya’nın sanayide ki markası Mustafa abimiz dün yine bizleri aydınlatıyordu. Mustafa abimiz yokluktan gelip bugün dünyanın her kıtasına ürettiği ürünleri gururla satarken yokluğu ve tasarrufu yaşayarak gelmişti. Ve bakın bizi nasıl uyarıyordu;  

“Hayırlı haftalar bu hafta biraz rahatsınız herhalde. Bugünkü yazınızı okudum çok çok güzel olmuş buradaki insanlarda düşünme ve mantık becerisi yok. Belki de bu olanları bilmezdirler. Tren gelip gittiğinden haberleri bile yoktur yöneticilerin.

Ayrıca bu kadar müsrif olmak günah. Yazık değil mi? Büsan Tümosan yolu her yıl asfalt çalışması yapılır. Bu sene ilave aydınlatma yapılmakta dikkatimi çekti. Bu kadar aydınlatma direğine ihtiyaç var mıydı? Bunlar ortaya bir direkle de yapılabilirdi. Bunlar için gelecek sene tekrar sökeriz.”

……….

Söküp yapma konusunda şahsen ben artık yorum yapmaktan yoruldum. 

CENGİZ TOPEL’DE ÇÖZÜM BEKLEYEN SORUN

Bir okurumuzun eğitim konusunda bizimle paylaştığı bu sorunu yazmak gerçekten bizim için üzücü. Ama okurumuza olan saygımızdan konuyu olduğu gibi sizlere dahası Milli Eğitim Müdürlüğümüzün duyarlı hassas ve güzel yetkililerine iletmek bizim boynumuzun borcu.

Okurumuz sorununu bizimle şöyle paylaşıyordu;

“Karatay Cengiz Topel İlkokulu’nda bir veli, iki yıldır öğretmene ve diğer velilere yönelik sözlü ve fiili müdahalelerde bulunmakta. Bu müdahaleler zaman zaman ders basmakla zaman zaman da sosyal iletişim kanallarıyla yapılmakta.

Çocuğunda öğrenme güçlüğü olduğu için öğretmen tarafından rehberlik servisine yönlendirilmesi üzerine agresif bir tutum takınan kadın velinin geçen yıl birkaç kez dersi basması ve öğrencileri korkutacak şekilde bağırıp çağırması üzerine öğretmen ve diğer veliler konuyu okul idaresine taşıyor. Ancak idare olayı “idare” ediyor ve kalıcı çözümler üretemiyor.

Neticede ufak tefek sorunlar yıl boyu devam ediyor.

Bu yıl ise gerginlik kaldığı yerden devam etmekte.

En son geçen hafta bahse konu kadının kocası gelip sınıf kapısında, kameraların görüş alanında bir veli ve sınıf öğretmenini tehdit etmesi üzerine okula polis çağrıldı. İşin karakolluk olması ise öğretmen ve velinin “çocuklar zarar görmesin” endişesi nedeniyle son anda ötelendi.

Yaşanan olaylar neticesinde velilerin bir çoğu BİMER’e ve okul yönetimine şikayetlerde bulundu. Yetkililer bu olayı bir an önce çözmeli. Çünkü her şeyden önce DEVLETİN OKULUNDA DEVLETİN KORUMASI ALTINDAKİ BİR ÖĞRETMEN TEHDİT EDİLİYOR ve kendisini güvende hissetmiyor. Allah korusun bu iş diğer velilerin de olaya dahili ile ileride çok daha vahim bir hale bürünebilir. Bu sorunumuzu gündeme taşır mısınız? Saygılar….”

…………….

Ahhhh eğitim ahhhh. Biz velilere bu konuda o kadar büyük görevler düşüyor ki…

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Pencereden baktığımızda güneşi esirgemiyorsa gökyüzü, birileri bu günlerin bedelini ödediği içindir.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Yaya çizgilerinin çizili bulunduğu noktada dolmuş bekleyip buralarda indi bindi yapmadığımız zaman daha iyi ADAM oluruz.