1950 yılında Türk sporuna hizmet vermeye başlayan Tarihi stadımız, misyonunu tamamlayıp yıkılacağı günü beklerken tarihi bir günü daha yaşayan ve yaşatan Atatürk stadımız tarihinde ilk kez Türkiye Kupası finaline hizmet verirken Konyalı sporseverler olarak ta buna tanıklık etmenin heyecanı içindeysek.

Konya futbol tarihinde ilk kez 52.Türkiye Kupası finalinin ilimizde oynanmasına karar vererek  bu tarihi anı bizlere yaşatan Başta başbakanımız Recep Tayip Erdoğan’a, Dışişleri bakanımız Ahmet Davutoğlu’na, Spor Genel Müdürümüz Mehmet Baykan ile TFF başkan ve yönetim kuruluna finali oynayan Galatasaray ile Eskişehirspor takımlarının futbolcu ve teknik adamlarına ne kadar teşekkür etsek  azdır.

Galatasaray ve Eskişehirspor taraftarı olarak dışarıdan gelen ortalama 15.000 kişiyi Konya bu muhteşem gece için misafir etmesi demek hem şehrimizin tanıtımı, hem de esnafımızın ekonomik kazancı bakımından çok önemliydi.

Şehrimizin kazancı yanında yöneticisi, antrenörü,  hakemi, gazetecisi, taraftarı da kazananlar arasındaydı elbet, bu maç nedeniyle önemli buluşmalar, tanışmalar, yakınlaşmalar oldu taraftarımız tribün bütünlüğünü coşkunu gördü yaşadı kısacası Futbol ailesi de manevi anlamda kazandı.

Gecenin muhteşem geçmesi adına stadın hazırlanmasında, organizasyonunda,  güvenliğin sağlanmasında önemli görevler yapan; Spor il Müdürlüğü ile Emniyet Müdürlüğü müdür ve mensuplarını, TFF görevlilerini, Konyaspor tesis müdürü ve ekibini de unutmamalı onlara da teşekkür etmeliyiz.

Organizasyonun büyüklüğüne yakışan güzelliklerine tek gölge düşüren ulusal basına da yansıyan olayı; stadyum dışında iki takım taraftarları arasında çıkan 2 kişinin bıçakla,1 kişinin şişe ile yaralanması olayı ve bunun haberiydi.

Bu büyük finali kimin kazanacağı biz Konyaspor’lular açısından önemli değildi ancak Anadolu takımı olması uzun yıllar iki camianın kendilerini birbirlerine yakın hissetmeleri nedeniyle Eskişehirspor’un kazanmasını içimizden geçiriyorduk.

 Eskişehirspor taraftarı ve sahadaki ekibi ile müsabakada çok isteyen, daha etkin görünen taraftı ancak kupayı getirecek gol ve sonrasında oluşan coşku Galatasaray’dan geldi ve 9 yıl sonra kupanın sahibi oldular, bize düşen başarını kutlamaktır.

            Maç öncesi Eskişehirspor taraftarı, karşılaşmanın 34. dakikasında ise Galatasaray tribünleri meşaleleri yakması ile oluşan görsel şov ne kadar güzel bir ambiyans oluşturduysa Galatasaray taraftarının yaktıkları meşaleleri polislerin üzerine atmaları da bir o kadar maçın çirkinliği idi.

Müsabakaya her iki takımda kontrollü başladı ilk ciddi atak Galatasaray geldi. 5. dakikada Melo, ceza alanında düşürüldü; ancak hakem Hüseyin Göçek, Melo’nun düşüşünü inandırıcı bulmadı, ardından Sabri ile gole yaklaştı. Galatasaray kalesinde etkili olmaya çalışan Eskişehirspor pozisyon üretmekte zorlandı.16.dakikada Burak Yılmaz’ın serbest vuruşunu Boffin çıkardı. Erkan Zengin ilk yarıda Eskişehirspor’un en etkili ve çalışkan ismiydi.

İkinci devreye Eskişehirspor daha etkili başladı. Kamara ile iki kez kontrada geliştirdiği pozisyonlardan sonuç çıkmadı. 60. dakikada Chedjou’nun topa ters vuruşunu Yekta çizgiden çıkardı. İkinci yarının başından 70.dakikaya kadar oyun hakimiyetini ele geçirip oyunu Galatasaray sahasına yıkan Eskisehirspor’dan gol beklerken o ana kadar rakip sahada etkili olamayan Galatasaray 70.dakikada Yekta ve Selçuk İnan’ın ürettiği pozisyonda sezgisini ve takipçiliğini kullanan Sneijder  ile golü buldu ve 9 yıllık Kupa hasretine son verdi.

Dileğimiz ve arzumuz yeni stadımızla birlikte Konyaspor’umuzun kupa finallerine tanık olabilmektir. Bu düşüncesi ve inancı içinde Galatasaray camiasına 9 yıl aradan sonra kupayı taşıma başarısı gösteren Roberto Mancini ve ekibini kutlarken darısı İnşallah Konyaspor’umuzun başına diyorum.