HERKES İNANDIĞI GİBİ YAŞASIN
Hindistan’da yaşayan bir Müslümansanız, kurban bayramında inek kesmek konusunda ısrarcı olmayacaksınız.
Dini görevinizi yapmak için inek yerine koyun, keçi veya deve kesebilirsiniz.
İlla da inek kesmekte ısrarlıysanız, o zaman da Hindistan’da bulunmayacaksınız.
Türkiye’de bulunan bir Hindu da benim Türkiye’de keseceğim ineğe karşı çıkmayacak.
Karşılıklı olarak inançlara saygılı davranacağız.
*****
Laiklik; din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması olarak tarif edilir.
Devlet; tüm vatandaşlarına eşit mesafede olduğu için laik olabilir.
Ama kişiler laik olmak zorunda değildir.
Laikliği benimseyen ve kişi olarak da kendisini laik olarak tanımlayan büyük bir çoğunluk, laik olmayanlara kendi hayat biçimini dayatmak için çok gayret ediyorlar.
Bugüne kadar Türkiye’de laiklerin özgürlüklerini kısıtlayan hiçbir karar alınmamıştır. Laik olmayan hiçbir birey laiklere kendi anlayışını dikte etmemiştir.
Mesela;
Kimsenin etek boyu ölçülmemiştir.
Kimseye başörtüsü takması telkin dahi edilmemiştir.
Sarmaş-dolaş yürüyenlere “ayrılın” denmemiştir.
Namaz kılmaları, hacca gitmeleri, oruç tutmaları “kamusal alan” gibi bir kıstas icat edilerek zorunlu hale getirilmemiştir.
En son müftülere de nikâh kıyma yetkisi verilirken, başka mercilerin nikâh kıyması yasaklanmamıştır.
Yani; “Ben laik bir insanım. Bir din adamının benim nikâhımı kıymasını istemiyorum” deme özgürlüğü saklı kalmak şartı ile laik olmayan bir bireye de özgürlük tanımlanmıştır sadece. Bunu neden çok görüyorsunuz?
Hangi laik’in, Nutuk okuması yasaklanmıştır?
Hangi laik Tekirdağ rakısı ile kavun yerken suçüstü işlemine tabi tutularak derdest edilmiştir?
Ben “laik olmayan” bir birey olarak, laikler kadar özgür olmak istiyorum.
Müslüman bir ülkede yaşıyorum ve dinimi yaşarken özgürlüklerimin ulufe kabilinden lütfedilmesinden mutlu değilim.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.