Konyaspor’un yeni isim babası belli oldu “ATİKER…”

ATİKER ile Konyaspor arasındaki son görüşmelerinden ardından iş imzalara geldiği anda mutluluğumu yakınlarımla paylaşmaya başlamıştım.

TORKU’dan sonra ATİKER’in isim babalığı şehir ve ülke için çok önemli.

Bu işe sadece sponsor ve de para gözü ile bakarsak kendimizi kandırırız ve sadece “bir arpa yol gidebiliriz”.

Bu satırlardan sonra ne demek istediğimizi, bugün para ile iş yapanlar daha iyi anlayacaklardır.

***

Para kazanıp üretim yapmak zorunda olanlar, yani para kazanıp aybaşı geldiği zaman en az 50 kişiye maaş vermek, SSK’sını yatırmak, iş güvenliği parasından maliyeye kadar yine para ödemek zorunda olan insanların çektikleri hiç dışarıdan görüldüğü ya da sanıldığı gibi değil.

Şöyle söyleyeyim isterseniz; 40 yıldır gazetecilik yapmaya çalışırken siyasetin en baba isimlerinden en baba para babalarına, Holding patronlarına, yöneticilerine kadar yer yer görüşmelerimiz, görüşmelerinde ötesinde çok samimi sohbetlerimiz oldu.

Eğer bu isimlerin bir ricası olduysa anında yapardım. Yaptım da çok şükür. Önce Allah’ın izni sonra da bize güvenen inanan dostların sayesinde sorunu çözdük. Çözeriz de inşallah.

Amma tek bir şeyi 40 yıldır yapamadım. Bir 40 yıl daha yaşasam asla yapamayacağım tek bir şey var. Para kazanmak.

Parayı ancak bir ay çalışıp ay sonunda maaşımı alarak kazanırım. Bunun dışında asla para işi yapamam. Yapmak istediğim anlar oldu. Denedim. Ama hep kaybettim.

Özetle para kazanmak, bir şey üretip satmak, satarken pazarlamak günümüzde yemin ediyorum zeki, akıllı bence dahi seviyesindeki insanların işi.

Bu yüzden de ticaret yaparak yasalar çerçevesinde hem doğru düzgün olarak kalacaksın, kul hakkına riayet edeceksin hem de para kazanacaksın.

İşte ben bu insanlara şapka çıkartıyorum.

Buradan geliyoruz ATiKER’e…

***

Mehmet Ali Atiker…

Baba ATİKER…

İşte canım Mehmet Ali abiyi de 40 yıldır tanırım.

O çektiği çileler. O verdiği mücadeleler.  Ahhh ahhhh.

Sakın ola Mehmet Ali Atiker abiyi konuşturmayın. Dedikodu ile fitne ile fesat ile adamı 40 defa batırdık 50 defa çıkardık. Zaten o da insanlara laf atmaktan usandığı için işi “kulak ısırmaya” döktü.

Ve bakın Allah’a şükür Cenab-ı Allah’ım Mehmet Ali Atiker’e “Yürü ya kulum” dedi ve bugün de kendisi yürüyerek bu gururu yaşıyor.

Ne yapsa yeridir. Ne yapsa azdır.

***

Mehmet Ali Atiker, ATİKER gemisinin kaptan köşkünde Amerika Birleşik Devletlerinden, Uzak Doğu’ya rotasını sürerken, aslan gibi yakışıklı hem de “babasından daha yakışıklı”, “Babasından daha çalışkan” olma yolunda bir yaşamı kendisine prensip edinen Ömer Atiker büyüdü.

İş adamı oldu.

Babası kaynakçı dükkanına velesbiti ile giderken, Ömer Atiker artık son model aracı, plakasında da ATİKER’i hatırlatan otomobili ile fabrikasına gidip geliyordu.

Üçüncü kuşak teknolojiyi ve gelişimi artık dünya ile rekabet halinde takip ederken Anadolu şehrinde değişimi de son sürat artık uyguluyordu.

Tabii bu yıllar içerisinde Ömer Atiker simsiyah saçlarındaki beyazlarda alabildiğine çoğalıyor, insanları kırmama üzmeme adına sıktığı dişleri çürümenin ötesinde ağzında kırılıyordu.

***

İşte bugün.

Konyaspor tarihinde görmediği bir başarıya doğru hızla koşarken ATİKER ismi de şehir için, Türkiye için ve de ATİKER Ürünlerinin kullanıldığı tüm kıtalarda çok dana anlamlı, çok daha alın teri ve atan yüreğin temsilcisi oluyorsa Konyalılar ve Konya’da yaşayanlar olarak bugün bunun değerini çok iyi anlamalıyız.

Var olan değerleri oturduğumuz yerden çayımızı yudumlarken yok etmemeliyiz diye bu kadar cümleyi sarf ettik.

***

Konyaspor bugün bu başarıyı yakaladı ise kimsenin elini uzatmadığı o gün Konyaspor’a kapısını açıp parasını veren Başkan Recep Konuk’u dün kırdığımız gibi, artık bundan sonra da Atiker ailesini üzmemeliyiz derim.

Ömer Atiker’in o büyük yüreğini sadece Konyaspor ve spor yüzünden dün kimin nasıl kırdığının bire bir şahidiyim.

***

Madem dün dedik.

Dün bir iş adamı çayımızı içmeye geldi.

Konyaspor-Fenerbahçe maçını İstanbul’dan gelen Fenerbahçeli bir iş adamı ile VIP’te izlemişler. Maçın devre arasında şahsen benim hiç görmediğim bilmediğim “o” büfe ya da cafeye girmişler. İstanbullu işadamı bisküvi, kraker bir şey alıp atıştırmak istemiş. 

Ürünlere baktıktan sonra dönüp bizim abimize demiş ki “Adınız TORKU ama burada hiç TORKU ürünü  yok ki!”

Konyaspor’un bugün buralara gelmesi için ilk ateşi yakıp ocağa ateşi atan Recep Başkan ve Başkanın TORKU’su daha Arena’dan ayrılmadan biz kendi kendimize silmişiz.

Recep Başkan ve TORKU Konyaspor’a destek verdiğinde ortada bir markada değeri yoktu garip Konyaspor’umun.

Borçlarla cebelleşiyor ve Tahir Başkanın verdiği açıklanmayan rakamlarla ayakta durmaya çalışıyordu.

O gün “Konyaspor ve Avrupa” diyen adamı döverlerdi.

O gün Dünya piyasalarını hedefleyen TORKU idi. TORKU ulusal marka olmayı planlıyordu, bir marka için yerelleşme hatta marka değerini düşürme tehlikesini göze alıyordu Recep Başkan.

İnsanlar gibi kurumlar ya da kurum olmayı hedefleyenler anlık değil yıllara yayılan desteklerle hesaplanır.

Mesela şunu çok açık sorabiliriz.

2000 yılından itibaren Konyaspor’a bugüne kadar kim ne vermiş, alt alta yazın ve açıklayın sonra da hesabını yapın.

***

ATİKER Konya ve Türkiye için bunun için çok önemli.

Ne olursunuz artık kendi markalarımıza, kendi insanlarımıza sahip çıkın. Ya da sahip filan çıkmayın. Yeter ki engel olmaya çalışmayın. Engel olmaya gücünüz yetmiyorsa dedikodusunu da yapmayın.

Hem günaha giriyorsunuz, hem de çok çok yazık ediyorsunuz.

***

Aslında hep Hazreti Pir'e takılıp onun güzelliklerinin uygulamasını beceremediğimiz halde işlerin reklamındayız ya.

Nasreddin hocamızı unutuyoruz.

Hani Hocamız komşusuna ne de güzel hatırlatmıştı “bindiğin dalı kesiyorsun” diye değil mi?

***

Bir kez daha yılların çilelerle, alın teri ve gözyaşları ile pişirip bugünlere getirdiği baba Mehmet Ali Atiker’den, genç şehir ve ülke sevdalısı yeşil-beyazlı renklerin aşığı olduğunu bugüne kadar verdiği paralar ve elini değil gövdesini taşın altına koyarak ispatlamış Ömer Atiker’e,

ATİKER Şirketler Topluluğunun en üst seviyeden en alt biriminde çalışan insanlara kadar, şehir adına kendilerine teşekkür ediyor ve iyi ki varsınız diyoruz.

Allah sizden bir değil bin kere razı olsun.

Sizleri çok ama çok seviyoruz.

Sevmenin ötesinde saygı duyuyoruz.

Saygı ile birlikte şehir adına sizlere minnettarız.

İyi ki varsınız…

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Hɑyɑtta kimseye güvenmeyeceksin demek saçmalıktır. Amɑ kime ‘iki defɑ güveneceğini’ hesɑplɑmɑlı insɑn.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ? 

İnsanları işimiz gereği menfaatlerimiz ölçüsünde kullanıp sonra bir peçete gibi kenara atmadığımız zaman daha iyi ADAM oluruz